English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ A ] / Anahtarlarım

Anahtarlarım tradutor Português

1,920 parallel translation
Havuza gelen o adam ve kadın hayatımı kurtarmış değil. Katil anahtarlarıma bakmış ve hedefi olmadığımı zaten anlamıştı.
O homem e a mulher que entraram na piscina não interromperam uma tentativa contra a minha vida.
Sana klinik anahtarlarımı vermiyorum.
Não estou a dar-te as minhas chaves da clínica.
- Anahtarlarımı bulamıyorum.
- Não consigo encontrar as chaves.
Anahtarlarımı gören var mı?
Alguém viu as minhas chaves?
Anahtarlarımı alıyorum.
Vou buscar as chaves.
Anahtarlarımı ver lütfen.
- Por favor, dá-me as chaves. outro mexicano de rede para o cabelo.
Anahtarlarımı ver lütfen!
- Por favor, dá-me as chaves.
Ama anahtarlarımı istiyorum. - Haydi.
- Não, mas dá-me as chaves.
- Anahtarlarımı ver lütfen.
Chega. - Eu não...
- Anahtarlarımı sen getireceksin.
Desculpa.
Lanet olsun! Anahtarlarım nerede?
Onde estão minhas chaves?
Tamam, ben de cüzdanımı aldım, anahtarlarımı aldım.
Há mais intimidade entre nós os dois, do que entre a maioria dos casais do mundo.
Anahtarlarımı kaybettim.
Olá. Eu perdi as minhas chaves.
Endişelenmeyin. Yedek anahtarlarımız var.
No se preocupe, eu tenho as cópias das chaves.
Anahtarlarım var.
Eu tenho chaves.
Nerde şu kahrolası anahtarlarım?
Onde estão a merda das minhas chaves?
Tamam, anahtarlarım nerede?
Onde estão as minhas chaves?
Çok aptalca ama anahtarlığım kırıldı ve anahtarlarımı asla bulamıyorum.
Isto é uma estupidez, mas o meu porta-chaves partiu-se e nunca encontro as minhas chaves.
Anahtarlarımı alıyorum.
Vou tirar as minhas chaves.
Anahtarlarımı aldığıma göre, yapmam gereken işler var.
- Agora que tenho as chaves vou tratar de coisas que precisam de ser feitas.
Dur, anahtarlarım mı?
O quê, as chaves? Não.
Anahtarlarım nerede?
Onde estão as minhas chaves?
Anahtarlarımı alayım. Kahve içmeye gidelim.
Deixe-me buscar as chaves para tomarmos um café.
- O sürtük anahtarlarımı araklamış.
- A vaca levou as minhas chaves.
Arabanı alacağım Anahtarlar nerde?
Vou levar o carro. Onde estão as chaves?
Karım bana çantamdan anahtarları getir diyebilir. Ben şöyle olurum : o şeye dokunmayacağım.
A minha esposa quando diz, "Tira as chaves da carteira" eu digo, "Eu não toco nisso".
İki nokta arasında hiçbir parça bulamadım. Sanki anahtarlar iki kere düşmüş.
Não encontrei nada entre os dois pontos de impacto ;
Anahtarları aldın mı?
Conseguiste as chaves?
Anahtarlar aşağıda mı diye bakacağım.
Vou ver se as chaves estão lá embaixo.
Anahtarlarını sallayan zayıf Torquemada mı?
Aquele Torquemada alto, com as chaves?
Logan anahtarları bırakmış mı?
Vê se o Logan deixou as chaves.
Anahtarlarını bulamadın mı?
Não encontravas as chaves?
Önce cihazı ısıtmam gerekiyor, anahtarlarını, saatini, üstündeki bozuklukları aldılar mı?
Tenho de aquecer o aparelho, mas, mais uma vez, tiraram-lhe as chaves, o relógio, moedas?
Anahtarlar masanın üstünde, tamam mı?
Deixo as chaves na mesa, está bem?
Anahtarlar masanın üstünde, tamam mı?
As chaves estão na mesa, está bem?
Olamaz. Anahtarları evde bırakmışım.
Oh não, eu deixei as chaves da casa.
Hızlıca içeriye girip, anahtarları kapıp tekrar dışarıya çıkacağız, tamam mı?
OK, apenas vais a correr lá dentro, agarras as chaves, e nós vamos sair daqui, OK?
Sana arabanın anahtarlarını verdim... ... ve karşılığında bunu aldım.
Eu dei-te as chaves do carro e é isto que recebo em troca?
Oh kahretsin, Anahtarlarımı unuttum.
Merda eu esqueci-me das chaves.
Bill, anahtarları masama bırakıyorum, tamam mı?
Bill, vou deixar as chaves na minha mesa, certo?
Sadece onu korkutmak için lazım çünkü arabasının anahtarlarını ve cep telefonunu almam gerek.
É só para o assustar! Preciso de lhe tirar as chaves do carro e o telemóvel. É só por isso.
Ben hemen gidip anahtarları alayım.
Vou buscar as chaves rapidamente.
Evet. Bu gece sanırım benim seni eve götürmemi bekliyorsun. Anahtarları neden bana vermiyorsun?
Acho que estás à espera que eu conduza até casa, então porque é que não me dás a chave?
Hayır tatlım gitmiyoruz. Anahtarları ver.
- Amor nós não vamos!
Anahtarları alacağım.
Vou buscar as chaves.
Anahtarlarını mı kaybettin?
Perdeste as chaves?
Ne? Anahtarlarını karımın masasında unutmuşsun!
Esqueceste-te das chaves na cómoda da minha mulher?
Gidip tuvaletin yedek anahtarlarını alayım dedim. Geri döndüm kapıyı açtım her yerde onun ve Paulette'in çıplak resimleri asılıydı.
Tive de voltar atrás para pegar noutra chave para o quarto de banho, quando voltei e abri a porta, estava tudo cheio de fotografias dele e da Paulette nus.
Ev arkadaşım anahtarları arabada unutmuş, bende de yedeği var.
A minha companheira de quarto trancou as chaves dela no carro, eu tenho as cópias.
Anahtarlarına ihtiyacımız olacak.
Precisaremos das chaves.
Tanrım, anahtarlar üzerinde olmalı.
Deus, ela tem as chaves nalgum sítio.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]