English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ I ] / Işte bu yüzden

Işte bu yüzden tradutor Francês

6,495 parallel translation
... işte bu yüzden penguenlere bayılıyorum!
Voilà pourquoi j'aime les pingouins!
Gördün mü, ben de işte bu yüzden ön ödemeyi sevmiyorum, Charles.
C'est pour ça que je ne voulais pas prépayer.
Ama Paul'un da Cassandra için hâlâ bazı duygular beslediği çok açık işte bu yüzden Tyler ile Carter'dan ilişkisini saklamış.
Mais il est évident que Paul a toujours le béguin pour Cassandra, C'est pour ça qu'elle lui cachait ses relations avec Tyler et Carter
Sizin doktor için olaylar işte bu yüzden çirkinleşti.
Ça pourrait expliquer pourquoi ça a mal tourné pour votre médecin.
Bu silahı, işte bu yüzden yapmaktan vazgeçtim.
Voilà exactement pourquoi je voulais pas construire cette arme!
İşte bu yüzden sana geldim Frankie. Anlaşmazlıkları çözmekte kimse senin eline su dökemez.
Attends... c'est pas sa voiture?
İşte bu yüzden dava etmen gerektiğini söyleyip duruyorum.
Ça, là, c'est pour ça que je te dis de faire un procès.
İşte bu yüzden işimden ayrılmayacağım.
C'est pourquoi je vais garder mon job.
İşte bu yüzden kadını içeri alıp sorgulamalıyız.
- et lui poser des questions... - Bien, assez. Je dois réfléchir.
İşte bu yüzden olay çıkarmak istemedim.
Voilà pourquoi je ne voulais pas en faire toute une histoire.
İşte bu yüzden de orada olman lazım, kardeşim.
Exactement. Et c'est pourquoi j'ai besoin Que mon pote soit là, et je n'ai pas envie
- İşte bu yüzden sana soruyorum.
- C'est pourquoi je te le demande.
İşte bu yüzden sen sanıyorsun kendini.
Ainsi, vous pensez être vous.
İşte bu yüzden bu gezegen Berbaaaaaaaat
Et voilà pourquoi la planète craint
- Bu yüzden belli olmaz işte.
- On ne sait jamais!
İşte bu yüzden her zaman masa örtüsü kullanıyoruz.
Voilà pourquoi on met toujours une nappe.
İşte bu yüzden soruları soran sen olmamalısın.
C'est pour ça que tu ne devrais pas être celui qui demande.
İşte bu yüzden.
- Voilà pourquoi.
İşte bu yüzden burada olmalıyım!
C'est pourquoi je dois être présent!
İşte bu yüzden buraya taşındım, Hank.
C'est pour ca que j'ai re-déménagé ici,
İşte bu yüzden gelişemiyoruz.
C'est pour ça qu'on ne peut plus avoir de belles choses.
İşte bu yüzden yardımını istedim.
C'est pour ça que, je... voulais ton aide. C'est pour ça que j'ai trop insisté. Et voilà.
Ailesiz olduğuma bu yüzden seviniyorum işte.
C'est pourquoi je suis heureuse d'être orpheline.
Kelimelerle aram biricik sevgilim Leonard kadar iyi değildir. İşte bu yüzden... Gershwin Kardeşlerden yardım alacağım.
Je ne sais pas comment le dire avec des mots comme l'a fait mon cher Léonard, c'est pourquoi j'ai décidé de m'en remettre aux frères Gershwin.
İşte bu yüzden evde kalman gerekiyordu.
C'est pour ça que tu devais rester.
İşte artık bu yüzden bir sorunumuz var.
Maintenant c'est pourquoi nous avons un problème.
İşte bu yüzden komşularıma güvenmiyorum.
Et, c'est pourquoi, je ne crois pas mes voisins.
İşte bu yüzden klonunun çenesine 2 numara damgalamalısın.
C'est pourquoi tu devrais marquer "numéro 2" sur la joue de ton clone.
