Birkaç kez tradutor Português
2,137 parallel translation
Hem de birkaç kez.
Várias vezes, na verdade.
Neredeyse bütün bağımlılıklar birkaç kez tekrarlar.
Quase todos os viciados passam por algumas recaídas...
- Evet, birkaç kez.
- Sim, algumas vezes.
Çok güzel oldu. Şimdi de ofiste birkaç kez elden ele dolaşsın.
Agora passa pelos escritórios algumas vezes.
Trendeki kişiler Yakışıklının silahını birkaç kez ateşlediğini söylediler.
As pessoas do trem disseram que o Bonitão atirou.
Hayır, okuldayken birkaç kez bilgisayar kullanmıştım.
Sabe, por acaso usei computador algumas vezes na escola.
Onu orada birkaç kez görüm.
Vi-o por lá algumas vezes.
Şey bazı yasal birimlerle birkaç kez yüz yüze geldiğim doğru ama ben bir ithalatçıyım.
Bem... É verdade que tive diversos encontros com as forças da lei, mas sou um importador.
Birkaç kez ağladı ama onunla birlikte yatağına yatınca duruldu.
Chorou algumas vezes, mas acalmou-se quando me deitei no berço com ela.
Aaron birkaç kez kızımı görmeme izin vermişti ama yeterli değildi.
Aaron tinha me concedido algumas visitas, mas elas não foram suficientes.
Bence alalım bu deneyimini birkaç kez methedip, üzerinde duralım ve aralıksız olmasını sağlayalım.
Ok, bem, pega nessa experiência, amplifica-a muitas vezes, e sem interrupção.
- Isabelle Armont'u arayan bir adam birkaç kez karakola telefon etti.
- Um tipo ligou para a esquadra algumas vezes à procura de uma Isabelle Aarmont.
Zamanında birkaç seminere katılmış. Ofisimize gelip Bay Chase'i sormaya başlamıştı. Birkaç kez onu binadan uzaklaştırmak zorunda kalmıştım.
Foi a alguns seminários e começou a aparecer no escritório a perguntar por Mr.
Geçtiğimiz aylarda onu birkaç kez tutuklamıştım.
Prendi-o duas vezes nos últimos meses.
Şampuan onları öldürecektir ama birkaç kez denemek gerekebilir.
O champô pode matá-lo, mas talvez precise de algumas tentativas. - Vá, passa-me o telefone!
Baban beni birkaç kez balık avlamaya götürmüştü.
O teu pai levou-me a pescar algumas vezes.
- Birkaç kez büyük ağız dalaşına gireriz.
- E tomar umas linhas.
Dış dünyaya yalnızca birkaç kez gittim.
Só estive no mundo exterior umas duas vezes.
Birkaç kez geldi.
Ele veio algumas vezes.
Birkaç kez uyarı yollamıştık.
Enviámos vários avisos.
Evet, birkaç kez buluştuk.
Sim, umas vezes.
Bana da birkaç kez vurdu.
Ao longo dos anos, já me bateu umas vezes.
Yedi kez Los Angeles'da birkaç kez de Phoenix ve New York'da, onları da sayıyorsanız.
Cerca de sete vezes em LA, mais um par em Phoenix, New York, se quiser contar essas.
Beni anladığınızı öğrenmeden önce birkaç kez bahsetmiş olabilirim.
Talvez, mas eu não sabia que me entendiam.
Birkaç kez buluştular, hoşlandığı için seks partisi öncesi onunla yatmak istemiyormuş çünkü ikisi birden yanlış olurmuş.
Saiu umas vezes com ela, começou a gostar dela e decidiu não dormir com ela antes da orgia, porque era errado fazer as duas coisas. Não quer dormir com ela.
Yapma, sadece birkaç kez çıktık.
Ora, nós só saímos juntos duas vezes.
Birkaç kez intihara teşebbüs ettiğini okudum.
Li que ela fez várias tentativas de suicídio.
Sen ise engelliler tuvaletinde birkaç kez yattığı erkeksin.
