Hayal kırıklığına mı uğradın tradutor Português
172 parallel translation
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Tiveste alguma desilusão?
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Decepcionada? .
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Estás desapontado?
Hayal kırıklığına mı uğradın Binbaşı?
Major, parece desapontada.
- Hayal kırıklığına mı uğradın? - Hayır, hayır.
- Desculpe se não sou quem esperava.
Hayal kırıklığına mı uğradın?
Oh, estás desiludida?
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Estás desiludido? - Um bocadinho.
Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Desiludido?
Cehennem alevinde kavrulmadığım için, Hayal kırıklığına mı uğradın?
Desapontado por eu não estar a arder no inferno?
Rahatladın mı, üzüldün mü, hayal kırıklığına mı uğradın?
- Aliviado, triste, desiludido?
- Neden? Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Porque, estás desapontado?
Hayal kırıklığına mı uğradın?
- Desapontado?
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
Parece decepcionada.
Hayal kırıklığına mı uğradın?
Ficaste desiludida?
Bir an hayal kırıklığına uğradın sandım.
Por um momento, pensei que estavas consternada.
Kırıldım ve hayal kırıklığına uğradım ve..... kızgınım.
Estou magoada, desiludida e... e zangada.
- Hatta hakkınızda hayal kırıklığına uğradım.
- Estou profundamente decepcionado.
Hal, olağanüstü bilgi birikimine rağmen, bugüne kadar hiç çalıştığın kişiler yüzünden hayal kırıklığına uğradın mı?
Hal, apesar do teu enorme intelecto, sentes-te frustrado pela tua dependência nas pessoas para levares a cabo as tuas acções?
Hevesimi kırdın Victor... Ve hayal kırıklığına uğradım.
Estou desencorajado, Victor, e desapontado.
Hayal kırıklığına uğradınız mı?
- Correu mal?
Yüzme takımı seçmelerine katılmadığın için de hayal kırıklığına uğradım.
Estou desiludido que tu nem entraste na equipa de natação.
Gerçekten hayal kırıklığına uğradın mı?
Está muito desapontado?
Hayal kırıklığına uğradım. Bunun gizli kalması gerektiğinin farkındasınız, değil mi?
Estou decepcionado... compreende que tudo isto se deva manter confidencial?
- Hayal kırıklığına uğradınız mı?
- Está desiludido?
- Hayal kırıklığına uğradınız mı?
- Estais desiludido?
Çok büyük hayal kırıklığına uğradığının farkındaydım en zor kısmı da herhalde buydu.
Estava muito decepcionado comigo e essa foi a parte mais dura de todas.
Şu an hepinizin ne kadar hayal kırıklığına uğradığınızın farkındayım.
Eu sei como cada um de vocês está profundamente desapontado neste momento.
... bu yüzden hikayeni okuduğumda hayal kırıklığına uğradığımı bilmeni isterim. ... çok basmakalıptı... bir kadının gerçek arzuları hakkında elle tutulur bir şey ortaya koyamıyordu.
Imagine então o meu desapontamento quando li a sua história, que foi banal e não revelou nada profundo acerca dos desejos de uma mulher.
George her zaman seni destekledim bu yüzden araç gereç çaldığını duyunca büyük bir hayal kırıklığına uğradım.
Entra! Sabes, George, tenho sido o teu maior apoio por aqui e fiquei desiludido quando soube que roubaste equipamento.
Neelix... Sanırım, hayal kırıklığına uğradın.
Neelix, acredito que está decepcionado.
Homer, hayal kırıklığına uğradım, ama ailen için en iyisini yapmalısın.
Homer, estou desiludido, mas tens de fazer o melhor para a tua família.
Hayal kırıklığına mı uğradın, yanı?
Estás desiludido?
Söylesene, son zamanlarda hiç aşkta hayal kırıklığına uğradın mı?
Diz-me, tens falhado no acto do amor?
Düğünümüzde bana baktığı zaman çok sosyal davrandığım için hayal kırıklığına uğradığını söyledi.
Disse-me que sentiu uma grande desilusão no nosso casamento, porque eu parecia tão genérica.
Hala hayal kırıklığına uğradın mı?
Continuas desapontada?
Yoksa hayal kırıklığına uğradığını göstermeyecek kadar kibar mıydın?
Ou desiludi-te e eras demasiado boa pessoa para o demonstrar?
Marshall'ın haberini duyunca hayal kırıklığına uğradım. Ama Calder'ın izini bulacağımızdan eminim.
Fiquei desiludido ao ouvir as notícias do Marshall, mas estou confiante de que apanharemos o rasto do Calder.
Hayal kırıklığına uğradım. Hani casuslar kralıydın?
Estou bastante desiludido, porque supostamente você é o rei da espionagem.
Birisi karakol kod ve planlarını indiriyordu. Bu sen olmalıydın... ama hayal kırıklığına uğradım.
Deve ter sido você... mas eu estou desapontado.
Kızgın değilim. Hayal kırıklığına uğradım.
Não estou zangado, estou desiludido.
Benim göçebe olduğumu görünce hayal kırıklığına uğradın mı?
Ficaste desiludida quando soubeste que eu era o Nomad?
Görünüşe göre bu okula giremeyeceksin. Hayal kırıklığına uğradın mı?
Parece que já não entras naquela escola.
Sen hayal kırıklığına uğradın mı?
Ficas chateado? Estás chateado?
Hayal kırıklığına uğradın, ama bir de benim duygularımı düşün.
Sei que está desapontado, mas imagine como me sinto.
Ve... Daha iyi olabiliriz, bunun çoğu benim sorumluluğum ve... Hayal kırıklığına uğradığınızı biliyorum eşyalarımızı alıp sahaya çıkalım.
Sei que posso fazer isso porque conheço esse jogo, e podemos fazer melhor, e é minha responsabilidade, então sei que estão desanimados, mas vamos nos recompor e entrar em campo.
Cinsel olarak hayal kırıklığına uğradığını mı düşünüyorsun?
Você acha que ela é sexualmente frustrada?
- Hayal kırıklığına mı uğradın?
Estás desapontado?
- Hayal kırıklığına uğradın mı?
Estás desiludido?
Hayal kırıklığına mı uğradın?
Desapontado?
Ayrıca doğal felaketlerden hoşlanırım. İnsanların böyle felaketlerde ölmesini isterim. Ölü sayısı az olduğunda gerçekten hayal kırıklığına uğradım.
E mais... adoro desastres naturais!
Buradaki kablolu yayın söylendiği gibi değil. Büyük hayal kırıklığına uğradım.
Estou muito, muito desapontado... com o suposto serviço da TV por cabo por aqui.