Anlayabiliyor musun tradutor Português
334 parallel translation
- Şimdi anlayabiliyor musun?
- E agora compreendes?
Bunu anlayabiliyor musun?
- Compreendes?
Ne dersin? Yüzlerinden anlayabiliyor musun?
O quê acha, pode ver pelos seus rostos?
Ne söylemeye çalıştığımı anlayabiliyor musun?
Você entende o que quero dizer?
Anlayabiliyor musun?
Consegue ver isso?
Bunu anlayabiliyor musun?
Consegues entender isso?
Bunu anlayabiliyor musun?
já percebeu?
Anlayabiliyor musun?
Entendes o que eu digo?
Barışçı amaçlarla geldik. Beni anlayabiliyor musun?
As nossas intenções são pacíficas.
Bunu anlayabiliyor musun,... eğer zeki biriysen, burada çok şey başarabilirsin.
Mas... Fazes ideia do que podes realizar aqui se fores um homem inteligente?
Anlayabiliyor musun?
Compreendes?
- Bunun ne demek olduğunu anlayabiliyor musun?
- Sabes o que isso quer dizer?
Bunu anlayabiliyor musun?
Consegues perceber isso?
Anlayabiliyor musun?
Entendeu?
Sana ne söylediğimi anlayabiliyor musun?
Terias compreendido o que quero?
Benimki gibi bir yük altında bir insanın nasıl yaşayabileceğini anlayabiliyor musun?
Não sei como se pode viver com tanto ódio como o que carrego comigo.
Ne dediğimi anlayabiliyor musun?
Entendeu o que eu disse?
Beni anlayabiliyor musun?
Consegues perceber-me?
Beni anlayabiliyor musun?
Estás a ouvir?
Albay, benim ne yaptığımı tam olarak anlayabiliyor musun acaba?
Coronel, consegue compreender o que fiz?
Bunu anlayabiliyor musun?
Compreendes isso?
- Bunu anlayabiliyor musun?
- Compreendes isso? - Acho que sim.
Bunu anlayabiliyor musun bilmiyorum.
Não sei se podes perceber isso.
Bunu anlayabiliyor musun?
Comsegue entender?
Bunu anlayabiliyor musun?
Percebes?
Nedir anlayabiliyor musun?
Isto diz-te alguma coisa?
*.. inanılmaz şeyler Beni anlayabiliyor musun?
extraordinárias coisas Podes tu perceber-me?
Dışarı çıktığında da, atış topu sen olursun. Beni anlayabiliyor musun?
Quando saíres, o teu momento já era.
Bunun ne demek olduğunu anlayabiliyor musun?
- Compreendes o que isso significa?
Charlie, benim söylemeye çalıştığım şeyi anlayabiliyor musun?
Charlie... percebes o que estou a tentar dizer-te?
Bunu anlayabiliyor musun?
Pode entender isso?
Bunun ne anlama geldiğini anlayabiliyor musun?
Compreendes o que isto significa?
Anlayabiliyor musun?
Consegues perceber? Consegues?
Şimdi ümitsiz biri olmanın nasıl bir his olduğunu anlayabiliyor musun?
Agora entendes o que é ser pequeno e indefeso?
Senin ne yaptığın seni ilgilendirir! Sana söylediklerimden herhangi birşey anlayabiliyor musun?
E deve concordar em não dizer uma palavra!
- Sen daha şimdiden anlayabiliyor musun?
- Tu já consegues senti-lo?
- Ne söylediğimi anlayabiliyor musun?
Percebes-te o que te disse?
Bunu anlayabiliyor musun?
Compreendes?
Bunu anlayabiliyor musun?
Percebes isso?
Yani anlayabiliyor musun?
Então, percebe-se?
Bunu anlayabiliyor musun?
E sabes porquê?
Gerçekten değiştim. Nasıl hissettiğimi anlayabiliyor musun?
Como crie que me sinto?
Anlayabiliyor musun?
Pode entender?
Kelimelerimi, şimdi anlayabiliyor musun? Evet.
- Entende agora minhas palavras?
- Beni anlayabiliyor musun?
- Percebeste? - Sim.
Sen bunlardan bir şey anlayabiliyor musun?
Estás a perceber alguma coisa?
Düşünmeye başlar belki, belki yalnızca aldatıldığını, ne demek istediğimi anlayabiliyor musun?
Ele começa a pensar que talvez, apenas talvez, tenha sido traído, sabes o que quero dizer?
Anlayabiliyor musun?
Podes entender?
Beni anlayabiliyor musun?
Entende-me?
- Onu anlayabiliyor musun?
Não sou surdo. Percebes o que ele diz?
Will, bunun ne olduğunu anlayabiliyor musun...
Will. você pode entender o que...