Olur biter tradutor Português
253 parallel translation
Daha kolayı var,... barın kapısına gelirim olur biter.
Farei melhor, vou pôr a minha cabeça na porta do saloon.
Cezanı yatarsın olur biter.
Cumpre-se pena e acabou.
Vassar'dan tatil için gelmiş kız kardeşin gibi davranırım, olur biter.
Fingirei que sou tua irmâ que veio da faculdade em férias.
Yarına kadar nasıl olsa parayı almış olacağız. Ayrılırız olur biter. Bir daha görüşmeyiz.
Mas como, se amanhã depois do golpe partimos e eu nunca mais a vejo!
Evet. Fakat, sevgilim, bir kaç haftaya onu başından atarsın, olur biter. Kendini neden yoruyorsun?
Mas, querida, só o largaste há um par de semanas, por que é que te aborreces?
Cevabını bilmiyorsan cevaplamazsın sen de, olur biter.
Se não sabes, não respondes, só isso.
Bolca acı biber koyarsın olur biter.
Sim, se lhe puser bastante pimenta.
bir iki cebe gireriz, olur biter...
uns bolsos há que roubar
Kutuları dışarı atarsın, olur biter.
Podes atirar-me as caixas.
Hepsi bu kadarsa, El Monte polisiyle kontrol ederiz olur biter.
Se foi só isso, vamos verificar junto da Polícia de El Monte.
Bir benzin istasyonuna çekeriz olur biter.
Podemos parar numa bomba.
Bir daha gelmeyiz, olur biter.
Não voltamos cá.
Bunu çıkarırız, olur biter.
Temos de cortar, mais nada.
Evleniriz olur biter.
Nós casamos.
Eğer işe yaramazsa, sorarsın olur biter.
E se isso não chegar, convida-a.
57. caddede inip 30 numaralı otobüse binersiniz, olur biter.
Só tem de ir até à Rua 57, mudar de autocarro e apanhar o no 30.
Artık ondan almam, olur biter.
Näo volto a comprar-lhe.
Annene fikrimizi değiştirdiğimizi söylersin, olur biter.
Diz-lhe que mudámos de ideias.
Yüksek desibelde sorunum varsa, operaya gitmem, olur biter.
Se estou fraco nos decibéis altos, não vou à ópera.
Yani ben bir nehrin içinde yürüyen bir rahip miyim? Geceleyin geçersin, olur biter.
Podes passar a nado em vários sítios.
Çalarim olur biter.
Basta roubá-lo.
Zorluk çıkarmaya kalkarlarsa onlardan ayrılırım olur biter.
Se eles me causarem algum problema, sou capaz de os largar e tirar férias.
Hepsini halının altına iteriz, olur biter.
Varremos tudo para debaixo do tapete.
O zaman da anlaşamazsanîz... aranîza biraz mesafe koyarsînîz olur biter.
Se depois disso não se derem bem, têm de se separar.
Pencereden atarım olur biter.
Atiro-a da janela.
Değiş tokuş ederiz, olur biter.
Estou a propor-lhe uma troca.
Kılıçlar gelsin. Beyefendi de hazırsa, kral hâlâ kararlıysa onun için kazanmaya çalışırım, elimden geldiğince. Olmazsa birkaç yüz karası, birkaç da sayı kazanırım olur biter.
Trazei as espadas, chamai o cavalheiro e o rei... e eu tentarei ganhar ; se não conseguir, nada sofrerei... senão minha vergonha e alguns toques.
Bir dahaki sefer dozu artırırım olur biter.
"Banhos turcos".
- Saymayız olur biter.
- Não contaremos.
Toplantıya gideriz olur biter.
Vamos mas é à reunião.
Ana gemiye bir bilgisayar virüsü yükleriz olur biter. ( Bkz :
Descarregamos um vírus informático na nave mãe.
Arabayı maksimum 30km / sa hızla sürersin olur biter.
Andy, é só trazer um carro. 30 km, no máximo.
Erkeği memnun etmeyebiliyorum, bütün gücünü harcarsın olur biter.
Eu sei agradar a um homem. Basta abdicar da maioria do nosso poder.
Yeterince iyi değilse, yapmayız olur biter.
Se não é tão bom, pois você deixa.
Öpmezsin, olur biter.
Apenas não beijas.
- Tekrar yapmazsın olur biter.
- Não lhe facas mais broches!
O sağlıklı biri ve ben de spermi yutmam olur biter.
Ele é saudável, e não engulo.
Ne olmuş. Biraz gelirsiniz olur biter.
Oh Deus, mas amanhã o pai também faz anos.
- Kaçarak evlenirsin, olur biter.
- Devias fugir e acabar logo com isso.
... olur biter.
- Não. - Não?
Bir anda olur biter. Belki bir kaç küçük anda.
É só um instante, ou talvez dois instantes.
Hem kötü sonuçlanırsa, Trixie ile Bambi yollara düşer olur biter.
Se for um falhanço total, pegamos num poste de stripper... e Trixie e Bambi vão em tourné.
İnsanlar hep aşık olur daha sonra biter.
Todos se apaixonam e desapaixonam.
Bir haftadır yalvardığı şeyi, yaparım, olur biter.
O meu famoso soufflé de chocolate.
Amatörce bir şey olur, ama yine krizim tutarsa yakında işimiz biter zaten.
É dar nas vistas, mas se eu tiver desvios saímos num instante.
Bir müddet şiddetli kramplar olacak. Ama kramplar biter bitmez... gerisi çabuk olur.
Vai sentir uma reacção violenta mas assim que tiver uma hemorragia, a dor desaparece.
Baharat olmazsa kaptanlar kör olur... Bene Gesserit bütün gücünü yitirir... ve büyük aileler arasındaki bütün ticaret biter!
Sem a especiaria, os navegadores ficarão cegos, as Bene Gesserit perderão todos os poderes e todo o comércio entre as Grandes Casas terminará.
Her şey oyun alanı içinde olur ve biter.
Tudo isto decorre no espaço para jogos.
Hayır, razı değilim dersen, bütün yapmam gereken... adının altını çizeceğime üstünü çizivermek olur... ve işin biter.
Se não colaborar, então o que terei que fazer... é riscar completamente o seu nome em vez de o fazer sobressair... e está tudo acabado.
Geri dönmezsin, olur biter.
Nem precisas de voltar atrás.
Bak, bu akşam sekizde işim biter bir şeyler yaparız, olur mu? Bunlar saçmalık lvan.
Esta noite, acabo ás oito
biter 30
olur mu 2534
olur mu öyle şey 39
olur efendim 53
olur mu hiç 40
olur tabii 48
olur böyle şeyler 121
olur şey değil 105
olur mu 2534
olur mu öyle şey 39
olur efendim 53
olur mu hiç 40
olur tabii 48
olur böyle şeyler 121
olur şey değil 105