Iyileşiyor tradutor Português
602 parallel translation
- Yara hızla iyileşiyor.
- A ferida sara rapidamente!
Fakat adam çabuk iyileşiyor.
Mas o Homem é incrívelmente resistente.
Hızla iyileşiyor.
Ele recupera depressa.
Kulaklarım giderek iyileşiyor.
A minha audição melhora todos os dias.
Ama gittikçe iyileşiyor.
Mas vai melhorar.
Vali iyileşiyor.
O Governador está a melhorar.
- İzler çabuk iyileşiyor.
- As marcas estão a sarar bem.
Wheatley cezadan sonra iyileşiyor.
O Wheatley está a recuperar.
Hızla iyileşiyor, teşekkürler.
Melhorou imenso, obrigado.
Hιzla iyileşiyor, yeniden askeri düzene giriyorduk.
Estávamos a curar-nos, a sermos de novo um exército.
Gayet hızlı iyileşiyor.
Ele está tudo a recuperar muito bem.
Yara iyileşiyor.
Está a sarar.
Çok güzel iyileşiyor.
Está a sarar muito bem.
Evet, hızlıca iyileşiyor.
Sim. Está a cicatrizar rapidamente.
Uyuyor, dinleniyor iyileşiyor, sağlıklarına kavuşuyorlar.
A dormir, a descansar, a recuperar, a convalescer.
Dikiyorlar... Sonra iyileşiyor, ve sonra da dikişleri alıyorlar.
eles costuram.... quando curar isto, retiram os pontos.
Güzel iyileşiyor gibi görünüyor.
Cicatrizou bem.
Vanderbilt Hastanesi'nde iyileşiyor.
Está recuperando-se no Hospital Vanderbilt.
Augustus iyileşiyor.
Augusto está a melhorar?
Yanıklar iyileşiyor, ama silindirik nesnenin yarattığı komanın nedenini bulamıyoruz.
Nesse caso, sim. As queimaduras estão a sarar, mas não diagnosticámos o transe causado pelo objecto cilíndrico.
İnanılmaz olan, onun analistinin parasını da ben veriyorum o iyileşiyor ama ben gittikçe batıyorum.
Eu é que lhe pago a análise, ela avança imenso e eu lixo-me.
Yavaş iyileşiyor.
As melhoras são lentas.
Ama yaraları hızla iyileşiyor.
Mas os enxertos internos estão a evoluir bem.
Gittikçe iyileşiyor.
Está mesmo melhor.
Saçmalık! Ayağın iyileşiyor.
Disparate, o seu pé está óptimo.
Baban gittikçe iyileşiyor.
O seu pai parece estar a melhor.
Doktorun iyileşiyor demesine şaşmamalı. - Annen nerde?
Não admira que esteja a melhorar depressa.
O bize emanet ve artık iyileşiyor.
Temos a confiança dele, e ele está a sarar.
Bacakların da hızla iyileşiyor.
Suas pernas estão melhorando.
Yaraların iyileşiyor mu?
As tuas feridas estão a sarar?
Evet iyileşiyor.
Sim.
- Günden güne iyileşiyor.
- Melhora de dia para dia.
ama kesikler saniyeler içinde kayboluyor, kurşun yaraları iyileşiyor, vücudumda tek bir çizik kalmıyor.
Mas já vi feridas a fecharem-se em segundos... Ferimentos de balas sararem e não deixarem marcas...
Sonra bütün kabile iyileşiyor.
E aí cura toda a tribo.
Alerjileri iyileşiyor olabilir ama midesinde hiçbir düzelme görmüyorum.
As alergias dele parecem estar a melhorar, mas não vejo nenhumas melhoras ao nível do estômago.
Martin, kolun güzel iyileşiyor.
Martin, o teu osso está a curar-se rapidamente.
O'Doul gittikçe iyileşiyor.
A medicina de Tarzan funcionou.
İyileşiyor.
Está a voltar á forma.
Hastanın durumu memnun edici konumda ve devamlı iyileşiyor.
A situação do paciente aparenta ser satisfatória...
İyileşiyor, efendim.
Está melhor.
İyileşiyor.
Ela está melhor.
- Ben, bacağın nasıl? - İyileşiyor.
- Ben, como vai essa perna?
İyileşiyor.
Ele está a melhorar.
İyileşiyor, senden daha fazla hem de.
Ele está a melhorar. Que é mais do que aquilo que posso dizer de vós.
İyileşiyor mu?
Está a melhorar?
- İyileşiyor.
- Melhor.
- İyileşiyor mu?
- Que tal está ele?
İyileşiyor.
Está a melhorar.
İyileşiyor. Hemşirelik okuluna gitmek istemiştim.
Queria alistar-me como enfermeira.
İyileşiyor olmana çok sevindim.
Estou feliz que te sintas melhor.
- İyileşiyor.
- Está melhor.
iyileşeceksin 327
iyiler 150
iyileş 22
iyiler mi 36
iyileşti 19
iyileştim 28
iyileşecek 219
iyileşir 16
iyileşeceksiniz 26
iyileşeceğim 27
iyiler 150
iyileş 22
iyiler mi 36
iyileşti 19
iyileştim 28
iyileşecek 219
iyileşir 16
iyileşeceksiniz 26
iyileşeceğim 27