English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ H ] / Hepinizin bildiği gibi

Hepinizin bildiği gibi tradutor Francês

215 parallel translation
Hepinizin bildiği gibi ben sadece kasaba mareşaliyim.
Je ne suis que le shérif de la ville.
Hepinizin bildiği gibi hapiste bir tek hücre var ve kilidi kırık ve orada ben uyuyorum.
Vous savez, tous... que la prison n'a qu'une cellule, que la serrure est cassée et que j'y couche!
Hepinizin bildiği gibi, biraz sıkmak zorunda kalıp o güzel yüzünü berbat edebilirim.
Si je tords un peu cette jolie bouche, il en sortira moins de sons...
Ondan sonra da burada yaşamaya başladım, hepinizin bildiği gibi.
Je me suis donc installé ici où j'ai vécu la vie que vous connaissez.
Dinleyin, millet. Bakın, sizi siyahi olma deneyinden geçirmek istiyoruz. Ve hepinizin bildiği gibi siyah olma rahat olma demektir.
Vous allez faire l'expérience d'être noir, vous savez tous qu'être noir, c'est être détendu.
Bayanlar baylar, hepinizin bildiği gibi belki de bu sonu hak etmiş olan iğrenç bir suçlunun, korkunç bir cinayeti vuku buldu.
Vous savez tous qu'il y a eu un meurtre odieux d'un odieux criminel qui a sans doute mérité son sort. Comment?
Hepinizin bildiği gibi, yüzyıllardır insanoğlunun türettiği tüm ideolojiler ve dinler... hepsi çuvalladı.
Comme vous le savez déjà... toutes les idéologies et religions que l'homme a inventé sur les siècles... ont toutes échouées.
Şimdi, hepinizin bildiği gibi Bay Mountolive...
Bon, comme vous le savez tous, M. Mountolive- -
Hepinizin bildiği gibi, bu sabahki eğitim, düşman siperine hücumu içeriyor,
Comme vous le savez tous, l'exercice de ce matin sera un assaut de front sur une tranchée ennemie,
Hepinizin bildiği gibi, televizyon programları paranızı çalma girişimleri arasında geçen zamanı doldurur.
Vous le savez tous, les programmes ne font que passer le temps entre deux tentatives de s'emparer de votre argent.
- Problem Sidney değil... - Problem, hepinizin bildiği gibi...
Le problème, ce n'est pas Sidney.
Ve o, "Açın yoksa yoksa üfleyip püfleyip evinizi darmaduman ederim ve dediğimi yaparım, çünkü hepinizin bildiği gibi kurtların inanılmaz akciğer kapasitesi var." demiş.
Il dit : "Ouvrez-moi, ou je me fâche, je souffle et je détruis votre maison. Je peux le faire. Tout le monde sait que les loups ont de bons poumons."
Carlos, hepinizin bildiği gibi, Charles'ın İspanyolcası.
C'est-à-dire, comme vous le savez, Charles en espagnol.
Hanımefendiler ve beyefendiler, hepinizin bildiği gibi dün bir trajedi yaşandı,
Mesdames et messieurs, vous êtes tous au courant de la tragédie d'hier.
Hepinizin bildiği gibi altı ay önce polis müdürlüğü görevini devraldım. - Polis müdürü vekilisiniz.
Vous le savez, j'ai été nommé préfet de police il y a six mois.
Hepinizin bildiği gibi, birincilik ödülü bir Cadillac Eldorado.
Comme vous le savez, le premier prix est une Cadillac Eldorado.
Hepinizin bildiği gibi, Edo dönemi rakunların altın çağıydı.
Comme vous le savez tous, Edo était l'âge d'or des Tanuki.
Hepinizin bildiği gibi yakında evleniyorum.
Comme vous le savez. je vais bientôt me marier.
Hepinizin bildiği gibi 80'lerin başında ABD, kısa bir süre Avustralya kültürünün etkisi altına girmişti.
Dossiers des vexations dues au Département d'Etat Les USA ont connu un engouement passager... KOALA Bleu... pour la culture australienne
Hepinizin bildiği gibi bugünün kazananı profesyonel tura katılmak için davetiye kazanacak.
Vous savez tous que le gagnant ira jouer au championnat.
Şimdi, hepinizin bildiği gibi, 1 hafta sonra Springfield kurulalı 200 sene olacak.
Toutes les classes tenteront de rendre ce bicentenaire local aussi mémorable que le bicentenaire national.
Hepinizin bildiği gibi sandık geri alındı.
Le coffre a été retrouvé.
Ve hepinizin bildiği gibi bu dans şovunun son gecesi.
Comme vous le savez, C'est la derni  re de ce show.
Çocuklar, hepinizin bildiği gibi, Bayan Kathie Lee Gifford bir kompozisyon yarışmasının, ödülünü sunmak için burada olacak.
Comme vous le savez, Kathie Lee Gifford sera bientôt ici pour récompenser un de nos enfants.
İkincisi hepinizin bildiği gibi KKK denen organize olamamış... serserilerin kurduğu çeteye üye değilim. Lütfen!
Ensuite, je ne suis pas membre d'une merdique... bande désorganisée de pecnots comme ce putain de KKK.
Ama hepinizin bildiği gibi, seviyesi Vorlon Anavatanına gitmeden önce belirlenmişti.
Mais ce grade a été déterminé avant qu'elle ne séjourne parmi les Vorlons, comme vous le savez très bien.
Hepinizin bildiği gibi gemilere yapılan saldırılar devam etmekte.
il y a eu d'autres attaques de vaisseaux.
