Durdu tradutor Português
4,066 parallel translation
7. sınıfta şişe çevirmece oynuyorduk ve şişe Alina Shankar'da durdu.
No 7º ano, joguei ao "roda a garrafa", e esta parou na Alina Shankar.
Ormanın sınırında durdu.
À beira da selva, ele parou.
Kalbi durdu!
Paragem cardíaca!
Durdu!
Paragem cardíaca!
Bir numaralı motor durdu.
O motor 1 deixou de estar operacional.
Durdu!
Pararam!
Fakat yağmur durdu ve birkaç saat içinde nehirde su azalır... ve buradan gideriz.
Mas parou de chover e dentro de duas horas o rio terá baixado e nós vamos sair deste sítio.
Yağmur durdu.
Parou de chover.
- Kanama durdu.
- Já não sangra!
Onun kalbi hastalık yüzünden durdu.
O coração dela desistiu da febre.
Üretim niye durdu?
Porque temos a produção parada?
- Bazı kamyoncu şehirde orada durdu ve beni görmek gibi değil.
- Uns camionistas pararam lá na cidade e não gostaram de me ver.
Fırtına durdu.
Eu... A Linda disse que salvou um rapaz hoje.
- Araba durdu.
- A carrinha parou.
Kalbi durdu! Kalbi durdu!
Paragem cardíaca!
Kalbi durdu da ne demek?
O coração parou, como?
Düşüp durdu.
Ela continuou a cair.
Amadeu beni sorgulayıp durdu.
O Amadeu não parava com as perguntas ;
Tam tepemizde durdu.
Ele parou mesmo em cima de nós.
Ertesi gün, elementin etkisi durdu.
Na manhã seguinte, a natureza tinha acalmado.
Kritik motor durdu.
Encerramento crítico do motor.
Sunny dalgaya etkili bir çıkış yaptı millet, sonra da tam dalganın üzerinde durdu.
O Sunny bateu na crista com força e surfou ao longo da onda.
Sonraki günlerde, Patchi görür görmez aşık olduğu sevgi pıtırcığı için şelaleye gelip durdu.
Durante os dias seguintes, Patchi voltou à queda de água, pois tinha sido mordido pelo bicho do amor, o mais saboroso de todos.
Mevsimsel değişikliklere göre ayarlanan yolculuklarda Patchi'nin sürüsü yıllarca aynı rotada seyahat edip durdu.
Marchando ao sabor das mudanças de estação a manada de Patchi viajou na mesma rota ano após ano.
Sammy... Sammy asansör durdu...
Sammy... o elevador parou...
Devon orda durdu.. ve.. bir anda oldu işte
Porque o Devon e a Dian andavam a sair, talvez coisas da escola. Ele conseguiu uma oportunidade no Oregon e o Brandon não.
Sürekli Victor Crowley adında bir şehir efsanesinden bahsedip durdu.
Não, ela continuava a falar sobre uma lenda local, chamado o Victor Crowley.
Neden durdu?
Porque ele parou?
Saatim durdu.
O meu relógio parou.
Üzerinde harikulade durdu, Claire.
Fica-lhe lindamente, Claire.
Sürekli tabloyu düşündüm ama o sürekli "anahtar" deyip durdu.
Continuava a pensar no quadro. Ela continuava a dizer "chaves".
Şehre geldiğinde kendi namına beş kuruş parası yoktu ve hayatı boyunca ben okula gidebileyim diye çalıştı durdu.
Ele veio para a cidade sem dinheiro nenhum... e trabalhou toda a sua vida para que eu pudesse ir à escola.
Ama sonra ansızın birden durdu.
Mas de repente, a coisa parou.
Durdu.
- Parou.
Seni üzerinde de güzel durdu.
E fica-te bem, também.
Koduğumun aleti durdu.
O filho da mãe pára.
Hiç gelmeyecek olan bir telefon bekledi durdu.
Ela fica à espera de uma chamada que nunca chega.
Vücudun durdu, ama Chi'n hâlâ hareket ediyor mu?
O seu movimento parou, mas o seu Chi continua?
- Sonunda durdu.Teşekkür ederim.
Bem, finalmente parou. Obrigado.
Sürekli sizden bahsedip durdu.
Só falava de si.
Demiryolu hatıraları toplayarak ülkeyi dolaşıp durdu.
Percorria o país, às voltas, colecionando lembranças ferroviárias.
Kısa bir süre yanımızda durdu.
Tivemos com ele por um tempo.
Tren durdu.
Sim o comboio está parado.
- Otobüs burada durdu.
- O autocarro parou aqui.
- Sanırım bu hoş durdu.
- Eu acho que está bem bonito.
Klasik mi durdu?
Isto está conservador?
Satışlar durdu, artık telif yok.
As vendas esgotaram-se, já não existem mais direitos de autor.
Günlerce kafamda döndü durdu bu fikir.
Fiquei a pensar nisso durante dias.
Hadi be. Dandik saatim de durdu.
Raios, o meu relógio barato também parou.
Güzel durdu.
Estás bonita.
Kalbi durdu.
O coração parou.
durdur 139
durduk 23
durdum 42
durdurun 141
durdular 27
durdur onu 200
durduramıyorum 35
durdurun onu 231
durdurun şunu 91
durdur onları 66
durduk 23
durdum 42
durdurun 141
durdular 27
durdur onu 200
durduramıyorum 35
durdurun onu 231
durdurun şunu 91
durdur onları 66