Sanıyorsun tradutor Francês
25,742 parallel translation
Diğerlerine ne yaptığımızı sanıyorsun?
Que crois-tu qu'on a fait aux autres?
Hangi cehenneme gittiğini sanıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
- Kendini Sahip Tom mu sanıyorsun?
Tu te prends pour Maître Tom?
Bildiğini sanıyorsun ama hiçbir şey bilmiyorsun.
Tu crois savoir. Tu ne sais rien.
Bizi ne sanıyorsun? Arkadaş mı?
Tu crois qu'on est quoi, des amis?
Sahibin kıçını öpüyorsun diye beni yorgun ihtiyar bir horoz gibi kenara atabileceğini mi sanıyorsun?
Tu crois que tu peux me balancer comme une vieille chaussette juste pour lécher le cul du Maître?
- Özgürlüğünü satın alabileceğini mi sanıyorsun?
Tu penses acheter ta liberté?
Paranın seni adam ettiğini mi sanıyorsun?
Vous croyez que votre argent fait de vous un homme?
Bayan Patricia'nın hepimizi birlikte satacağını mı sanıyorsun?
Tu crois que Miss Patricia va nous vendre tous ensemble?
Bunu ailen için yaptığını sanıyorsun fakat seni küçüklüğünden beri tanırım.
Tu crois que tu fais ça pour ta famille. Je te connais depuis que tu es tout petit.
- Gitmene izin verir miyim sanıyorsun?
Tu crois que je vais te laisser partir?
Bütün hayatımı o adamdan habersiz mi geçirdim sanıyorsun?
Tu crois que j'ignore tout à son sujet?
Onun oğlu olduğumu bilmiyorum mu sanıyorsun?
Tu crois que je ne sais pas que je suis son fils?
Burada onların sayı ve silah fazlası olması hoşuma mı gidiyor sanıyorsun?
Tu crois que j'ai aimé être en position de faiblesse?
Sen hâlâ konuyu para sanıyorsun.
Vous pensez à une question d'argent.
Bana neler olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun?
Tu crois que j'ignore ce qui m'arrive?
Bunun önemli olduğunu mu sanıyorsun?
Vous croyez que ça compte?
Gerçekten öyle sanıyorsun.
Vraiment.
Tüm bu gösterinin sadece Cannerts'la ilgili olduğunu mu sanıyorsun?
Tu penses que ce petit cinéma est vraiment à propos de Cannerts?
Sakın! Ne yaptığını sanıyorsun sen?
Qu'est-ce que tu crois faire?
Senin üstünde 15 senedir çalışan bir adam bu... 15 senedir senin kim olduğunu fark etmeyecek mi sanıyorsun?
Cet homme t'a étudié pendant 15 ans... 15 ans... et tu ne penses pas qu'il saura qui tu es?
DÜNYA 2 YILLAR ÖNCE - James! - Kendini ne sanıyorsun sen?
Pour qui tu te prends?
Gerçek olduğunu mu sanıyorsun?
Vous pensez que c'est un vrai?
Oyun mu sanıyorsun bunu?
A quoi tu joues?
Mahkemede kafayı sıyırdın diye sikimde mi sanıyorsun?
Vous avez perdu au tribunal, - donc vous me craignez?
O kadar kolay olduğunu mu sanıyorsun?
Tu penses vraiment que c'est aussi simple?
Hâlâ Juliette ile konuştuğunu sanıyorsun.
Tu penses encore parler à Juliette.
- Ne yaptığını sanıyorsun?
Que croyez-vous faire avec ça? Rien.
Benim gibi olmadığını sanıyorsun ama ben içindeki karanlığı gördüm Caitlin.
Je ne serai jamais avec toi. Tu penses que tu n'es pas comme moi, mais je l'ai vue, l'obscurité à l'intérieur de toi, Caitlin.
Ben nasıl güç kazandım sanıyorsun?
D'après toi, d'où vient mon pouvoir?
Bizi salak mı sanıyorsun?
Vous nous croyez stupides?
- Kim olduğumuzu bilmen umurumuzda mı sanıyorsun?
Vous savez qui on est. Et après?
Sinirime dokunacağını sanıyorsun.
Vous croyez pouvoir m'irriter.
Ailen Fransa'da nasıl şef oldu sanıyorsun?
Comment crois-tu que tes parents sont devenus chefs en France?
Mutfağı her batırdığında arkandan kim temizliyordu sanıyorsun?
Qui nettoyait la cuisine après le bazar que tu laissais?
Bu iş fiyasko olabilir ama Lou Bega'nın "Mambo Number One" şarkısıyla mı çıkış yaptığını sanıyorsun?
C'est peut-être débile. Mais tu crois que Lou Bega a tout déchiré avec "Mambo Number One"?
Gerçekten cenini silahla vurmak istediğini mi sanıyorsun?
Vous pensez qu'elle veut vraiment tirer sur son fœtus?
Şimdi sen de beni bunak sanıyorsun.
Maintenant tu penses que je suis sénile.
İblisler seni bulmaz mı sanıyorsun?
Tu penses que les démons ne te trouverons pas?
- Nereye gittiğini sanıyorsun?
Où crois-tu aller?
Yalnız daha iyi olacağını mı sanıyorsun?
Tu penses être mieux toute seule?
Doğru seçimi yaptığını sanıyorsun ama hayat böyle değil.
Ça semble être le bon choix, mais la vie ne fonctionne pas de cette façon.
Buradan çıkmana izin vereceğimi mi sanıyorsun?
Vous pensez vraiment que je vous laisserai partir?
Bu yüzden mi onu gördüğünü sanıyorsun?
C'est pour ça que tu le vois partout?
Ne... Ne sanıyorsun yahu sen?
Que...
- Sana söyleyeceğimi mi sanıyorsun?
- Tu penses que je vais te le dire?
Onu tekrar görünce ne olacak sanıyorsun?
Et tu penses qu'il se passerait quoi si elle le voyait de nouveau?
Hangi cehenneme gittiğini sanıyorsun?
Putain où crois-tu aller?
- Nereye gittiğini sanıyorsun?
Où est-ce que tu penses que tu vas?
- Benim zevkim nereden geliyor sanıyorsun?
Je le tiens d'elle.
Sanığın aklanması için devam etmemeyi düşünüyorsan yanılıyorsun.
Si vous pensez refusez de poursuivre la disculpation de l'accusée, vous vous trompez.