Değil mi peder tradutor Russo
78 parallel translation
Bu lafı bir ara kullanırsam kızmazsınız değil mi Peder?
Можно будет это как-нибудь процитировать, отец?
Umudunuzu kaybetmeyeceksiniz, değil mi Peder?
Отец, только не теряйте надежды.
Öyle değil mi peder?
Не так ли, господин кюре?
Değil mi Peder. İyi bir vaazdı?
Вы же читали мне проповедь, господин кюре?
Değil mi peder?
Это так, Педресито?
Kullanıldı değil mi peder?
Но ведь ее применяют здесь?
Güzel kızlardı, değil mi peder?
Симпатичные девочки, верно, падре?
Sizi üzüp sinirlendirmedim, değil mi Peder?
Надеюсь, я вас не расстроил, падре?
Ayinden daha önemli değildir, değil mi Peder?
Более важное, чем месса, отец?
Ona nazik olacaksın, değil mi Peder?
Будете с ним повежливее, отец?
Hepsi geri geliyor, değil mi Peder?
Все возвращается к вам, да, отец?
Çok şeker değil mi Peder Bey?
Разве не душка, отец?
Doğum kontrolünü tavsiye etmiyorsunuz değil mi Peder?
Вы же не станете советовать мне искусственно предохраняться, отец?
Öyle değil mi Peder?
Разве не так, мой Отец?
Siz Tanrının eli silahlı adamısınız, değil mi peder?
Вы и в прям вояка Господень, Святой Отец.
Değil mi Peder?
Правда святой отец?
Bundan daha iyi bir kalabalık hayal edemezdiniz, değil mi Peder?
Большего скопления народа и желать нельзя, так ведь, святой отец?
Sürpriz, sürpriz, değil mi Peder?
Сюрприз, сюрприз, да, отец?
Buranın cemaati daha farklı, değil mi peder?
Здесь немного другие прихожане, Падре, да?
Tuhaf, değil mi, Peder?
Ведь странно это, отец?
Peder Logan'ı gördüğünüzü kocanıza söylediniz, değil mi?
И вы сказали мужу, что только что виделись с отцом Логаном?
Peder Logan'ın artık şahidi var, değil mi, Willy?
Теперь у отца Логана есть алиби, Вилли.
Sizce de öyle değil mi, peder?
Не правда ли, падре?
Peder, Tanrı bu utançla beni cezalandırmak istemiş olabilir mi? Bu utanılacak bir şey değil.
Может быть, падре, это меня... Бог наказал таким позором?
Yaz hemen. Öyle değil mi Muhterem Peder?
Пиши внимательно, не правда ли, это превосходно?
- Peder Dyer'ın arkadaşısınız, değil mi?
- Вы дружите с отцом Дайером, да? - Да, дружу.
Ben Peder Busoni, Sen Caderousse'sun, değil mi?
Я аббат Бузони. А вы ведь Кадрус, не так ли?
Öylesin değil mi, Peder Jack?
Правда, отец Джек?
Astım ilacıydı değil mi, Peder?
Кто-то где-то оставляет первый знак... - Средство от астмы, верно, святой отец?
- Yani henüz peder değil mi? - Tabii ki değil.
- Вы хотите сказать, он пока не священник?
Sizin peder suçlu değil mi sanki?
- А вы считаете, что ваш священник невиновен?
Drew, sen tezini Peder Damien üzerine yazmıştın, değil mi?
Дрю, ты написал диссертацию по отцу Дамиану, не так ли?
- Peder Adam ona kefil oldu, değil mi? - Ama sebepsiz değil.
Ксёндз Адам поручился за шурина, так?
Sen peder Midnite'sın, değil mi?
Вы Папша Полноч, так?
Peder Moore, şeytan çıkarma ayinine başlamadan önce kilisenin iznini almanız gerekiyordu, değil mi?
Отец Мор, для совершения экзорцизма вы должны были получить санкцию церкви?
Söz ettiğiniz buydu, değil mi, peder?
Вы же об этом, преподобный?
Bu papaz, bu Peder Connell size ilk komünyonunuzu vermişti, değil mi?
Этот священник, Отец Коннелл, он дал тебе первое причастие, а?
Veremeyeceğin sözler vermeye bayılıyorsun, değil mi, peder?
Тебе нравится обещать то, что ты не можешь исполнить. Так, батюшка?
Peder Joe akciğer kanserinden öldü, değil mi? Dr. Frankenstein'ın yeni bir vücut vermeye çalıştığı adam gibi.
Отец Джо умер от рака легких как и тот, кому доктор Франкенштейн пытался дать новое тело.
Hani büyük bir sırrı olan kralla ilgili bir hikâye vardır, biliyorsun değil mi, peder?
Знаете историю про короля, у которого была тайна?
Burası günah çıkarma odası, peder, burada dedikodu yapamayız, değil mi?
Это исповедь, Отец, мы тут не сплетничаем.
Peder Clark, değil mi?
Отец Кларк, верно?
- Peder Quinn'in durumu hayra alamet değil. - Öyle mi?
- Отец Куинн вообще поплохел.
Peder Sam'e üzülüyorsun, değil mi?
Это Брат Сэм?
Sizi buraya Peder getirdi, değil mi?
Это преподобный привел вас сюда, не так ли?
Artık korkulası bir şey oldun değil mi? Peder Anderson.
Сила твоя возросла безмерно с нашей последней встречи... отец Андерсон.
- Değil mi, peder?
- правда ведь, отче?
Peder Newlin, şu anda tecritte olduğumuzu biliyorsunuz değil mi?
Преподобный Ньюлин, на самом деле вы же знаете, что мы заперты?
Peder Potter'un suçlaması haksızdı, değil mi?
Но у преподобного Поттера были некоторые основания, не так ли?
Peder Tina'nın evine gitmiş, değil mi?
Преподобный появлялся у дома Тины, так?
Peder Timtom inanılmaz değil mi?
Разве с преподобным Тимтомом не весело?
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi ya 25
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66
degil mi 350
değil mi canım 39
değil mi dostum 28
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi ya 25
değil mi çocuklar 56
değil mi efendim 66