English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ N ] / Neredeyse oldu

Neredeyse oldu tradutor Francês

1,092 parallel translation
Neredeyse oldu.
On y est presque.
Neredeyse oldu, aşkım.
C'est pour bientôt, mon amour.
Neredeyse oldu.
Presque.
Bir kez bana da neredeyse oldu.
- Ça a failli m'arriver.
Allah aşkına, neredeyse öğle oldu.
Je suis désolé, M. Norton, mais...
Sorun değil. En iyi arkadaşlar bunun için vardır. Ama saat neredeyse 8 oldu Cliffie.
C'est à ça que servent les amis, mais il est presque 20h00.
Neredeyse 20 yıl oldu.
Il y a pres de 20 ans de ça.
Kapat artık Turtle Neredeyse geceyarısı oldu.
Ça suffit. Il est presque minuit.
Neredeyse bir hafta oldu.
Ça fait près d'une semaine.
Çarşamba evet, ama unutmuş olabilirsin, benimle evleneli neredeyse dokuz yıl oldu, bu yüzden... işte ödülün.
mais au cas où tu l'aurais oublié alors... voici ta récompense.
- Neredeyse gece yarısı oldu.
- Il est presque minuit.
- Neredeyse iki saat oldu.
- Ça fait deux heures.
Neredeyse sabah oldu.
Merde! Quelle heure est-il? II fait presque jour!
Neredeyse gece yarısı oldu.
Il est presque minuit.
Neredeyse öğlen oldu.
Il est près de midi.
Neredeyse iki hafta oldu.
Ça fait quinze jours!
'audet IX'a varalı neredeyse 14 saat oldu, ama Hester Dealt koruma alanının incelemesini daha bitiremedi.
Bien qu'il se soit écoulé 14 heures depuis notre arrivée, Dealt n'a toujours pas terminé son inspection de l'isolement.
Gideli neredeyse bir saat oldu.
Ça fait au moins une heure.
Neredeyse 600 yıl oldu.
La dernière fois, c'était il y a 600 ans!
Neredeyse bir hafta oldu.
Ça va faire une semaine.
Neredeyse geceyarısı oldu.
Quelle nuit!
Saat neredeyse 11 : 00 oldu.
Il est presque onze heures.
Evet, neredeyse sabah oldu.
Bon Dieu, oui!
Neredeyse 5 : 15 oldu.
Il est presque cinq heures et quart.
Yıldızfilosu tarihindeki neredeyse en kısa görev oldu. Yanlış Bir Numara.
Ça a été la mission la plus courte de toute l'histoire de Starfleet.
Neredeyse bir yıl oldu ama kömür madenine girdiğim zaman ölümün yakınlığını hissediyorum.
Cela fait déjà un an,... mais je sens que la mort est proche à chaque fois que j'entre dans une mine de charbon.
Neredeyse bir yıl oldu, günden güne.
C'était il y a presque un an, jour pour jour.
Saat neredeyse 10 : 00 oldu.
Il est presque 10 heures.
Titus, neredeyse geceyarısı oldu.
Titus, il est presque minuit.
Neredeyse öğlen oldu.
L'heure est presque écoulée.
Neredeyse bir hafta oldu.
Ça fait une semaine.
Bay Crusher, sizi çağıralı neredeyse 10 dakika oldu.
Je vous ai appelé il y a déjà dix minutes.
Buna niyetim olmamasına rağmen o neredeyse mürettebatın aktif bir üyesi oldu.
Sans que je l'aie voulu, elle fait désormais implicitement partie de l'équipage.
Ve neredeyse sabah oldu.
Et il ne fait même pas encore jour!
Neredeyse 30 gün oldu.
" Ça fait presque 30 jours.
Neredeyse bir ay oldu ve gelen kimse yok.
" Presque un mois et personne n'est venu.
Neredeyse bir gecede oldu.
Presque du jour au lendemain.
Neredeyse kırk beş yıl oldu.
Il y a plus de 45 ans déjà.
Fakat o gün bunu neredeyse imkansız hale getirecek iki beklenmedik şey oldu.
Mais deux incidents imprévus ont rendu cela impossible.
Baba neredeyse üç hafta oldu.
Papa, ça fait trois semaines.
Ardra efsanesinden haberdar oldu, onu iyice inceledi, ve korkularınızla o kadar ustaca oynadı ki, halkınız ona teslim olmaya neredeyse hazırdı.
Elle a eu connaissance du mythe d'Ardra, elle l'a étudié, et elle a si expertement joué sur vos peurs que votre peuple était prêt à se rendre à elle corps et âme.
Neredeyse 7 oldu.
Il a presque sept ans.
Sevgili Jonathan gideli neredeyse 1 hafta oldu.
Mon cher Jonathan est parti depuis une semaine.
Saat ikide parçayı getiririm dedin. Neredeyse akşam oldu.
Tu avais dit que tu aurais la pièce à deux heures et il fait presque nuit.
Zaten neredeyse o kadar oldu.
Et alors, où est le problème?
.. saat neredeyse 4 oldu.. Tam olarak 3'ü... - buraya çakılıp kaldım..
Il est presque 4 h, 3 h passées en tout cas, j'ai l'impression d'attendre depuis une éternité.
Batman, neredeyse gece yarısı oldu.
Il est presque minuit.
Neredeyse gecenin üçü oldu.
Il est près de 3 heures.
Neredeyse bir hafta oldu.
Ça fait presque une semaine.
Saat neredeyse altı oldu.
Il est presque 18 heures.
Saat neredeyse 2 oldu.
Il est 14 h.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]