İşte bu yüzden "Freek'n You" klibinde özellikle deri kıyafet kullandığımdan dolayı çok pişman olmuştum.
C'est pourquoi j'ai eu à me repentir. spécifiquement pour fournir la maroquinerie dans leur vidéo "Freek'n You".
İşte bu yüzden sağlam kanıtlara ihtiyacım var.
C'est pour ça que j'ai besoin d'une preuve.
- İşte bu yüzden annemle kalıyorum.
Voilà pourquoi je vis avec maman.
İşte bu yüzden bu da Eski Batı'nın diğer efsanelerinden biri olarak kaldı.
- Non. C'est devenu une vieille légende de l'ouest.
İşte bu yüzden bu işe bir son vermek zorundayız. Ya bu alet yanlış ellere geçerse ne olacak?
Elle pourrait tomber entre de mauvaises mains.
İşte bu yüzden Şükran Günü'nde önce sigara böreği yenmiyor.
Je sais pourquoi ils n'ont pas eu de petits tacos au premier Thanksgiving.
İşte bu yüzden insanlar çift olarak muayene edilmeyi sevmiyor.
C'est pour ça qu'ils n'aiment pas que les gens consultent en couple. - Tu vois d'autres gens?
İşte tam da bu yüzden Mack'in muhtemelen ölmüş olmasında korkuyorum.
C'est pour ça que je crains que Mack soit probablement mort.
Hele bir Kuvira kaybolduğumu öğrensin, hepinizin işini bitirecek. İşte bu yüzden, o farkına varmadan bize o meka-devi nasıl durduracağımızı söyleyeceksin.
vous serez tous fichus. sinon...
İşte bu yüzden, değerli arkadaşlarım ve ailem bugün burada, Bay Varrick ve Bayan Zhu Li arasındaki fevkalade ve bazen de anlaşılmaz bağı kutlamak üzere toplandık.
C'est pourquoi, chers amis, chère famille, nous sommes rassemblés pour célébrer l'union extraordinaire et parfois inexplicable du sieur Varrick et de la dame Zhu Li!
Yaptığın her şeyin hesabını vereceksin. Savaş, sevgili şehrimiz üzerinde şiddetli etkiler bıraksa da aşk, onca yıkıntının arasında yeniden filizlendi. İşte bu yüzden, değerli arkadaşlarım ve ailem bugün burada, Bay Varrick ve Bayan Zhu Li arasındaki fevkalade ve bazen de anlaşılmaz bağı kutlamak üzere toplandık.
Tu vas répondre de chacun de tes actes. l'amour a éclos. nous sommes rassemblés pour célébrer l'union extraordinaire et parfois inexplicable du sieur Varrick et de la dame Zhu Li!
İşte bu yüzden atlamak istedim.
C'est pour ça que je voulais sauter.
- İşte bu yüzden polis oldum!
Whoo!
İşte bu yüzden Claudia'yı hedef aldı.
Voilà comment il a su cibler Claudia.
İşte bu yüzden yalnızsın, Rita.
C'est pour ça que tu es célibataire, Rita.
İşte bu yüzden sürmek hoşuma gidiyor.
C'est pourquoi j'aime conduire.
İşte bu yüzden, Katrina'nın silahlarla işi biter bitmez, Moloch ile yüzleşmek için gidiyoruz.
C'est pourquoi, dès que Katrina aura fini d'enchanter ces armes nous sortirons et irons arrêter Moloch.
İşte bu yüzden aşıya ihtiyacımız var.
C'est exactement pour ça qu'on a besoin d'un vaccin.
İşte o yüzden, " bu kayalardan
on s'est dit :
İşte bu yüzden, istediğiniz büyük bir şey.
Ce qui explique pourquoi cette demande n'est pas rien.
İşte bu yüzden seninle hiç konuşmuyorum.
C'est pour ça que je ne te parle jamais.
İşte bu yüzden kimseye göstermek istemiyordum.
C'est pour ça que je ne voulais pas le montrer.
Yemek yapmayı bu yüzden seviyorum işte.
C'est pour ça que j'aime cuisiner.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]