800 dolar tradutor Português
331 parallel translation
800 dolar peşin ödedim, daha şimdiden şu haline bak.
Paguei 800 dólares em dinheiro pelo carro, e olha só para ele.
800 dolar.
Oitocentos dólares.
Bilirsin, Ada 800 dolar yoksullar için çok paradır. Dağ gibi paradır ama Rahibe Bessie için değil.
Sabes, Ada oitocentos dólares para muita gente pobre seria uma grande quantia, mas näo para a Irmä Bessie.
- 800 dolar, tamamı o kadar.
- Oitocentos dólares, foi só isso.
- Gerekirse, 800 dolar bile öderdim.
- Pagaria 800, se fosse preciso.
- 3800 dolar.
- 3.800 dólares.
800 dolar teklif edildi, teşekkürler.
Foi oferecido $ 800 is offered, obrigado.
800 dolar.
$ 800.
Onun için 800 dolar ödediler.
Pagaram-me $ 800 por essa.
800 dolar.
800 dólares.
800 dolar ha!
800 dólares.
800 dolarımı çaldı ve şehirden kaçtı.
Ela roubou-me 800 dólares e fugiu da cidade.
Bu zarfın içinde 800 dolar var.
Estão aqui 800 dólares.
Nafakada 800 dolar içerdeyim!
Faltam-me 800 dolares da pensão!
Bay Ben Rumson iki katını, 800 dolar teklif ediyor!
O Sr. Ben Rumson galantemente duplica essa oferta para 800 dólares!
Sonsuza kadar çalışmam gerekse bile 800 dolarınızı geri öderim.
E, nem que me leve uma vida, hei-de devolver-lhe os seus 800 dólares.
800 dolar.
1800 dólares.
2,800 dolar.
Dois mil e oitocentos.
Odanızdaki hasar için 2.800 dolar ödedim.
Eu paguei pelos estragos do seu quarto, isso custou $ 2,800.
Zırva! Aramızdan birine 1.800 Dolar faiz mi uyguluyorsun?
Foda-se, cobras $ 1.800 de juros a um tipo do bairro?
Bunu 1.800 Dolar yap.
- Baixa para $ 1.800.
- Size 800 dolara patlar. - 800 dolar olduğunu biliyorum.
- Custa oitocentos.
Ücretin eski işinizden 4.800 dolar az olduğunun farkında mısınız?
Sabe que o salário é $ 4800 a menos do que ganhava antes?
2,800 doları çöpe attığımızı gördükten sonra sonumuz Ölüm Vadisi olacak, evlat, inan bana.
Visto que perdemos $ 2.800 do bolso dele, - é o Death Valley, acredita em mim. - Uns tipos mesmo duros.
Bunun için sana 800 dolar veririm.
Te darei 800 dólares.
Sarı ibikli kakadular yaklaşık 800 dolar ediyor.
Vê, tem de arranjar catatuas de crista, dão aí uns 800 cada.
Ve benim 800 dolarıma karşı sen 1.200 dolar kaldıracaksın, ha?
- Aposta 1.200 e eu 800 dólares? - Certo. - Parece ser um bom acordo.
- 800 dolar...
- 8OO.
Billy Hahn 800 dolar borçlu.
Billy Hahn deve-me 800 dólares'
Böylece blöf yaptığını anlar, eli kazanır ve arkadaşının 800 dolar borcunu unuturum.
Assim saberei se está a "bluffar", ganho a mão... e esquecerei os $ 800 que o seu amigo me deve.
2, 4, 5... 800 dolar.
Dois, quatro, cinco - 800 dólares.
10.800 Dolar.
$ 10,800.
Bak tatlım, cebinde 800 doların var.
Bem, olha, querido, tens $ 800.
- Bana 800 dolar borç ver.
Empresta-me 800 dólares.
"W. Kerew, 2.800 dolar, gecikti."
"W. Kerew, $ 2.800, em atraso."
O alçağa 2.800 dolar borcun olduğu için mi buradayız?
Estamos aqui porque devias $ 2.800 àquele patife?
Muazzam bir miktar. 163,800 dolar.
Uma enorme quantia. $ 163.800.
- 800 dolar.
- Oitocentos.
- 800 dolar mı?
- Oitocentos?
800 dolarım var.
Tenho aqui $ 800. Acabei de levantar o cheque da renda.
Bir kediyle fare ne yaparsa onu anlatıyorum onlar da bana haftada 800 dolar veriyorlar!
Pagam-me 800 dólares por semana para dizer a um gato e rato o que fazer.
5800 dolar.
- 5.800 dólares.
- 800, 900 dolar.
- $ 800, $ 900.
Toplamda 800.000 dolar yapıyor.
São $ 800.000.
Yanında 800 bin doları götürürken payımı sonraki teslimatta mı verecektin?
- Jerry... - Não vais levar os 800.000 que eu te paguei pela próxima carga?
Ben 1,200 dolar kaldıracağım.
Só tens de apostar 800 dólares.
Sen ise 800 dolar.
Espere.
200 dolarım var, 800 daha istiyorum.
Tenho 200 e gostaria que me emprestasses 800.
Ted Danson bölüm başı 800,000 dolar alıyor.
O Ted Danson leva 18 mil dólares por episódio.
Bankada 500 dolarımız var, ve tamirat için 80 tane daha 100 dolar lazım.
Só temos 500 dólares no banco, o que quer dizer... que precisamos de mais 800 dólares.
... 2500 dolar 2600 2800... 2700 olacak.
... 2.500 $ 2.600 $ 2.800 $... São 2.700 $.