Neye yarar tradutor Francês
250 parallel translation
" Zincirsiz kolye neye yarar?
" à quoi bon un pendentif sans chaîne.
Ama içmeniz yasak. Bu neye yarar ki?
Mais on n'a pas le droit de boire A quoi bon?
Hortense neye yarar.
Hortense, c'est inutile.
Uşak olması neye yarar ki zaten?
À quoi servent les valets au juste?
Beni böyle bir işe getirmek neye yarar ki?
- Il ne reste plus rien, Monsieur.
- Ölse daha iyiydi. Kör boksör neye yarar?
Un boxeur aveugle, c'est inutile.
Arada sırada gerçekten istediğin bir şeyi alamayacaksan paran olmuş neye yarar?
A quoi sert l'argent... sinon à se payer de temps en temps ce dont on rêve?
- Tek bacaklı bir dansçı neye yarar?
- J'adore ça. Alors vous pouvez comprendre ce qu'est un danseur qui a perdu une jambe.
Bu teminatınız neye yarar?
Quelles sont vos garanties?
Hiçbir işe yaramayacağını bilerek sıkıntıya girmek neye yarar?
A quoi ça sert d'avoir des ennuis quand on sait que c'est pour rien?
Neye yarar ki?
Oh, à quoi bon?
Konuşmak neye yarar? Konuyu açtığım için üzgünüm Wally.
A quoi bon, désolé, désolé de vous avoir parlé.
Yani silahın neye yarar ki?
Alors ton arme?
Artık neye yarar ki?
Désormais, examiner quoi!
- İyi de neye yarar?
A quoi ça avance?
Neye yarar ki?
Ne le sommes-nous pas?
Sermaye. Sermaye neye yarar ki artık?
Pour ce qu'elles valent, maintenant!
Onu getirirsen gümüşü de getirmen gerekir. Bu neye yarar?
Si vous le ramenez, rapportez aussi l'argent.
Neye yarar?
A quoi bon!
Düşünsene, şöyle büyük bir hit parçan olsa, onlar için, şu alınyazın hani nasıl da tekme yemiş olurlardı? Hit parça neye yarar ki?
Ouais, on met ma photo dans "Life", et peut-être j'achète un nouveau costume, puis un jour je me promène et voilà un coup de foudre.
- Neye yarar?
- Parler à qui?
- Neye yararı olurdu ki?
Qu'est-ce que cela aurait fait?
Neye yarar, kızım?
À quoi bon?
Tek basima olursam Pelagos neye yarar.
Je n'irai pas à Pélagosa sans toi.
- Yakalamamız neye yarar?
- On le prend. Et après?
- Tütünsüz neye yarar ki?
Sans tabac, à quoi sert-elle?
Neye yararı var ki?
Je ne veux plus vivre!
Sevgi neye yarar ki? Yatacak bir yeri olacak mı?
L'amour va mettre un toit au-dessus de sa tête?
Gönlünü vermedikten sonra, benimle evlense neye yarar?
Car que vaut donc sa main sans son cœur?
Tamam işte, neye yarar? Yüzlerce yıllık zırva.
Et ça te sert à quoi, ces trucs d'il y a 100 ans?
Söylesene. Ağlaman neye yarar?
A quoi ça te sert de pleurer?
Böyle ne olduğu belli kısaltmaları kullanmak neye yarar? Kendinizi özel bir şey mi sanıyorsunuz?
Vous êtes que des gamines, qui vous croyez adultes.
- Deli misin? Kazansan neye yarar?
A quoi ça t'avancera, si tu gagnes?
Çok güzel fotoğraf verir ben de kameramla bir sanatçıyım, ama neye yarar?
Cela ferait une belle photo. Je suis un artiste.
Neye yarar ki?
À quoi ça sert, hein?
Ne gerek var? Neye yarar ki?
Qu'est-ce que tu veux dire?
Savaş neye yarar ki?
Les guerres prouvent quoi?
Ama huzurum yok. O olmadıkça da neye yarar?
Mais j'ai pas le cœur en paix et, quand on n'a pas ça, on n'a rien.
Size vurmak neye yarar ki?
Vous frapper n'aurait pas résolu grand chose.
Beş kişiydik ama neye yarar, o kadar güçlüler ki, on kişiyi devirirler.
Peu importe qu'on était 5 ils sont assez forts pour en battre 10
Bu neye yarar ki?
Et rien ne changera. Tu ne crois pas?
İletişim kuramayan muhaberat subayı neye yarar?
Un officier des Transmissions qui ne transmet pas!
- Bu neye yarar?
- A quoi bon?
Yazardım elbet, ama neye yarar?
Bien sûr, mais pour quoi faire?
Demek istediğim, elinde yargılayacak hiç kimse yoksa, yargıç olmak neye yarar.
À quoi bon être juge, si on n'a personne à juger?
Hayatın neye yarar ki o zaman?
A quoi rimerait votre sacrifice?
Neye yarar?
- Pourquoi? .
- Eh, o zaman neye yarar?
- Non.
Neye yarar ki?
Alors, à quoi bon?
- Neye yarar ki?
- A quoi bon?
Gerektiğinde sizi terk etmezlerse, arkadaşlar neye yarar?
Blake, Julie Blake.