Hollister tradutor Francês
103 parallel translation
- Her şey tamam, Kaptan Hollister.
- Je suis prête, capitaine Hollister.
Bunun farkındayız Kaptan Hollister, fakat ailemizi bir arada tutmalıyız.
Je sais, capitaine Hollister, mais je dois garder la famille ensemble.
Davey, Kaptan Hollister'in bahsettiği Bayan Riggs'i gidip bulsam iyi olur.
Davey, je ferais bien d'aller trouver Mme Riggs... cette dame dont le capitaine Hollister nous a parlé.
Kaptan Hollister sizi görmemi söyledi.
Le capitaine Hollister m'a dit de vous voir.
- Kaptan Hollister'ın arkadaşımısın? - Evet, arkadaşıyım.
- Vous êtes une amie du capitaine?
Sizi gemiye geri götüreceğim konusunda eski dostum Kaptan Hollister'a söz verdim ve o yüzden sizi takip ettim.
J'ai persuadé le capitaine Hollister, un vieil ami à moi... d'accoster et je vous ai suivie.
Nasılsınız Bay Hollister?
Comment ça va, M. Hollister?
Bay Hollister sohbet etmek için uğramanızı istiyor.
M. Hollister veut que vous veniez le voir pour discuter.
Bilmiyorum ama Bay Hollister önemli dedi.
Ça semblait important pour M. Hollister.
Hollister adını listeden çıkarsın.
Demandez à Hollister de supprimer son nom.
Şey, Buralarda bir şey yok.
Mais tu sais ce qui est arrivé à Clint Hollister? Pas grand-chose par ici.
Rahat olun, Bay Hollister. Soğukkanlılıkla öldürebileceğinize beni inandırdınız.
Du calme, je sais que vous me tueriez sans le moindre scrupule.
Hollister.
Hollister.
EMEKLİ TÜM GENERAL MARTIN HOLLISTER
Expéditeur : Major général Martin J. Hollister
- General Hollister.
- Général Hollister.
Tanık, silâhın General Hollister'in evinde kullanıldığını söylüyor, Çavuş.
Le témoin affirme que les coups de feu ont été tirés chez le général Hollister.
-'Şu General Hollister mi? '
- Le général Hollister?
Benim gibi rütbesiz birinin, General Hollister gibi birine kimi vurdunuz diye sorması yakışık almaz gibi geliyor.
Ça ne me semble pas approprié qu'un jeune flic comme moi demande au général Hollister s'il a tué quelqu'un.
- General Hollister'in evi şu.
- C'est la maison du général.
- General Hollister?
- Général Hollister?
Emekliliğimin 20nci yılı ve Hollister Sergisinin açıIışı vesilesiyle.
C'est le 20e anniversaire de ma retraite et l'inauguration de l'expo.
'Bugün, mezun olduğu Donanma Enstitüsündeki törenle taltif edilen General Hollister, ziyafet sonrasında Okulun Anma Salonunda adını taşıyan Serginin açılışını yaptı.
Ce soir, le général Hollister s'est vu honoré par son alma mater, l'Institut militaire de la marine.
Böylece General, vatan savunmasında öne çıkan diğer ünlü kişilerin saflarına katılmış oldu.'
L'Institut a accueilli l'exposition Hollister dans son Mémorial, où le général rejoint ainsi d'autres éminents élèves qui se sont distingués par leur courage sur le champ de bataille.
'General Hollister davete katılanlarca ayakta alkışlandı.
Le général Hollister a été ovationné.
'Anılarımız arasında karizma sahibi denilecek kişiler varsa...'... bunların başında kuşkusuz General Martin J Hollister gelir.'
Si quelqu'un peut se targuer d'être une figure charismatique, c'est bien le général Martin J. Hollister.
'Sonunda bir mayın, kimsenin yapamadığı şeyi başardı : 'ağır yaralanan General Hollister cephe gerisine gönderildi.'
Il faudra finalement l'explosion d'une mine pour mettre le général Hollister hors de combat.
General Hollister. Renkli bir kişilik.
C'est un sacré personnage, ce général.
O zaman Hollister Sergisi meşhur Hollister tabancasından mahrum kalacak.
Donc l'exposition Hollister devra se passer du fameux pistolet Hollister.
General Hollister'le beraberdim.
J'ai dîné avec le général Hollister.
General Hollister'le mi?
Le général Hollister!
General Hollister ile çok ilişkisi olan birisi.
Il travaillait étroitement avec le général Hollister.
Şimdi, bu fotograftaki subayın General Hollister'in vurduğu kişi olduğunu teşhis edebilirseniz o zaman eksik parçaların çoğu yerine oturacaktır sanırım.
Si vous pouviez identifier l'officier sur la photo comme l'homme que le général a descendu, les pièces du puzzle se mettraient finalement en place.
General ile bir kez yemek yiyince, gördüğünüzü sorguluyor oldunuz.
Un dîner avec le général Hollister a suffi à tout remettre en cause.
En ufak bir fotoğrafı bile saklayan, her türlü savaş anısını sevgiyle biriktirip koruyan General Hollister gibi birisi nasıl olur da tabancasını çaldıracak kadar dikkatsiz davranır?
J'ai du mal à croire qu'un homme comme le général Hollister, qui a conservé chaque souvenir de guerre, jusqu'à la moindre photo... C'est étrange qu'il ait permis qu'on lui vole son pistolet.
Ben Yüzbaşı Hollister, Özel Harekat Grubu.
Capitaine Hollister, Opérations Spéciales.
Tanıştığımıza sevindim, Hollister.
Enchanté, Hollister.
- Ben yüzbaşı Hollister.
- Je suis le capitaine Hollister.
Yüzbaşı Hollister seni ahırlara götürmem için beni görevlendirdi.
Le capitaine Hollister m'a demandé de te conduire à l'écurie.
Kahretsin Earl.
Merde, Earl. C'est Ted Hollister.
Alan Gateway yanlışlıkla Ted Hallister'ı vurdu.
Ils ont tiré sur Ted Hollister par erreur.
Ben Bay Hollister, müdürüm.
le directeur.
Diğerleri Hollister'de.
Hollister doit avoir la suite.
- Hollister, seri numaraları nedir?
Hollister, tu as la séquence?
Hollister'a kadar çok yolumuz var.
Y a encore du chemin jusqu'à la ferme Hollister.
Hollister çiftliğini arıyorduk.
On cherche la propriété Hollister.
Hollister...
Hollister...
Sen, ben ve Jeffy Hollister.
Toi, moi et Jeffy Hollister...
Dur Hollister.
Attendez!
Araç 405, bir silahlı soygun mevcut. Jerry'nin içki dükkânı. Sixth Hollister.
Le suspect est un homme blanc d'une vingtaine d'années, 1m85, portant un feutre brun et une gabardine, armé d'un revolver Bluenose.
Hollister, Amerikan halkının sevgisini kazanmıştı.''...
Hollister fascine le peuple américain.
Sizin saygın bir adam olduğunuzu... Hollister? - Efendim?
Je l'ai senti dès que vous êtes entré... monsieur.