Müsaadenizle tradutor Francês
1,440 parallel translation
Müsaadenizle birşey görüşüyoruz.
Là, j'ai à faire.
Şimdi, müsaadenizle konuşmama devam edebilirsem...
Si je peux poursuivre mon raisonnement -
Sayın Başkan, müsaadenizle ara vermek istiyoruz bu sırada da belgedeki imzaları incelemek için zamanımız olur.
M. le Président, je demande humblement un sursis... pendant que nous examinons les signatures sur ce document.
- Neyse müsaadenizle...
- Si vous voulez bien m'excuser.
Efendim, müsaadenizle.
Capitaine... je peux?
- Müsaadenizle garnizonu terk edebilir miyim?
M'accordez-vous la permission d'y aller?
Müsaadenizle.
Excusez-moi.
- Müsaadenizle, Bay Sabatini.
- Excusez-moi, M. Sabatini.
- Müsaadenizle.
- Excusez-moi.
Müsaadenizle...
Pardon...
Müsaadenizle konuşabilir miyim?
Je dois vous faire rapport.
Müsaadenizle!
Excusez-nous!
Şimdi müsaadenizle kürsüye...
J'appelle à la barre...
Müsaadenizle söyleyeyim, siz tanıdığım birisiniz.
Permettez-moi de vous dire que je vous connais.
Şimdi müsaadenizle.
Maintenant, si vous voulez bien m'excuser.
Şimdi müsaadenizle...
Excusez-moi.
Müsaadenizle.
- Si vous voulez bien m'excuser.
Müsaadenizle.
Excusez moi votre Majesté.
Müsaadenizle!
Euh, vous voulez bien m'excuser une seconde?
Müsaadenizle.
Ca ne vous dérange pas?
Müsaadenizle. Daha fazla kaldıramıyorum.
Je n'en peux plus.
Müsaadenizle beni bekleyen matemli insanlar var.
J'ai à faire.
Şimdi müsaadenizle atlama ipiyle randevum var.
Maintenant, si vous permettez. J'ai rendez-vous avec ma corde à sauter.
Müsaadenizle.
Un instant.
Müsaadenizle.
Voulez-vous nous excuser?
Müsaadenizle.
Excuse-moi une seconde.
Müsaadenizle.
Excusez-nous.
- Müsaadenizle, efendim. Maliye bakanı.
Navré, je dois voir le ministre des Finances...
Müsaadenizle.
Je vous laisse.
Müsaadenizle bayanlar.
Mesdames.
- Müsaadenizle.
Excusez moi.
Müsaadenizle.
Je vous demande pardon, je reviens.
Müsaadenizle...
Je vous prie de m'excuser.
Müsaadenizle lütfen.
Veuillez nous excuser.
Müsaadenizle, patron.
Excusez chef.
Müsaadenizle, Bay Etcetera.
Excusez Etcetera.
Müsaadenizle.
- Excusez-nous.
Affedersiniz, müsaadenizle.
Excusez-moi, je peux?
Elbette müsaadenizle ben gidip formaları getireyim.
Laissez moi vous fournir le bon formulaire.
Aslında biraz yalnız kalsam, müsaadenizle.
Est il possible que je reste un instant seule?
- Müsaadenizle.
Pardonnez-moi.
Kusura bakmayın, müsaadenizle.
Je suis désolé, excusez-moi.
Müsaadenizle, hanımlar.
Mes excuses, gentes dames.
Şimdi müsaadenizle. Sahneye konulacak bir gösterimiz var.
Pardonnez-nous, nous avons un show à monter.
Şimdi, müsaadenizle!
Veuillez m'excuser.
Müsaadenizle!
Excusez-moi.
Sözlerini henüz bitirmeyenlerden özür diliyorum, ama benim burada sizin orada aşağıda olmanızın bir sebebi var. Müsaadenizle şimdi benim sıram.
Pour ceux qui n'ont pas fini, je suis désolé, mais il y a une raison à ma présence ici et à la vôtre là-bas, et maintenant, nous allons suivre mon rythme.
Müsaadenizle, efendim.
Excusez-moi, monsieur.
Ben basındanım. Müsaadenizle.
Voici ma carte de presse.
Müsaadenizle.
Si vous voulez bien m'excuser.
Müsaadenizle. Asla!
M'en vais!