Çantada tradutor Português
1,425 parallel translation
Bir 71 tane daha böyle, çantada keklik.
Mais 71 assim e está no papo.
Çantada D.B.'nin kemikleri var.
Tenho os ossos do D.B. na minha mochila.
O çantada bir milyon dolar falan yoktu.
No saco havia bem menos de US $ 1 milhão.
Dolaptaki çantada 200,000 dolar var.
Há 200 mil na mala, dentro do cacifo.
O çantada ne var?
O que tem na mala?
Efendim, çantada 4 deste daha olduğunu fark etmemişiz.
Director, não reparámos que estavam mais 4 maços de 25.000 na mala.
Hey, çantada ne var?
O que tem no saco?
Hey, "Çantada ne var?" dedim.
Perguntei o que tem no saco.
Çantada ne var?
O que tens na mala?
Çantada adının baş harfleri yazılıydı.
A mochila tinha um monograma.
Çantada nitrat izleri bulan sensin.
Foste tu que encontraste vestígios de nitratos na mala.
Çantada kokain izine rastladım.
Encontrei vestígios de cocaína na mala. Talvez o nosso homem tivesse algum vício.
- Luke Sutton'ın ardında bıraktığı çantada kokain izleri.
Vestígios de cocaína na mala que Luke Sutton deixou para trás.
O çantada ne var?
O que levas nessa mala?
Çantada keklik.
Facílimo.
... yemeğini yiyorsun, onun evinde eşyalarını bir çantada tutuyorsun. Sen kaba bir konuksun, sevgilisi değilsin.
És um mau convidado, não um namorado.
Çantada kaç para olduğunu nereden bîliyorsun?
Como é que sabes quanto é que está na mala?
Her şeye rağmen bizim için çantada keklik.
Se já vai acontecer mesmo, isso faz dele jogo limpo.
Çantada kimlik yok muydu?
Então, o saco não tem identificação?
Bu çantada çok param var, ve bunları etrafa saçmayı planlıyorum.
Tenho um monte de dinheiro nesta mala, e planeio esbanjá-lo.
- O çantada ne var?
- Que levas no saco?
Çantada daha nelerin var?
O que mais tem no saco?
Çantada ne var?
- Para que é a mala?
Bakalım çantada ne varmış.
Bom, vamos ver o que tem o saco das prendas.
Çantada ne var?
O que está no saco?
Ben çantada kekliğim.
Sou uma aposta segura.
- Sam... Ben çantada kekliğim.
- Sam, eu sou uma aposta segura.
- Çantada keklik.
- Foi canja.
İşin çantada keklik kısmı.
Essa é a parte mais fácil.
Dostum iş çantada keklik üç beş sefer dolaşırsın, malı kaldırırsın...
Esta cena é tão poderosa que podes cortá-la sete, oito vezes e ainda apanhar uma grande pedra.
- Cheese çantada keklik.
- O Cheese de bandeja.
- Çantada keklik.
- Não nos escapam.
Çantada ne var Colleen?
O que tens na mala, Colleen?
Kinin çantada, eşyalarını topla ve git.
O quinino está no saco. Arruma as tuas coisas e vai-te embora.
- Ne var çantada? - Sadece ihtiyacım olan şeyler.
- O que tem na mala?
Çantada keklik.
É garantido. É teu.
Baban için. O çantada bir... şeyler var.
Eu não acredito e tens alguma coisa na mochila.
Paranoyak olmam, o çantada bir şey olmadığı anlamına gelmez.
Mesmo que eu esteja paranóica, não quer dizer que não esteja algo na mochila.
- Çantada keklikti o.
- É muito fácil.
Aksi halde seni eve plastik bir çantada göndermek zorunda kalırız.
Pensamentos desses vão fazer com que volte para casa dentro de um saco plástico. Fui claro?
- Bu çantada keklik bir is olacaktı.
E era suposto isto ser um trabalho simples.
- Çantada ne var?
O que tens no saco?
Bu repliğin hiç işe yaradığı oldu mu?
Essa cantada já funcionou alguma vez?
Senin gibi bir adam, söylenilmiş en güzel şarkılara sahip olabilir.
Um homem como tu podia ter a maior lenda alguma vez cantada.
Şarkısı sonsuza dek söylenecek.
A sua lenda será cantada para todo o sempre.
Çantada ne var?
Para que é o saco?
O şarkıyı bilirsin, Phoebe Snow'un söylediği Harpo şarkısı mı?
Conhecem aquela canção, a Harpo's Song, cantada pela Phoebe Snow?
- Bir kaç tane emecek şey var çantada isterseniz. - Bir şey yok.
- Nada.
Götürme cümlesi, al.
- Não precisa inventar uma cantada. Tome.
- Götürme cümlesi değildi, seni tanıyorum.
Não é cantada, eu te conheço sim.
- Çantada ne var?
- O que tens no saco?
çantada keklik 60
çantada ne var 43
çanta 89
çantan 18
çantamda 34
çantam 79
çantanda ne var 16
çantayı al 22
çantam nerede 28
çantamı unuttum 16
çantada ne var 43
çanta 89
çantan 18
çantamda 34
çantam 79
çantanda ne var 16
çantayı al 22
çantam nerede 28
çantamı unuttum 16