Kaçmayacağım tradutor Português
231 parallel translation
- Kaçmayacağım.
- Não vou fugir.
Tamam, tamam. Kaçmayacağım.
Não vou fugir.
Ve artık hiçbir zaman hayattan..... veya aşktan kaçmayacağım.
"E jamais, jamais mesmo, fugirei da vida," "nem do amor."
Kaçmayacağım.
Não fugirei.
Kaçmayacağım, saklanmayacağım.
Não fujo, não me escondo.
Silah kullanmasını biliyorum ve kaçmayacağım.
Sei manejar uma arma e não vou fugir.
Hapisten kaçmayacağım.
Eu não vou fugir da cadeia.
Bu iş bittiğinde kaçmayacağım.
Quando isto acabar... não vou fugir.
Ama kaçmayacağım.
Mas não fujo.
Bu gün Kaçmayacağım Ma, beni öldürebilirsen, yaşarsın...
Eu não vou deixar este lugar Ma shin hi, enquanto não te matar
Hayır, artık kaçmayacağım.
Não, não quero fugir mais.
Artık kaçmayacağım.
Não vou fugir mais.
Kaçmayacağım.
Não vou escapar.
- Kaçmayacağım, söz veriyorum.
- Não vou fugir, prometo.
Onunla kaçmayacağım.
Não vou fugir com ela.
Sana teşekkür ederim, Peter, ama kaçmayacağım.
Agradeço-te, Peter, mas eu não vou fugir.
Onlardan artık kaçmayacağım.
Não me rendo a eles. Nem por um ano, nem por um minuto.
eger yapmışsam, cezasını ödeyeceğim. kaçmayacağım.
Se eu eu fiz isso, eu não vou fugir.
Artık kaçmayacağım.
Não fujo mais.
- O zaman kaçmayacağımı bilirdin.
- Saberias que eu não fujo.
- Pekala, kaçmayacağım.
- Eu não vou a lado nenhum.
Bir daha asla kaçmayacağımı söylesem işe yarar mı?
Se eu prometer nunca mais fugir... tu não te vais?
Ben kaçmayacağım.
Não vou fugir.
- Kaçmayacağım.
- Não penso fugir.
- Kaçmayacağım.
Não vou fugir.
Sen kaçmayacağına söz verirsen ben de bir gece babana söylemeyeceğime söz veririm. Kaçmayacağım.
Agora, eu não posso prometer não contar a teu pai esta noite... se tu não prometeres não fugires.
Hayır, kaçmayacağım! - Kaç!
Não, não fugirei!
Bir daha evden kaçmayacağım.
Não vou fugir de novo.
Kaçmayacağım.
Mas não fugirei.
Sanırım bilemezsin, ama artık kolaya kaçmayacağım.
Acho que não podes. Mas eu nunca mais quero ir por atalhos.
Daha fazla kaçmayacağım.
Não fujo mais.
- Kaçmayacağım.
- Não estou a fugir.
Kaçmayacağım!
Não fugirei!
Kaçmayacağım.
Não vou mais fugir.
- Kaçmayacağım.
- Porque eu não o vou fazer.
- Nereye gidiyorsun? Ross, tekrar kaçmayacağım.
- Dá-me licença por um minuto.
Asla kaçmayacağım.
Bem, definitivamente você precisa disso agora.
Umrumda olmadığını düşünmemi istedim. Ama söz, bir daha kaçmayacağım. Seninle kalacağım, söz.
Cresceste a acreditar que eu não te queria, mas juro-te que não interessa, que não voltarei a fugir, juro-te que ficarei contigo.
Kaçmayacağım. Hayalarım cebinde Lily.
Não vou a lado algum, enquanto tiveres as minhas bolas no bolso... querida.
- Asla tekrar kaçmayacağım. - Eğer yaparsan.. Seni öldürürüm!
- Se fugir... te mato.
- Kaçmayacağım.
- Não vou embora.
- Tamam mı delirmiyorum, ve... - Şimdi kaçmayacağım tamam mı! - Luke
Não estou a perder o juízo e não vou, repito, não vou colocar o rabo entre as pernas e voltar para casa.
Gerçeklerden kaçmayacağım.
não fugirei da verdade.
Artık kaçmayacağım.
Eu acabei com as corridas.
Kaçmayacağım.
Não vou fugir.
- Kaçmayacağız. - Ben kaçacağım!
- Não vamos fugir!
Sözümü tutup kaçmayacağım
Dou a minha palavra, que não vou fugir
Eğer bir daha kaçmayacağına söz verirsen onları çıkartırım.
Eu tirava-as se prometesse não fugir outra vez.
Söz veriyorum, kameranı alıp kaçmayacağım.
Prometo que não te roubo a máquina.
Patronlarımı ve başsavcıyı kaçmayacağına dair ikna etmem gerekti.
Tive de convencer os meus chefes e o Procurador-Geral de que não fugirias.
- Kaçmayacağım Bay Efendim.
- Bem pensado.