Teslim olun tradutor Francês
335 parallel translation
Sör Humphrey Pengallon, teslim olun...
Sir Humphrey Pengallon, laissez-moi passer! Sir Humphrey, libérez cette jeune fille.
İnip teslim olun!
Descendez de là!
Uçaklarımız sizi parçalamadan teslim olun!
Rendez-vous avant que nos avions vous réduisent en pièces!
Son şansınız. Uçaklar gelmeden teslim olun.
Rendez-vous, avant que les avions n'arrivent.
Teslim olmamızı istiyorlar. "Teslim olun yoksa ölürsünüz" diyor.
Ils veulent qu'on se rende ou ils nous tuent.
Teslim olun!
Rendez-vous!
- Teslim olun! - Bu sadece duman!
Ce n'est que de la fumée.
- Polise gidin ve teslim olun.
- Rendez-vous à la police!
Teslim olun!
- Vive la République!
Hadi deneyin ve teslim olun!
N'imaginez pas vous rendre!
Yeni yıla iyi bir başlangıç yapabilirsiniz arkadaşlar. Teslim olun.
Pour célébrer le Nouvel An, rendez-vous!
Onurunuzla teslim olun.
Pour vous rendre avec honneur.
Sessizce teslim olun, beyler.
Rendez-vous dans le calme.
Teslim olun çağrısı yapmadılar.
On n'a pas encore tiré un seul coup de feu!
Bize bir şey olursa ya teslim olun ya da kaçın.
En cas de problčme, vous avez le choix : Fuir ou vous rendre.
Önce teslim olun. Doktor ondan sonra gelecek.
Tu te rends et je laisserai le docteur entrer.
Ben bırakıp teslim olun!
Libérez-moi! Et rendez-vous!
- Teslim olun! Sizi suçlular!
- Rendez-vous, affreux criminels!
Teslim olun!
Hissez vos couleurs!
Teslim olun Galyalılar, olmazsanız, cesur askerlerime saldırma emri vereceğim.
Rends-toi, gaulois! Sinon, je donne l'ordre à mes braves de passer à l'attaque.
Teslim olun! Etrafınız sarıldı!
Rendez-vous, vous êtes encerclés!
Derhal teslim olun.
Rendez-vous immédiatement.
Hemen teslim olun yoksa sizi yok edeceğiz.
Rendez-vous de suite ou nous vous détruirons.
Teslim olun yoksa ateş ederiz!
Rendez-vous ou nous tirons!
Teslim olun ve hayatınız kurtulsun.
Rendez-vous et vous vivrez.
Teslim olun.
Rendez-vous.
Teslim olun.
Vous êtes cernés.
Hemen teslim olun.
Rendez-vous immédiatement.
Teslim olun ve bu iş barış içinde bitsin.
Rendez-vous à la police et cette affaire se réglera dans le calme.
Silahlarınızı atın ve teslim olun!
Jetez vos armes et rendez-vous!
Teslim olun ve gemiyi terk etmeye hazırlanın.
Vous avez ordre de vous rendre et de vous tenir prêts à l'abordage.
- Teslim olun, son bir fırsat veriyorum.
Rendez-vous! Je ne veux pas faire couler de sang!
Son defa uyarıyorum, cahilliği bırakın. Çıkın, teslim olun.
Pour la dernière fois, rendez-vous!
Silahlarınızı hemen bırakın, dışarı çıkın ve teslim olun.
Rendez-vous, et personne ne sera blessé.
Sakince teslim olun, yoksa sorun çıkabilir.
Restez calme, ou ça se passera mal.
Emredildiği gibi teslim olun.
Il veut qu'on se rende.
Derhal teslim olun.
Rendez-vous.
İnin ve teslim olun!
Descendez, Sir Humphrey!
Ortaya çıkıp teslim olun.
C'est votre dernière chance.
Rahat olun. Sizi Londra'nın en iyi ve en tecrübeli avukatlarından birine teslim ediyorum.
Détendez-vous, je vous ai confié au meilleur avocat de Londres.
Teslim olun, size bir zarar verilmeyecek.
Écoutez-moi bien!
Cevap verin ve teslim olun!
Réponds et rends-toi!
Teslim olun.
- De vol.
- Teslim olun.
On nous couvre.
Hepiniz teslim olun.
Renoncez.
- Teslim olun.
Vous rendre.
"Tavuskuşu dartlarını 10 gün içinde bize teslim edin... yoksa katliama hazır olun, Yu"
"Je veux les Plumes de Paon sous dix jours " ou je vous tue tous. "Maître Yu."
Kendimi buna hemen teslim ederdim, emin olun.
Je craquerais tout de suite. C'est sûr.
Onları teslim edin! Çabuk olun, teslim edin!
Rendez-les-nous!
Durun ve teslim olun!
La bourse ou la vie!
- Teslim olun.
- Rendez-vous.