Virgin tradutor Francês
142 parallel translation
Stone Fence'e, St. Pierre's Bank'e, Whale Deep'e, Virgin Rock'a.
Stone Fence, St Pierre, Whale Deep, Virgin Rock.
Eğer teknemize uğursuz birini almasaydık şimdiye Virgin Rocks'a varmıştık.
On serait en route pour Virgin Rocks sans le Jonas!
— Bak, bak! Sana bahsettiğim Virgin Rock şu işte.
Le Virgin Rock, je t'en ai parlé.
Virgin!
Virgin!
- Virgin!
- Virgin!
Virgin.
Virgin.
Sen değil Virgin.
Pas toi, Virgin.
Aranızda "Round John Virgin" i duyan var mı?
On va "fricoter". Quelqu'un a entendu parler d "'Auprès de la Vierge "?
- Round John Virgin, anne ve çocuğu.
- "Auprès de la Vierge." C'est pas dans Falstaff? "Auprès de la Vierge, la mère et l'enfant."
İki cin tonik, bir tane de Virgin Mary.
Deux gin tonics et un Virgin Mary.
Virgin adalarına.
Aux Iles Vierges.
Ekranlarını yeni açanlar için hemen belirteyeyim,... görmüş olduğunuz görüntüler, sizlere uydu aracılığıyla... canlı olarak ulaştırıyoruz. Nefes kesici! Bugün Özgürlük Gününün birinci yıldönümü.
Je signale aux téléspectateurs qui prendraient l'émission en cours, que ces images leur sont transmises par satellite de Virgin, où un feu d'artifice illumine la nuit pour le premier anniversaire de la libération du jour où les Visiteurs ont été définitivement chassés de la Terre.
Virgin Mary'niz, efendim.
Votre jus de tomate, monsieur.
Virgin bölgesi, yeni pazarlar açmayı bilen adamı bekliyor.
Une aubaine pour celui qui saura ouvrir de nouveaux marchés.
- Meksika kötü ama Virgin adaları.
- Pas le Mexique, les îles Vierges!
- Virgin adalarında ne var?
- Et aux îles Vierges?
Size "Like a Virgin" nin hikayesini anlatayım. Kocaman bir penisi olan bir adamdan hoşlanan bir kızı anlatıyor.
"Like a Virgin", ça parle... d'une fille à qui plaît un mec qui a une grosse bite.
Sanki kız iyi bir adamla tanışmadan önce duygusal değilmiş gibi konuştun. Bu "True Blue" nin konusu. Evet.
"Like a Virgin", c'est pas sur une fille sensible et un mec sympa, ça, c'était "True Blue", là, d'accord...
"True Blue" nun, iyi bir adamla tanışan duygusal bir kızı anlattığını söylüyordun. Ama "Like a Virgin" nin büyük penislerle ilgili olduğunu söyledin.
"True Blue", sur un mec... une fille sensible, alors que "Like a Virgin" est sur les bites.
Düzenli bir seks makinesi olan bir kızı konu alıyor.
"Like a Virgin", c'est sur un mec qui est une machine à baiser.
Bu yüzden şarkının adı "Like a Virgin".
Donc : "Like a Virgin".
Bir keresinde Virgin Adasına gittim.
Je suis allé aux lles Vierges, une fois.
N. York uçağına yer ayırmış The Pierre'de rezervasyon araba kiralamış, Virgin adalarına bilet tek gidiş bileti.
Elle avait un vol pour New York... une réservation au Pierre... une voiture de location, un vol sur Sainte Croix...
Sırtım canıma okuyor. Evimin yeni bir kanalizasyon sistemine ihtiyacı var. Karım 30. yıl dönümümüzü Virgin Adalarında geçirmek istiyor.
J'ai mal au dos, j'ai des problèmes de plomberie et ma femme veut fêter nos 30 ans de mariage dans les Iles Vierges.
Atlantik Havayollarının Londra'ya kesintisiz ve oradan da Atina'ya... - Seni Seviyorum. ... devam edecek uçuşuna hoş geldiniz.
Bienvenue a bord du vol Virgin Atlantic pour Londres, puis Athenes.
Virgin Mary.
