English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ D ] / Da nerede

Da nerede tradutor Português

4,121 parallel translation
Ve bana kalırsa bu, üsteğmenin öldüğü sırada nerede olduğuna dair harika bilgiler verecek.
E isso, eu desconfio, fornecerá uma grande quantidade de informações do paradeiro do Tenente na hora da morte dele.
Eğer bu Reynolds havaalanı soygununda muhtemel elebaşıysa ve tren soygununu planlayan kişi olduğunu düşünüyorsan ve peşine düştüysen nasıl oluyor da nerede olduğuna dair lânet olası kanıtı elde edemiyoruz?
se esse Reynolds foi o potencial líder do assalto ao aeroporto, se acha que foi ele que engendrou o assalto ao comboio e se, ainda por cima, andava a vigiá-lo, porque não faz ideia de onde está?
El Paso'da nerede?
Em El Paso onde?
İsmini ya da nerede bulabileceğimi...
- Sabe o nome dele ou onde...
Dışarıda nerede?
Lá fora onde?
ve Michael da nerede olacağımızı bilmiyordu.
E o Michael não sabia onde estaríamos.
Kocanızın dün sabah saat 7.30'da nerede olduğunu biliyor musunuz?
Sabe onde esteve o seu marido às 7 : 30 ontem?
Hiç kimse bizim nerede olduğumuzu bilmiyor. O piçi bulup, yerin dibine sokacağız.
Localizamos o filho da mãe e acabamos com ele.
Bilirsiniz sevdikleri filmleri, okudukları son kitabı... Onların nerede hafif koşu yapacağını da.
Sabe, o seu filme favorito, o último livro que leram... onde gostam de correr.
Nerede o şişko pezevenk?
Onde está esse filho da puta gordo?
Madem onu iyi tanıyorsun, nerede saklandığını da bul.
Se o conheces tão bem, que tal descobrir onde está escondido.
Waaldt'un telefonu da kapalı, nerede bilmiyoruz.
O telefone do Waaldt está desligado, por isso não fazemos ideia de onde ele está.
- Makinenin yeri nerede?
- Qual era a pergunta? - A localização da Máquina.
Victoria Grayson'ın ilk oğlu Patrick nerede?
Onde está o primogénito da Victoria Grayson?
Emily nerede? Hastaneye gidiyor, seni orospu çocuğu.
A ir para o hospital, filho da puta.
Mailde nerede olduğunu ya da başka herhangi bir şey demiş mi?
Esse e-mail diz onde ela estava ou algo parecido...
Amjad'a bu numarayı verin, onu nerede bulabileceğimi sorun ona.
Dá esse número ao Amjad e pede-lhe que me diga onde posso encontrá-lo.
Eğlence tanrın şimdi nerede?
Onde esta seu deus da diversao agora? Huh?
Sadece Cyrus ve ben... Lambanın nerede gömülü olduğunu biliyorduk Sanırım Lambayı kim kazıp çıkarttıysa... ya Cyrus yaptı ya da kimin yaptığını biliyor.
O Cyrus e eu éramos os únicos que sabíamos onde a lâmpada estava enterrada, por isso, deduzo que quem a desenterrou, ou tem o Cyrus, ou sabe quem tem.
Daha da önemlisi, kutu nerede?
Mais importante, onde é que está a caixa?
Nerede olduklarını pek önemsediklerini ya da bildiklerini sanmıyorum.
Acho que não se iriam preocupar ou querer saber onde estão.
Nerede olduğunu mesaj atmanı ve benimle 15 dakika içinde dışarıda buluşmanı istiyorum.
Manda sms a dizer onde estás e vai ter comigo daqui a 15 minutos.
Gömleğin nerede lan senin?
Onde está a porcaria da camisa?
Nerede yaşıyor, Mordor'da mı?
Vive mais para dentro?
Ya tüm gün dışarıda oluyor kim bilir nerede, ya da hep uyuyor.
Anda fora todo o dia e ninguém sabe dele ou fica a dormir.
Ve bence ister burada olsun ister Florida'da olsun yatırımını nerede korumak istersen bizim kadar sorumlu ortak bulamazsın.
Acho que nos vai considerar parceiros responsáveis, aqui ou na Florida, caso ache oportuno fazermos parte do investimento.