Muhtemelen hepinizin bildiği gibi, Memur Wittlesey B birimine transfer oldu.
L'agent Wittlesey est mutée dans l'unité B.
Hepinizin bildiği gibi, Güney Sri Lanka'nın Meksika Bakışlı Kurbağasının bir bakışıyla sizi öldürebildiği söylenir.
Cette grenouille peut vous tuer en vous fixant du regard.
Hepinizin bildiği gibi, oğulları Ben onlardan koparılmıştı ancak birkaç hafta önce Cappadoralar, oğullarına mucizevi bir şekilde yeniden kavuştular.
Comme vous le savez, leur fils avait été enlevé... et, par ce qui semble... un miracle des temps modernes, il vient d'être retrouve... ni blessé, ni meurtri... mais sain et sauf.
Hepinizin bildiği gibi uzun zaman, neredeyse 30 yıl kadar önce bu zavallı ruh defalarca ama defalarca yardım istedi ama bu isteğine karşılık veren kimse olmadı.
Comme vous vous en souvenez tous, il y a longtemps, presque 30 ans, cette pauvre âme a appelé à l'aide... encore et encore, mais personne n'a répondu à ses appels.
Ve hepinizin bildiği gibi ben burada yeniyim. En önemlisi bu bana sizin kim olduğunuzu bulma şansı verecek.
Et surtout, étant donné que je suis nouvelle... cela me permettra de mieux vous connaître.
Hepinizin bildiği gibi...
Comme vous savez...
Dönem sonunda, bitirme tezi olarak çektiğiniz filmleri... büyük önem taşıyan Hitchcock Yarışması'na gönderebilirsiniz. Hepinizin bildiği gibi bu yarışmada 15.000 dolarpara ödülü veriliyor. Ayrıca, gururla belirtmeyim ki bu yarışma bazı mezunlarımız için...
A la fin du semestre, vous pourrez inscrire votre film à la prestigieuse récompense Hitchcock, qui ne vous donne pas seulement droit à un prix de 15 000 $, mais qui est devenue, j'en suis fier, un tremplin pour Hollywood,
Hepinizin bildiği gibi, bu dünyada fazla kalmayacağım.
Vous savez, mon temps est compté dans ce monde.
Hepinizin bildiği gibi, önümüzdeki Cuma günü efsanevi Stars Hollow Muharebesi'nin yıl dönümü.
Comme vous le savez tous, vendredi prochain sera l'anniversaire de la bataille légendaire de Stars Hollow.
Hepinizin bildiği gibi, jüri lehimize karar verdi.
Comme vous le savez, le jury a décidé en notre faveur.
Hepinizin bildiği gibi, dün küçük bir hadise yaşadık.
Hé bien... comme vous le savez tous, on a eu un petit incident hier.
Hepinizin bildiği gibi aşağıda jackpot kazanma ya da size büyük ikramiye çıkması olasılığı milyonda bir gibi birşeydir.
Comme vous le savez, les chances de gagner le jackpot en bas... ou de gagner à la loterie, sont astronomiquement faibles.
Bir yıldır o Yahudi, bu Yahudi ve yasanın yasanın karmaşıklığı hakkında konuşmalar yapılıyor. Hepinizin bildiği gibi bu sorun canımızı sıkıyor.
Ça fait un an qu'on parle de ce Juif-ci et de ce Juif-là et des complexités de la loi, et ce probléme, comme vous le savez, nous a préoccupés.
Şimdi, hepinizin bildiği gibi, monoton bir hayatım var.
Comme vous le savez, je suis un peu coincée dans une ornière...
Hepinizin bildiği gibi, Van az kalsın atılıyordu.
Comme vous le savez déjà, Van a failli être expulsé.
Hepinizin bildiği gibi Hogwarts yaklaşık bin yıl önce dönemin 4 en büyük cadı ve büyücüsü tarafından kuruldu.
Vous le savez tous, bien sûr, Poudlard a été fondé... il y a plus de mille ans... par les quatre plus grands magiciens et sorcières de l'époque...
Lanet, hepinizin bildiği gibi ben, Waylon ve ben bir bağımlıyım
Vous savez tous que je suis Waylon, un toxico.
O beklentiyi siz oluşturdunuz. Hepinizin de çok iyi bildiği gibi ben asla öyle bir ümit vermedim.
Vous les avez nourris de cet espoir, alors que vous saviez que je n'en avais pas l'intention.
Sanırım bu grupla geçmişte yaptığım... çalışmalardan hepinizin yeterince bildiği gibi...
Vous me connaissez tous.
Şimdi, hepinizin de bildiği gibi, Bay McMurphy banyomuzda küçük bir kumarhane işletmekte.
Vous savez tous que... M. McMurphy a installé un petit tripot, à la salle d'eau.
Hepinizin de bildiği gibi kendi sorunlarımızı düşünmek bir kazın yağını sıyırıp çıkarmak kadar uzun sürüyor.
et qui se fout de nos problèmes comme de sa première chemise.
Hepinizin de bildiği gibi yılın en çok sevdiğim zamanıdır bu günler.
Mes amis, comme vous le savez tous... cette réunion est celle que, de toute l'année, je préfère.
Hepinizin de bildiği gibi, fünyesiz de patlayabiliyor.
Comme vous le savez tous, il peut exploser sans détonateur.
Uh, hepinizin de bildiği gibi, başka bir fotoğraf aldık.
Aujourd'hui, mes explications seront brèves. Comme vous le savez, nous avons reçu une nouvelle photo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]