Un cocktail sans alcool.
Ve diğer köşede ise, Sent Thomas, Virgin adalarından gelen, beyaz üzerine siyah çizgili şortuyla... Dünya Eski Boks Şampiyonu Emile Grifith!
Dans le coin gauche, en culotte noire, bande blanche, venu des Îles Vierges, le champion du monde poids welter, Emile Griffith!
Bazen, çıldırıp A-K rafını sokağa fırlatacağımdan ve gidip Virgin Megastore'da çalışmaya başlayacağımdan korkuyorum.
Parfois, j'ai peur de péter les plombs, de balancer le rayon Country de A à K et d'aller bosser au Virgin pour toujours.
Ama Like a Virgin şarkısını söyletmeyi kabul etti.
- Non. Elle veut bien que le quatuor à cordes apprenne Like a Virgin.
Burası Virgin Adaları, Fire Adaları değil.
Ce sont les Îles Vierges. Pas l'Île en Chaleur.
İyi günler. Sizlere Virgin Havayolları ve uçuş personeli adına hoşgeldiniz diyoruz.
Bonsoir, j'aimerais vous souhaiter à tous la bienvenue au nom de tout l'équipage, à bord de ce vol Virgin Atlantic.
Virgin Atlantik'e bağlı ES12 Los Angeles uçağı alanımıza inmiştir.
Arrivée du vol Virgin Atlantic ES12 en provenance de Los Angeles
Hey, Johhny? Bakire ister misin?
Hé, Johnny? "Like a virgin?"
Megastore'da bir bakireyle flört ettim, birkaç CD aldım. Sonra birkaç pembe saçlı kızı takip ettim. Yağmur yağana kadar etrafta serilecek biryer aradım, sonra Home House'a geri döndüm.
J'ai flirté au Virgin, acheté des CDs, ai suivi des filles avec des cheveux roses, j'ai traîné jusqu'à ce qu'il pleuve, pour trouver quelqu'un à baiser, et suis rentré à Home House.
Utah'taki Virgin bölgesi kanunlarına göre.. .. bölgede yaşayan herkesin bir tabanca bulundurma hakkı var.
A Virgin, dans l'Utah, une loi oblige chaque habitant à avoir une arme à feu.
Geçen hafta birisi Hermez nişancısını ; karakolun merdivenine bıraktı ; doğru mu?
Quelqu'un vous a bien livré en salle d'attente au commissariat le tireur fou du virgin la semaine dernière, non?
Bu ne? İki Sacrificial Virgin.
- Deux vierges sacrifiées.
- JFK, Virgin Atlantic.
- A l'aéroport Kennedy.
- Then, yes, technically I am a virgin.
Alors oui, techniquement je suis vierge.
Virgin Havayolları, birinci sınıf salonu.
J'ai trouvé ça, là-haut. Virgin Air, salon première classe.
Virgin Adası kılıçbalığı.
C'est... espadon d'Île Vierge.
Bakire Meryem, derler adına.
* Virgin mother * * whats'erface *
Evet, Virgin Mobile senligi M.I.A. ve Jay-Z ayarlandi.
- Bien sûr. Le festival Virgin Mobile, j'ai MIA et Jay-Z.
Virgin River ve Oasis kumarhanelerine de gittiler.
Ils se sont faits le Virgin River et l'Oasis.
Kutsal Virgin Mary, benim ilahi annem, lütfen beni koruman altına al.
Sainte Vierge Marie, ma merveilleuse mère, prends-moi sous ta protection.
Ben üçüncü Virgin Mary'i içiyorum ama takmıyorum bile.
Regarde, moi, j'ai pas peur de boire mon troisième Virgin Mary.
Virgin Mary'de alkol yok. Yok mu?
Y a pas d'alcool dans le Virgin Mary.
Virgin Colada alabilir miyim lütfen?
Pourrais-je avoir une Virgin Piña Colada?
- Ne dedin sen? - Round John Virgin.
- Quoi? "Auprès de ma blonde"?
Pekala, size "Like a Virgin" nin konusunu söyleyeyim.
Je vais vous dire.
Virgin Atlantiği aradığınız için teşekkür ederiz.
Merci de votre confiance.