Biliyordum tradutor Russo
15,064 parallel translation
Walter'ın düğümler konusunda çalışmak istemeyeceğini biliyordum ben de kendim okuyorum.
Я знала, что Волтер не захочет учиться вязать узлы, поэтому немного попрактиковалась.
O kartpostalları yolladığında kafirlerden birinin beni sana götüreceğini biliyordum.
Я знал, что если я пошлю несколько открыток, один из еретиков приведёт меня прямо к тебе.
Biliyordum! Tanrım, iyi gözüküyorsun.
Ты там красотка.
Cevabı biliyordum.
У меня был ответ.
Toby'nin Janet'ten hoşlandığını biliyordum, ben günlüklerini buldum ve onunla yüzleştim.
Я знал, что Тоби нравится Джанет... Я нашел его дневники и предъявил ему.
çocuk İmparator'u ölümüne götürdüğümüzü biliyordum.
Я знала, что мы ведём мальчика императора на смерть.
Gördün mü bak, bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum.
Я так и знала, что это была плохая идея.
Cat Grant'ten ahlak ve erdem dersi alırken bizi zora sokacağımı biliyordum.
Когда я беру урок в этике и этике от Предоставления кен гранд, Я знаю, что мы ушли глубину заканчиваются.
Yalnız çalışamayacak kadar aptal olduğunu biliyordum.
Я знала, что ты слишком глупа, чтобы работать в одиночку.
- Bu ilişkinin yürümeyeceğini biliyordum.
Совсем. Хм, я всегда знала что эти отношения приведут их не в то русло.
Hep biliyordum.
Я всегда знала.
İnsanların Supergirl'ü affetmesinin zaman alacağını biliyordum ama bu çok saçma.
Я знаю, что люди по-тихоньку простят Супергерл, но это смешно.
Dayanmayacaklarını biliyordum.
Я знал, что они не выдерживали никакой критики.
Yola geleceğinizi biliyordum.
Знал, что вы одумаетесь.
Biliyordum!
Я так и знала.
Ayrıca yıllar önce gördüğüm hayaletin gerçek olduğunu da biliyordum.
И я уверена, что тогда видела настоящего призрака.
Oralı olmayacağını biliyordum.
Дарёному коню в зубы не смотрят.
Seni burada bulacağımı biliyordum. Sabah sabah Mocha içiyorsun bakıyorum.
Я так и знала, что найду тебя здесь, с твоим утренним чока-мокка.
- Biliyordum, gidip Blackwood'u görelim.
Я знал! Пойдем, поговорим с Блэквудом.
Blackwood ailesinden olduğunu söyleyince bugünün geleceğini biliyordum.
Я ждала этого с тех пор, как узнала, что ты Блэквуд.
Onun yaptığını biliyordum.
Я знал, что он сделал.
Beni görürlerse sıradaki olacağımı biliyordum.
Заметь они меня, я стала бы следующей.
Evet! Biliyordum!
Боже, я с ума схожу по нему!
Seni bir yerlerden tanıdığımı biliyordum
Я знала, что ты выглядишь знакомо.
Nina'yı zaten biliyordum yani merak etmene gerek yok.
Я уже знала о Нине, так что не волнуйся.
Jodi olayını söylemediğinde kalbinin doğru yerde olduğunu biliyordum.
Я знаю, у тебя были только лучшие намерения, когда ты не сказала мне о Джоди.
Geleceğini biliyordum.
Я знал, что ты родишься.
Biliyordum... Her zaman.
Всегда знал.
- Yani istediğini tam olarak biliyordum.
- Ну я же знал чего она хотела, так?
İş birliği yapmayacağını biliyordum.
Я знала, что вы не будете сотрудничать.
Sen geldikten sonra günlerimin sayılı olduğunu biliyordum.
Я знал, что мои дни с ней сочтены, когда ты вернулся.
Ömrüm boyunca biliyordum.
Я это всю жизнь знала.
Seni gördüğüm ilk andan beri biliyordum.
Я сразу всё поняла, как только тебя увидела.
Ama ben biliyordum.
Но я знал, что очнёшься.
En başından beri biliyordum Cole.
Коул, я всегда это знала.
Elbette bunun olacağını biliyordum.
Конечно, я знала, что этот день придет.
Hadi be, bunu biliyordum.
Вот, черт, а я знала ответ.
O kartpostalları yolladığımda bir kâfirin beni sana getireceğini biliyordum.
Я знал, что если пошлю эти открытки, один из еретиков приведет меня прямиком к тебе.
O beyinlere ihtiyacım olacağını biliyordum ve adamlardan birinde pala vardı, ben de...
Я знал, что их мозги мне пригодятся, а у одного из них было мачете, так что...
Aram... tabii ki biliyordum.
Арам... конечно, я знал.
Andy'nin beni reddetmesinin mantıklı bir sebebi olduğunu biliyordum.
Я знала, что должна быть какая-то причина тому, что Энди меня отвергает.
Biliyordum.
Я знал.
Joe'nun araştırmasının başını belaya sokacağını hep biliyordum.
Я знал, что он со своим исследованием добром не кончит.
Ben de öyle olacağını biliyordum zaten. - Hallettim.
Что ж, проблема самоликвидировалась, как я и полагал.
Bir saat önce içinde 200 kopyanın olduğu bir kutuyu imzaladım. Ama aylardır biliyordum zaten.
Час назад я расписался за коробку, в которой было около 200 экземпляров, но я в курсе уже несколько месяцев.
"Onu tam iş üzerindeyken yakalamam gerektiğini biliyordum "... ta ki onun kurbanlarının gençliğini çaldığını anlayana kadar.
Я знал, что мне надо поймать его за делом, чтобы понять, как он крадёт молодость своих жертв.
Bir harikaydın. Başaracağını biliyordum.
Ты была великолепна.
- Leonard'ın bilmesi gerekmiyordu çünkü ben biliyordum.
Ты же главный юрисконсульт. Леонарду было знать необязательно, потому что знал я.
Tanrım, birşeylerin döndüğünü biliyordum.
Я знала, что что-то происходит.
- Biliyordum.
Да!
Biliyordum.
Я так и знала.
biliyordum zaten 31
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor 196
biliyor musun 6673
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum 15888
biliyorsun 4418
biliyormusun 262
biliyor 196
biliyor musun 6673
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorsunuz ki 33
biliyor musunuz 1377
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
biliyor musun al 19
biliyorum efendim 52
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31
biliyor musunuz 1377
biliyorum baba 24
biliyorsunuz 744
biliyorum biliyorum 28
biliyorum ki 71
biliyor musun al 19
biliyorum efendim 52
biliyorum bunu 16
biliyorum anne 31