English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Y ] / Yalan söylüyor

Yalan söylüyor tradutor Português

3,040 parallel translation
Gerçek olan şey, bugün bize yalan söylüyor olduğunuz olmasın?
Não é verdade que você está mentindo para nós hoje?
Yalan söylüyor.
- Ele está mentindo.
"Yalan söylüyor."
"Ele está mentindo"?
- Yalan söylüyor.
Ele tem.
- Yalan söylüyor.
- Ele está a mentir!
Yalan söylüyor.
- Ela está a mentir.
Bu olaydaki her şüphelinin sorulara cevabı var ama biri yalan söylüyor.
E todos os suspeitos neste caso, tem uma resposta para tudo, mas um deles deve estar a mentir.
Bence birisini korumak için yalan söylüyor.
Acho que está a mentir para proteger alguém.
Oldukça iyi yalan söylüyor.
Ele é bastante bom...
Ya sen yalan söylüyorsun ya da Ari söylüyor.
Ou estás tu a mentir ou está o Ari.
Olabilir, nasıl olsa her konuda yalan söylüyor.
Sim, ele mentiu sobre o restante.
Biri yalan söylüyor.
Um deles está a mentir.
- Yalan söylüyor.
Ele está a mentir.
- Yalan söylüyor.
- A mentir.
... karşıma geçip yüzüme karşı yalan söylüyor.
- Vir aqui mentir-me na cara!
Şimdi bana yalan söylüyor musun?
Está a mentir-me, agora?
- Yalan söylüyor da olabilirim.
Eu poderia estar a mentir.
Ha bire yalan söylüyor.
Está sempre a mentir, essa aí.
Peki neden Sarah Palin, Glenn Beck, Rush Limbaugh ve UASK Başkanı size bu kadar müthiş biçimde yalan söylüyor
Por que estão Sarah Palin, Glenn Beck, Rush Limbaugh e o diretor da NRA a mentir tão descaradamente?
Schmidt, Cece ile anlaşmalı seks yapıyor ve bu konuda yalan söylüyor.
O Schmidt tem feito sexo consensual com a Cece e mentiu sobre isso.
Ya patronu yalan söylüyor ya da o patronuna yalan söylüyor.
Ou o patrão dela está a mentir-nos, ou ela está a mentir para o patrão.
Yalan söylüyor demiyorum. Belki bütün hikayeyi anlatmıyor.
Não digo que ela mentiu, só não contou toda a história.
- Evet, yalan söylüyor.
Pois, mas ela está a mentir.
Bize yalan söylüyor bariz!
Ela está a mentir.
Sinirlendiğini ve yalan söylüyor olduğunu... görebiliyordum.
Mas pude ver que ele estava furioso e a mentir.
Ailesinin ve kız arkadaşının endişelenmesini istemiyor o yüzden yalan söylüyor Alaska'ya yani ulaşılmayacak bir yere gideceğini söylüyor.
Não quer os pais e a namorada preocupados, então mente, diz que vai ao Alaska, onde não pode ser encontrado.
Kız kardeşim başımı belaya sokmak için sürekli yalan söylüyor.
Ela está sempre a mentir e a meter-me em sarilhos.
Millet ona dakika başı yalan söylüyor.
As pessoas estão sempre a mentir-lhe.
- Yalan söylüyor.
- Ela está a mentir.
Artie yalan söylüyor.
O Artie está a mentir.
Amanda yalan söylüyor.
A Amanda está a mentir.
Adam yalan söylüyor.
Ele está a mentir.
Sana da yalan söylüyor gibi geldi mi?
Pareceu-te que te estivesse a mentir?
Evet belki konuşma ile ilgili dudak okuma isteyebilir çünkü yalan söylüyor gibiydi.
Sim. Talvez tentar ler os lábios das gravações da esquadra, porque agora é que parece que ela está mesmo a mentir.
Yalan söylüyor.
Ele está a mentir.
Yalan söylüyor!
Mentiras!
- Tarrlok yalan söylüyor.
O Tarrlok está a mentir.
Yalan söylüyor! 23.
Ele está a mentir!
Dobbs tüm parasını alıp... - Yalan söylüyor.
O Dobbs carregou todo o dinheiro.
Robert MacLeish. FBI'ın en çok arananlar listesindeki dördüncü isim. - Yalan söylüyor.
Robert MacLeish, número quatro na lista dos mais procurados do FBI.
Brody yalan söylüyor olabilir ;
Pode estar a mentir.
Yalan söylüyor.
É mentira.
Tamam, ama bir şeyler hakkında yalan söylüyor.
Está bem, mas está a mentir sobre alguma coisa.
Sence yalan mı söylüyor?
Achas que ela está a mentir?
Sen, Victor ve Breitler'le ilk konuştuğumuzda Castro'nun yanlış bir şey yapmadığı konusunda diğerlerinin yalan söylediğini anlamıştım ama sen doğruyu söylüyor gibiydin.
Percebi quando nos falámos, você o Victor e o Breitler, disseram que o Castro não tinha feito nada de mal, e percebi que eles estavam a mentir, mas você estava a dizer a verdade.
- Yalan mı söylüyor?
- Então, está a mentir?
- Jim sana yalan söylüyor.
- O Jim está a mentir-te.
İbraniceyi katletmesini bir kenara bırak herif yalan da söylüyor. - Hangi konuda? Peşinde ajanlarımız var.
Não só ele assassina o hebreu como também está a mentir.
Bir konuda yalan mı söylüyor dersiniz?
Então acham que ele está a mentir acerca de algo?
- Sence yalan mı söylüyor?
Achas que ele está a mentir?
Yalan söylüyor.
- Este tipo está a mentir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]