Yetiskin tradutor Português
4,652 parallel translation
Yetiskin bir erkek geyigi tek atista indirebildigini biliyor muydun?
Sabia que ela derrubou um veado adulto com um só tiro?
Eğer Glenn'in yanına taşınırsam bu yetişkin hayatımın başlangıcı olacak.
Se for morar para opé do Glenn, é o início da minha vida adulta.
Ayrıca yetişkin insanların özel hayatında ne yapıp ne yapmayacağına karışmak bana saçma geliyor.
E penso que tentar dizer a adultos o que eles podem ou não fazer com as suas vidas pessoais é ridículo.
Buna katılıyorum ama bizim durumumuzda birimiz ötekinden çok daha yetişkin.
Concordo com isso, mas neste caso, um de nós é muito mais adulto do que o outro.
Hemen hemen bir yetişkin.
Quase adulta.
Bırak onu, bu işi sen ve ben birer yetişkin gibi halledelim.
Solta-a e vamos os dois resolver isto como adultos.
Bu yetişkin iki adam, Onları hayat boyunca tanırdım.
Dois homens adultos, conheci-os a vida toda.
Bu meseleyi iki yetişkin sanatçı gibi konuşabilir miyiz?
Não podemos discutir isto como artistas maduros?
Kendimi sanki olgun, başarılı, yetişkin bir kadın gibi hissediyorum, Josh'la olduğum zamanlar hariç.
É como se eu fosse uma mulher adulta, madura e realizada, excepto quando estou com o Josh.
- Evet, yetişkin olarak yani.
- Sim, quando cresceu.
Sendrom uyarı vermeden öldürüyor Çocuklarda ve bebeklerde dünya çapında ölümlere yol açıyor aynı zamanda yetişkin kesimde de rastgele olarak
A síndrome ataca sem aviso e já causou a morte de crianças e bebés em todo o mundo assim como segmentos aleatórios da população adulta.
Ya olgunca davranır ve yetişkin yolunu seçersin ya da pencereden "Tecavüz var." diye bağırırım.
Ou te portas de uma forma adulta ou grito "violação" por esta janela.
Belki yetişkin adamın karşısında nasıl olduğunu görürüz.
Talvez hoje descubra o que vale contra um homem adulto.
Az önce büyük, yetişkin tarzı avukatlık işimi kaptım.
Acabei de aceitar o meu primeiro grande emprego de adulta em advocacia.
Yetişkin bir bayanın hala Sindirella ile ilgilenmesi biraz garip değil mi?
Não achas estranho que uma adulta ainda se interesse pela Cinderela?
Yetişkin bir erkeğin hala Yankilerle ilgilenmesi garip değil mi?
Não achas estranho que um adulto ainda se interesse pelos Yankees?
Çok yetişkin.
- Tão crescida.
Açıkcası o yetişkin bir adam.
Claramente ele é um homem crescido.
Ve onlarda ben yetişkin olana kadar benden habersizdiler.
E eles não sabiam que eu existia até eu me tornar adulta.
Bu çok... yetişkin bir hareket olmuş.
Isso foi de uma grande... - maturidade da tua parte.
Aynaya baktığında yetişkin birini görürsün.
" Olhamo-nos ao espelho e vemos um adulto,
Az önce geğirdim, çünkü ben yetişkin bir kadınım.
Acabei de arrotar porque sou uma mulher adulta.
Yetişkin bir kadın olmayı seviyorum. Hep bu olmak istemişimdir...
Gosto de ser uma mulher adulta, sempre quis ser uma, sempre quis ter um sutiã.
Bak Hood yetişkin Amişler'in bize konuşmasını sağlamak yeterince zor. Ama çocuklar öyle değil.
Olha Hood, já é difícil fazer os adultos falarem, mas as crianças, as crianças estão fora do teu alcance.
Oğlunuz yetişkin biri. İstediği zaman ayrılabilir.
O seu filho � um adulto, pode sair a qualquer momento..
O yüzden şu an bir yetişkin olarak söylediğin her şeyin anlamlı olduğunu sanıyorsun ama aslında öyle değil.
Por isso agora, como adulto, pensas que tudo o que dizes significa alguma coisa mas, na verdade, não significa nada.
Prenses Hayranı Yetişkin Erkek. Kızım için.
Homem Adulto Fã de Princesas.
Çocuk oyuncaklarıyla kendini çevreleyen bir yetişkin olarak, ben senin, bu yapay dünyayı tercih eden ruhunun bir kısmını temsil ediyorum.
Como um adulto que se envolve com brinquedos de criança, represento a parte de tua psique que prefere este mundo artificial.
Yetişkin bir şey yap.
Faz algo adulto.
Bak, burada yetişkin gibi konuşmaya çalışıyorum.
Olha, estou apenas a tentar ter uma conversa de adultos.
Şimdi çocuk gibi davranmayı kesip yetişkin gibi düşünebilir miyiz?
Podemos parar de agir como crianças e pensar como adultos?
Medikal diş kayıtları 6 kişinin kimliğini belirledi ; yetişkin kadın ve erkekler yaşları, etnik kökenleri farklı ;
Os registos dentários e médicos identificaram os seis. Todos adultos, homens e mulheres de diferentes idades, etnias, estados.
- Yetişkin adamların oyuncak silahlarla kuşanması bu.
São apenas adultos com fantasias e armas de brincar.
- Bir çok kişi yetişkin olmayanlara verilen bu tür finansal desteği protesto edecektir.
Muitas pessoas irão protestar contra este tipo de auxílio financeiro a menores.
Yakında bir yetişkin olacaksın ve kendine ait bir yerin olacak.
Vais ver, não tarda nada já és adulta, e terás o teu lugar na vida.
Doğru, olmalı da çünkü o aklı başında ve sorumluluk sahibi bir yetişkin.
Sim, pois ia. Porque é uma mulher sensata e responsável.
Yetişkin bir kadınım.
Sou uma mulher adulta.
Tüm yetişkin hayatım boyunca hatta.
Por toda a minha idade adulta.
Bir yetişkin gibi davransaydın, olaylar bu hâle gelmezdi.
Se te comportasses como um adulto, não estaríamos nesta confusão.
Sen yetişkin bir köpeksin ve artık bir yetişkin gibi davran.
És um cão adulto, começa a agir como tal.
Bir yetişkin gibi.
Como um adulto.
- Yetişkin miyim?
- Adulta?
Burası yetişkin merkezi.
É uma prisão para adultos.
Yetişkin insanlar gibi.
Como homens crescidos.
Ah, yetişkin şahinler, evet.
Os falcões adultos, sim.
Fiziksel olarak, yetişkin Atrianlar bizden daha hızlıdır.
Fisicamente, os Atrianos amadurecem mais rápido que nós.
Ama ben yetişkin bir kızım.
Mas, sou uma rapariga crescida.
Hayır, yetişkin erkekler için diyorum.
Não, estou a falar de adultos do sexo masculino.
Şu an başına gelenleri umursayan tek yetişkin benim ve bu yüzden, sana ne yapacağını pekâlâ söyleyebilirim.
Sou o único que importa-se com o que acontece contigo, então posso dizer-te o que fazer.
Yetişkin birine dönüştüğüm gün, Dota oynamaya başladığım gündür.
O dia em que me tornei num adulto foi o dia em que comecei a jogar Dota.
Yani, kesinlikle ölümcül 2 minik meyve yada bir yaprak yetişkin bir adamı öldürebilir.
Então é venenosa? Bastam duas bagas ou uma folha para matar um homem adulto.