Tu és o tipo com quem ela dá umas quecas na casa de banho dos deficientes.
Annem birkaç kez rehabilitasyona gittiğini söyledi de.
A minha mãe disse que fizeste algumas desintoxicações...
Haftada birkaç kez evleri temizliyorum. Ama iş bulmam zor oluyor.
Faço limpeza em vários dias, mas é difícil encontrar trabalho.
Seninle haftada bir değil, birkaç kez oturup bir saat konuşmak isterim ama bu gece olmaz.
E quero sentar-me e conversar contigo durante uma hora. Mais que uma vez por semana, mas esta noite, não posso.
Birkaç kez tuvalete kusabilirim, sonra orada buluşuruz.
Se calhar vou vomitar aqui, mas sim, vemo-nos lá.
Tadının oturması için birkaç kez ısıtmak gerekiyor.
Tem que aquecer várias vezes para ter o sabor certo.
Bana birkaç kez iltifat ettiniz.
Fez-me vários elogios.
Koridorda birkaç kez konuşmuştum. Yeni taşındılar.
Já lhe falei umas poucas de vezes no hall de entrada.
Evet, birkaç kez mala vurdum.
Sim, já arranjei umas meninas.
Devlin, yanılmıyorsam eşimle banyoda senin hakkında birkaç kez konuşmuştuk.
Devlin, falamos de ti algumas vezes na casa-de-banho.
Birkaç kez.
Uma ou duas vezes..
Bazen günde birkaç kez.
Por vezes, várias vezes por dia.
Leo, unutma ki kayboldun ve birkaç kez polis sana yardım etti.
Leo, lembre-se de que se perdeu e a Polícia teve de o ajudar algumas vezes.
Birkaç kez akşam yemeği yedik.
Já jantámos várias vezes.
Kendi adıma konuşacak olursam birkaç kez- -
Falando por mim...
Birkaç dakika dışarıda takıl ama. Ayılmadan önce şu kızlara bir kez daha kayayım diyorum.
Espera só alguns minutos, eu vou só dar mais uma nestas miúdas antes que elas fiquem sóbrias.
Drew Jacobs gençken birkaç kez saldırı suçundan tutuklanmış.
Mas como o sabe? O Drew Jacobs foi preso por agressões quando era novo.
Ettim, birkaç kez.
Eu pedi, algumas vezes.
Geçtiğimiz birkaç ay içinde dört kez.
Quatro vezes nos últimos meses.
Ondan sonra, en ufak bir ilgisi olduğunda kocası bir kez olsun ona soğuk davrandığında aklına birkaç düşünce geliverecekti.
Posto isso, se ela tivesse o mínimo interesse, bem... da próxima vez que o marido a enjeitasse, alguns pensamentos eclodiriam.
Birkaç kez.
Foi memorável.
Söyle bana. Bu şarkıyı ilk kez... Bilemiyorum, birkaç yaz önce dinlemiş olabilirim.
A primeira vez que a ouvi foi há coisa aí de uns dois verões, tinha comprado "Highway 61".
Dün gece epey bir votka kokteyl içtikten sonra Lily Chung'ı iki ya da üç kez arayıp gitgide rezilleşen birkaç sesli mesaj bıraktım.
Ontem à noite, depois de muitas vodkas, liguei para a Lily Chung duas vezes, talvez três, e deixei uma série de... mensagens progressivamente vergonhosas no voice-mail.
Ya da birkaç kişi, ya da aynı kişi, bir kaç kez.
Ou vários "alguéns". Ou alguém, várias vezes.
birkaç 16
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41
birkaç hafta sonra 22
birkaç dakika sonra 23
birkaç saat önce 23
birkaç gün içinde 28
birkaç gün 43
birkaç dakika önce 30
birkaç gün sonra 35
birkaç ay sonra 20
birkaç gün önce 41
birkaç hafta sonra 22
birkaç dakika sonra 23
birkaç saat önce 23
birkaç gün içinde 28
birkaç gün 43
birkaç dakika önce 30