Nereye gittiğini bilmiyorum tradutor Português
170 parallel translation
Hayır, nereye gittiğini bilmiyorum.
Não, não sei aonde foi.
Nereden geldiğini, nereye gittiğini bilmiyorum.
Nãosei de onde ela vem, ou pra onde vai.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei onde foi.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde foi.
Hayır, nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde foi.
Nereye gittiğini bilmiyorum, ama bir keresinde... gözü morarmış ve çenesi şişmiş halde gelmişti.
Nao sei aonde ele vai, mas... Uma vez, ele voltou... com o olho roxo e o queixo inchado.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde vais.
Asla evde olmaz, Nereye gittiğini bilmiyorum...
- Passa o dia fora de casa. Não se pode contar com ela para nada.
Nereye gittiğini bilmiyorum,... ama bana kalırsa orada uzun süre kalmayı planlıyor.
Não sei onde ela ia. Mas diria que estava a planear ficar por algum tempo.
- Hiçbir fikrim yok. Nereye gittiğini bilmiyorum.
Podem estar seja onde for?
Nereye gittiğini bilmiyorum, ama telefon edip hasta olduğun söyle.
Não sei para onde ias, mas podes ligar a dizer que estás doente?
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Foi para detrás da casa.
- Hayır, nereye gittiğini bilmiyorum.
- Não, não sei.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
- Não sabe mesmo? - Não.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde ele foi.
Bilmem. Onunla Times Meydanı'nda çalıştım ama temizlik programından sonra nereye gittiğini bilmiyorum.
- Trabalhámos em Times Square, mas não sei para onde ela foi entretanto.
Nereye gittiğini bilmiyorum ama buradasın, normal olmaktan söz ediyorsun.
Não sei aonde você foi, mas... Você fica aí falando de ser normal...
Biliyorsun nereye gittiğini bilmiyorum ama ordasın ve normal olmaktan bahsediyorsun.
Não sei aonde foste, mas... estavas lá dentro, e agora falas em ser normal.
Benton'un nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei onde foi o Benton.
Corn'un nereye gittiğini bilmiyorum.
Preciso de milho. Não sei para onde foi o milho.
Nereye gittiğini bilmiyorum. Fakat onu takip edeceğim.
Eu não sei onde é que ela vai mas vou segui-la.
Nereye gittiğini bilmiyorum. Belki ön taraftadır.
- Não sei onde está, talvez à frente.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Eu não sei onde foi. Sim?
Şu heriflerin nereye gittiğini bilmiyorum.
- Sim, senhor. Não sei o que se passa com aquele tipo.
Dinle, nereye gittiğini bilmiyorum ama... Louisiana'da sigortasız araba süremezsin.
Ouve, eu não sei por onde passaste... mas na Louisiana não podes conduzir sem Seguro.
Slonae'un nereye gittiğini bilmiyorum ama Sark biliyor.
Não sei para onde o Sloane foi, mas o Sark sabe.
O zamandan beri onları görmedim. Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não os vejo desde então e não sei para onde foram.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Para ser franca, não sei aonde ele foi.
Nereye gittiğini bilmiyorum. Yemek, sinema, her neyse.
Jantar, cinema, seja lá o que for.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei onde foste.
Dietrich gitti. Nereye gittiğini bilmiyorum.
O Dietrich desapareceu, não sei para onde.
Bağlantı var, heyecan verici, ama nereye gittiğini bilmiyorum.
Temos uma ligação. É excitante, mas não sei bem até onde vai chegar.
Anahtarın nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para que é aquela chave.
Jan'in nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde foi a Jan.
Üzgünüm doktor, nereye gittiğini bilmiyorum.
Peço desculpa Doc. não sei onde é que ela foi.
- Nereye gittiğini bilmiyorum.
- Não sei onde ele foi.
- Şimdi çıktı, nereye gittiğini bilmiyorum.
- Acabou de sair. Não sei onde foi.
Nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei para onde é que ela foi.
Okuldan sonra aceleyle çıktı ama nereye gittiğini bilmiyorum.
Vi-o a ir embora cheio de pressa depois da escola, mas não sei onde foi.
- Nereye gittiğini bilmiyorum.
- Eu sei o que vai dizer.
Geceleri nereye gittiğini bilmiyorum.
Eu não sei onde é que tu vais à noite.
Nereye gittiğini bile bilmiyorum.
- Tenho que ir. Não sei para onde, para quê, nem nada...
Güneşin ve dünyanın kalanının nereye gittiğini de bilmiyorum.
E também não sei onde o Sol e o resto do Mundo se meteram.
- Şimdi nerede? Nereye gittiğini bilmiyorum.
- Onde é que ele está?
Terry, nereye gittiğini bile bilmiyorum.
Terry, eu nem sequer sei para onde vais
Bir tek o kaldı Jack. Dönmesini çok istiyorum ama nereye gittiğini bile bilmiyorum.
Ela é tudo o que tenho agora, e quero-a muito de volta e nem sei para onde ela foi.
Mesela belirdiğinde nereye gittiğini hiç bilmiyorum.
Quero dizer, não faço ideia para onde vais quando orbitas.
Onun nereye gittiğini bilmiyorum.
Não sei onde ele foi.
Nereden geldiğini de, nereye gittiğini de bilmiyorum.
Não sei de onde veio, não sei para onde foi. E quanto a este tipo?
son çıkışında nereye gittiğini duydun mu bilmiyorum?
Não sei se já sabes o que se passou na Primavera passada.
Onun nereye gittiğini bile bilmiyorum.
Eu nem sei onde ele foi...
nereye gittiğini sanıyorsun 189
nereye gittiğini biliyor musun 39
nereye gittiğinizi sanıyorsunuz 37
nereye gittiğini biliyorum 22
nereye gittiğini söyledi mi 22
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
nereye gittiğini biliyor musun 39
nereye gittiğinizi sanıyorsunuz 37
nereye gittiğini biliyorum 22
nereye gittiğini söyledi mi 22
bilmiyorum 18446
bilmiyorum ki 83
bilmiyorum tatlım 28
bilmiyorum ama 31
bilmiyorum dostum 22
bilmiyorum dedim 18
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
nereye gidiyorsun 4208
nereye 2137
nereye gideceksiniz 46
nereye gittin 130
nereye gideceksin 183
nereye kayboldun 59
nereye gidiyorum 64
bilmiyorum işte 23
bilmiyorum efendim 100
nereye gidiyorsun 4208
nereye 2137
nereye gideceksiniz 46
nereye gittin 130
nereye gideceksin 183
nereye kayboldun 59
nereye gidiyorum 64
nereye gidelim 62
nereye gittiniz 39
nereye gitmek istiyorsun 67
nereye gidersen git 48
nereye istersen 53
nereye gitmek istersin 48
nereye gidiyoruz 1074
nereye gidiyorsunuz 655
nereye gideceğiz 121
nereye kayboldu 33
nereye gittiniz 39
nereye gitmek istiyorsun 67
nereye gidersen git 48
nereye istersen 53
nereye gitmek istersin 48
nereye gidiyoruz 1074
nereye gidiyorsunuz 655
nereye gideceğiz 121
nereye kayboldu 33