Yukarıda saklanıyor, nerede olduğunu bilmiyoruz.
não sabemos onde.
Ama suikastın nerede ve ne zaman bok yoluna gideceğini bilmezsek?
Mas se não sabemos o local e o dia da execução...
Ne zaman ve nerede hizmet verdiklerinin, isimlerinin dünya ya da bizim tarafımızdan bilinip bilinmemesinin önemi olmaksızın her aziz meslektaşımız ilham ve cesaret kaynağı olarak kalacaktır.
Não importa onde, ou quando eles serviram... Não interessa se o mundo os conheceram ou somente nós... Cada um destes queridos amigos vão ser uma constante fonte de inspiração e coragem.
Ekibin kalanı nerede?
Agora, o que acontece com o resto da equipa?
Siktiğimin bisikleti nerede?
Onde está a porra da bicicleta?
Yarışan küçük kızları gördüğüm zaman, bu... bana muhteşem geliyor, çünkü 10 yaşına geldiklerinde nerede olacaklarını merak ediyorum, sadece motosiklet yarışçısı olarak değil, birey olarak da.
Quando eu vejo uma pequena correndo, para mim isso é..... genial, queria ver onde ela estará dentro de 10 anos nem sequer como piloto de motos, mas como pessoa.
Nerede olduğunu bulmam için biraz daha zaman ver bana.
Dá-me mais algum tempo para descobrir onde ela está.
Eğer Sutton ne istediğini biliyorsa o zaman onu nerede bulacağımızı da biliyordur.
Se o Sutton sabe o que o Paracelsus quer... então o Sutton saberá onde o encontrar.
Nerede buluşacağımız hakkındaki telefon konuşmamızı söylemek aklıma gelmedi.
Não me lembrei de lhe contar acerca da chamada na qual combinamos o local de encontro.
Nerede olup ne yaptığın da umurumda değil.
Nem onde foste ou o que fizeste.
Ya da cesur gözükür. Nerede ve ne zaman toplanacağımızı teröristlere soracak değiliz.
Ou determinante, provando que não deixaremos os terroristas e criminosos dizerem quando e onde podemos reunir-nos.
Vanessa'nın dahili GPS kaydına ulaşıp o kapsülün ilk defa nerede sinyal yolladığını bulabilir misin? - Mümkün.
Podes aceder ao log interno do GPS da Vanessa para descobrir a primeira vez que o módulo enviou um sinal?
Tamam, eğer dediğin doğruysa bu listedeki kişiler yüzükleri ve nerede saklandıklarını biliyor olmalılar.
Ok, bom, se aquilo que dizes é verdade, as pessoas desta lista saberiam da existência dos anéis e onde eles estariam escondidos.
Ekibinizin geri kalanı nerede?
Onde está o resto da sua equipa?
Yani nerede olduğunu bulup da bu kulübenin sahibine seni kilitli olduğun kasa ile birlikte sudan çıkarmasını söyledim.
Quer dizer, descobri onde estavas e disse ao ex-proprietário desta cabana para te retirar da água.
Arabası da gitmiş. - Dosyalarım nerede?
- O Yaris dele não está cá.
Ben cadıyla yakınlaşıp aklını bir yoklayayım dayanak noktasını nerede sakladığını öğreneyim.
Vou aproximar-me da bruxa e ler-lhe a mente, para descobrir onde ela está a esconder a âncora.
Alice ve Rebecca'nın yolları nerede kesişmiş?
Alguma ideia de como é que os caminhos da Alice e da Rebecca se podem ter cruzado?
Onu nerede bulacağımla ilgili bir mesaj alıyorum.
Recebo um SMS com o local da recolha.
- Onu nerede buldun? - Aşağıda.
- Onde os encontraste?
Onu nerede bulacağımla ilgili bir mesaj alıyorum. Sonra da işe götürüp yok ediyorum.
Recebi um SMS sobre onde ir buscar e fazer desaparecer outros barris.
- Nerede pişiriyorsunuz peki?
Onde é o local da fabricação?
- Stiles nerede? Sorun da bu.
- E onde está o Stiles?
Sonra da buradan önce nerede olduğuna bir bakalım!
E vejamos onde é que ele estava antes de estar aqui.
NSA ajanı nerede?
Onde é que está o agente da NSA?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]