Tahmin edebiliyorum tradutor Português
685 parallel translation
- Tahmin edebiliyorum.
- Assim eu posso imaginar.
Ne olduğunu tahmin edebiliyorum.
Cálculo o que isso seja.
Tahmin edebiliyorum.
Imagino.
- Oldukça zor numara. Tahmin edebiliyorum.
Isto é bastante difícil.
- Tahmin edebiliyorum.
- Posso imaginar.
- Tahmin edebiliyorum.
Deixe-me enforcá-lo.
Nasıl olduğunu tahmin edebiliyorum.
Imagino como tudo aconteceu.
Tahmin edebiliyorum, aile hayatı, elişi örgü, çocuklar ve saire.
Já estou a ver! A vida de família, a malha, o cozido e muitos filhos.
Özür dilerim hanımefendi. Neler hissettiğinizi tahmin edebiliyorum.
Desculpe, Menina, eu sei como se sente.
Tahmin edebiliyorum.
Bem, posso imaginar.
- Cesaretini tahmin edebiliyorum.
- Posso imaginar qual seria.
Dedim ki, "Cesaretini tahmin edebiliyorum."
Eu disse que posso imaginar qual seria.
Evet. Tahmin edebiliyorum.
Imagino!
Evet, tahmin edebiliyorum.
Sim, imagino.
Ne kadar çok iş çıkaracağını tahmin edebiliyorum.
Posso imaginar todo o trabalho que seria...
Tahmin edebiliyorum.
Posso imaginar.
- Gecelerini tahmin edebiliyorum.
Posso imaginar a sua noite fora.
- Öyle olduğunu tahmin edebiliyorum.
- Consigo imaginar como estaria.
- Evet, tahmin edebiliyorum.
- Suponho que sim.
Emin değilim, ama sanırım tahmin edebiliyorum.
Não o juraria num tribunal, mas faço uma ideia.
Tahmin edebiliyorum.
Já estava à espera.
- Tahmin edebiliyorum.
- Creio que sim.
Benimle aynı şüphelere sahip olduğunu tahmin edebiliyorum.
Estou certo que pensa o mesmo que eu.
Beni zorla buradan çıkarabilirsiniz, tahmin edebiliyorum.
Você pode tirar-me daqui á força, suponho.
Sizlerin şu anda neler hissettiğinizi aşağı yukarı tahmin edebiliyorum.
Tenho uma ideia das emoções que devem estar a pensar.
Senin için neye mal olduğunu tahmin edebiliyorum.
Quis dizer-te, mas não pude.
Benim küçük arabamı nasıl buldun? Sally'nin yüzünü tahmin edebiliyorum.
"O que acha do meu carrinho?" Imagino a cara da Sally.
- Tahmin edebiliyorum.
- Não. - Acho que sei!
Ne düşündüğünüzü tahmin edebiliyorum ama açıklayabiliriz.
Imagino o que estão pensando, mas nós podemos explicar.
Babamın neler söylediğini tahmin edebiliyorum.
Imagino o que meu pai esteja lhe dizendo.
Amacının ne olduğunu tahmin edebiliyorum.
Posso adivinhar, qual é o propósito.
Sanırım tahmin edebiliyorum.
Acho que adivinho.
- Nasıl becerdiğini tahmin edebiliyorum!
- Imagino-os efetivamente.
Hiç hoş bir iş değil, tahmin edebiliyorum.
Um trabalho nada agradável, imagino.
Şimdiki hislerini tahmin edebiliyorum.
Posso imaginar o que estás a sentir agora.
Neler olacağını tahmin edebiliyorum.
Prevejo o que vai acontecer.
O mu? Tahmin edebiliyorum.
Posso muito bem imaginar...
Kanto dedim ve aklınızdan geçen pis düşünceleri tahmin edebiliyorum.
Eu disse Pisa. E escreve-se P-I-S-A. Não se escreve com "X".
- Evet, tahmin edebiliyorum.
- Sim, imagino.
Bak delikanlı, niye peşimdesin bilmiyorum, ama tahmin edebiliyorum.
Olhe, jovem, não sei por que veio atrás de mim, mas posso adivinhar.
Ama çok aptal olduğunu tahmin edebiliyorum.
Imagino que não devia ser nada de especial.
Ben bunun sebebini tahmin edebiliyorum. Seni arayıp Nick'i görmek istediğimi söyledim sen de bana kızdın. "Canı cehenneme" dedin.
Eu sei que tudo aconteceu... porque eu te telefonei a dizer que queria ver o Nick... e tu ficaste zangado comigo.
Böğürtlen çalılarının arasından koşarken, tahmin edebiliyorum.
De correr nos arbustos, imagino.
Hornet ve Enterprise uçak gemilerini bir kruvazör kaptanına teslim edersem, Washington'un ne diyeceğini şimdiden tahmin edebiliyorum.
Já imagino a reacção de Washington, se eu entregar o "Hornet" e o "Enterprise" a um capitão de cruzador.
Dillerini anlamıyorum ama ne dediklerini tahmin edebiliyorum.
Eu não entendo nada da sua linguaguem mas acho que sei o que estão a dizer.
Dillerini anlamıyorum ama ne dediklerini tahmin edebiliyorum.
Eu não entendo uma palavra da sua linguagem, mas acho que sei o que estão a dizer.
Ama tahmin edebiliyorum.
Mas acho que sei.
Patlamayı tahmin edebiliyorum. Kırılan camların sesi. Sızan benzinden çıkan yangının yükselişi.
Fico a imaginar a explosão, o som dos vidros a estilhaçarem-se as chamas erguendo-se da gasolina derramada.
Seni hoşnut etmek için nasıl davrandığını tahmin edebiliyorum.
- Sei como eles agem.
Bu sesi tanıyorum, en azından tahmin edebiliyorum.
Pensei que também reconheci.
- Tahmin edebiliyorum.
- Não nos importávamos de comer algo.
tahmin 18
tahmin ettim 56
tahmin ediyorum 40
tahmin et 303
tahminim 27
tahmin edeyim 150
tahminimce 51
tahmin edemezsin 21
tahmin etmiştim 218
tahmin bile edemezsin 27
tahmin ettim 56
tahmin ediyorum 40
tahmin et 303
tahminim 27
tahmin edeyim 150
tahminimce 51
tahmin edemezsin 21
tahmin etmiştim 218
tahmin bile edemezsin 27