Taksi çağır tradutor Francês
330 parallel translation
- Bana bir taksi çağır.
- Trouvez-moi un taxi. - Oui, monsieur.
Bir taksi çağır, seni aşağıda bekliyorum. Peki.
Nous nous retrouvons en bas.
Taksi çağır.
Appelle un taxi.
Başlamadan önce bana bir taksi çağır.
Avant cela, demandez-moi un taxi.
Oturun ve dinlenin. Arkadaşınız gelmezse size taksi çağırırız.
Si votre amie ne vient pas, on vous appellera un taxi.
Size ısıtmalı bir taksi çağırır, yün çorap ve sıcak terlik veririz.
On va vous appeler un taxi bien chauffé et vous donner des chaussons.
Sana taksi çağırayım. Hayır gerek yok.
Maintenant, je vais vous appeler un taxi.
- Sascha, bir taksi çağır.
- Sacha, un taxi!
Hemen bana bir taksi çağırın.
Appelez un taxi, vite!
Ben bir taksi çağırıyorum. Siz hepiniz taksiyle gideceksiniz.
Ne dis pas de bêtises.
Niagara'ya gidiyoruz. Bir taksi çağır hayatım.
Appelle un taxi, mon amour.
- O zaman taksi çağırırım. - Tabii.
Alors, j'appelle un taxi.
Taksi çağır, ben gidince de ikiniz yine pikabı çalıştırırsınız.
Et vous pourrez remettre le phonographe en marche.
- Taksi çağırırım.
- J'irai en taxi.
Mickey, bir taksi çağır.
Mickey, attrape un taxi.
Stig, taksi çağırır mısın?
Tu veux appeler une voiture?
Hey, Cos, birşey yap! Bana bir taksi çağır!
Cosmo, appelle-moi un taxi!
Taksi çağır, otelime gidip ter atarım.
Je prendrai un taxi et rentrerai à l'hôtel.
Taksi çağırın.
Appelez un taxi.
Taksi çağır.
- Vas-y. - Mais M. Brown...
Bir taksi çağır.
Appelez-nous un taxi.
Taksi çağır.
Appelez un taxi.
Charles, beyler için bir taksi çağır lütfen.
Charles, appelez un taxi pour ces messieurs.
Önce bir taksi çağır.
Commencez par appeler un autre taxi.
- İyi akşamlar. - Bana bir taksi çağırır mısınız?
Voulez-vous avoir la gentillesse de m'appeler un taxi, s'il vous plaît?
Size taksi çağırıyım mı?
Taxi, m'dame?
Armand, bir taksi çağır.
Armand, il me faut un taxi.
Hayır, taksi çağırma.
Non, n'appelez pas de taxi.
Çantanda para var. Git ve bir taksi çağır.
Il y a de l'argent dans votre sac, allez attraper un taxi.
Taksi çağırıp adımı vereceğim.
Je commande un taxi à mon nom.
"Ağlarsın, sızlarsın, " Sonra bir taksi çağırır,
On rogne, on grogne Et on se fâche
Bir taksi çağırır mısın?
Vous pourriez appeler un taxi?
Biz artık bir taksi çağırıp eve gitsek iyi olur.
Appelons un taxi et rentrons.
Bu herifler geceyarısı, kendinden geçmiş bir halde taksi çağırırlar, onları sürükleyerek merdivenlerden çıkarırsınız üstlerindeki kıyafetleri çıkarıp, yatağa yatırırsınız.
Ces gars vous les ramassez la nuit, ils s'endorment en voiture. Vous les traînez chez eux, les déshabillez, les couchez.
Bana bir taksi çağır. Ben gidiyorum.
Appelle-moi un taxi, je ne reste pas.
İstiyorsanız kalabilirsiniz ama bana bir taksi çağırın lütfen.
Appelez-moi un taxi, si vous voulez rester.
Bir taksi çağır.
Appelez-moi un taxi.
Anne, bana bir taksi çağır.
Mama... appelle-moi un taxi.
Polly, taksi çağırır mısın lütfen?
Polly.
10 taksi çağırır mısın?
Appelez 10 taxis.
Barton, bir taksi çağır, tamam mı? - Şoföre de ki...
Prenez un taxi, d'accord?
Bir taksi çağırıp, sana telefon numaramı bırakırdım.
J'aurais appelé un taxi, laissé un message.
Kaybolursam bir taksi çağırırım.
Si je me perds, je prendrai un taxi.
Bir taksi çağır, Atlantic City'ye döneceğim.
Appelez-moi un taxi pour Atlantic City.
Bana bir taksi çağır hemen.
Appelle-moi un taxi.
- Hayır. Taksi çağır.
Non, pas la peine.
Taksi çağır. Hemen dön.
Et reviens vite.
- Hayır, taksi çağıracağım.
- J'appelle un taxi.
Bir taksi şoförü araba çağırıp çağırmadığımı sormuştu.
On m'avait demandé si j'avais appelé un taxi.
Lütfen, bir taksi çağırır mısın?
Appelez-moi un taxi.
Freddy, git bir taksi çağır.
Freddy, trouve-nous un taxi.