Güneydoğu asya tradutor Russo
59 parallel translation
Güneydoğu Asya'nın savaş alanlarındaki şehitler için bir dakikalık sessizlik!
- Минута молчания в память жертвам войны в Юго-Западной Азии!
Örümcekler vücutlarındaki bölmelerin izlerini büyük oranda kaybetmiştir. Güneydoğu Asya'da yaşayan birkaç ilkel tür bunun istisnasıdır.
Пауки утратили большинство признаков сегментации в их телах, за исключением некоторых примитивных форм живущих в Юго-Восточной Азии.
Güneydoğu Asya'dan mı?
Из Южного Китая?
Annem bu yeşim taşını Güneydoğu Asya'dan getirdi.
Моя мать привезла этот кусок нефрита с Южного моря.
Egzotik Vietnam'ı görmek istiyordum. Güneydoğu Asya'nın incisini.
Я хотел увидеть экзотический Вьетнам, алмаз Юго-востока Азии.
Şu anda Güneydoğu Asya'dasın.
Ты теперь в Юго-Восточной Азии.
Kökeni Güneydoğu Asya, Endonezya.
"Водится в Юго-Восточной Азии, Индонезии."
Bu kültür Güneydoğu Asya'ya yayılıyordu.
На события влияла наша культура, местами проникшая в Юго-восточную Азию.
Kennedy'nin Güneydoğu Asya'da savaşmayacağını 1961'den beri biliyorlardı.
Еще в начале 61-го стало известно, что Кеннеди не хочет начинать войну в Юго-Восточной Азии.
Henüz eğitim üssünü saptayamadık Ama Shadowloo'nun merkezi komut üsleri, güneydoğu Asya'da yoğundur. Teğmen Kumandan Guile, Ryu'nun yeri hakkında bilgi aldık, Ken'in öğrencilik arkadaşı.
похоже их основные базы сконцентрированы в юго-восточной Азии так что предлагаю сконцентрировать наши поиски в этом регионе капитан Гайл, сэр говоря о юго-восточном азиатском регионе мы обнаружили человека, которого вы искали
Güneydoğu Asya'da geçen hafta meydana gelen talihsiz olayın ardından sayıları hızla artan küresel çatışmaların önüne geçmek üzere Başkan Wynn birçok dünya lideriyle toplantı yapmıştır.
После несчастного случая, происшедшего в Южной Азии на прошлой неделе... глава Винн встречался с несколькими мировыми лидерами... с целью уладить мировой конфликт.
Hong Kong'un kontrolünün Çin'e geçtiği güne kadar on beş yıl boyunca Juntao Güneydoğu Asya'nın en güçlü suç lideriydi.
В течение 15 лет, до последнего дня британского правления в Гонконге,.. ... Джантао был самым влиятельным преступным авторитетом в юговосточной Азии.
Bu Lejyon, Kuzey Afrika ve Güneydoğu Asya'ya gönderilen bir paralı asker ordusuydu.
... Французский Иностранный Легион формировался из людей,... называемых отбросами общества.
Balonlar açık bir paketteydi. Üstleri gizemli bir toz dolu. Üstelik güneydoğu Asya'daki bir atölyede yapılıyorlar.
Эти шарики приходят в незапечатанной упаковке покрытые загадочной пылью прямо из потогонной фабрики в юго-восточной Азии.
Japonlar, Panama Kanalından Güneydoğu Asya'ya kadar Pasifik'in her yerinden telsiz mesajı gönderiyorlar.
Посмотри, посмотри сюда. Японцы наводнили Тихий океан радиосообщениями. Повсюду от Панамского канала до Юго-Западной Азии.
Mesela onları Avrupa'da ya da Güneydoğu Asya'da egzotik yerlere gönder.
Можно отправлять победителей в какое-нибудь экзотическое место, в Европу, например. Или в юго-восточную Азию.
Güneydoğu Asya ile işe başladığına dair söylentiler var.
Говорят, что он начал вести дела с юго-западной Азией.
Pekin'den Sidney'e giderek yaptığı günlük işlerle güneydoğu Asya'da başıboş bir hayat sürüyordu.
Небольшие заказы от Пекина до Сиднея.
Julia, güneydoğu Asya'da kuryelik yapan kişi Sebastian'dı.
Ведь это Себастьян путешествовал с чемоданом по юго-восточной Азии.
Güneydoğu Asya, Özel Harekat.
- Думаете, это МакКлейн? - Может быть.
Güneydoğu Asya üstünde.
Он летит над юго-восточным Китаем.
Ayrıca şunu da gösteriyor : Frank Lucas malı doğruca Güneydoğu Asya'daki bir kaynaktan alıyor. Aracıları ortadan kaldırıyor ve ABD'ye saf eroin taşımak için...
Тaкже мoё paсследoвaние пoкaзывaет, чтo Лукaс пoкупaет геpoин из Южнoй Азии, минуя пoсpедникoв, и, испoльзуя вoенные сaмoлёты для тpaнспopтиpoвки чистейшегo геpoинa в США.
Güneydoğu Asya'da görev yapmak isterdim. Yemekleri için.
Я бы хотел разместиться в Северо-Восточной Азии из-за еды.
- Güneydoğu Asya'yı tercih ederim.
Мне больше нравится Юго-Восточная Азия.
Güneydoğu Asya'ya geçit... Dolarların ve markların taklit saatlere ve gerçek yaralara döndüğü yer. Eğlen!
Ворота в Юго-Восточную Азию, где доллары и дойчмарки превращаются в поддельные часы и настоящие шрамы.
Küresel ısınma fikri Afrika'da gelişme olmasın demek, Güneydoğu Asya'nın fakir bölgelerinde gelişme olmasın, ve hayatınız boyunca hiçbir ekonomik canlanma olmasın demek.
Сама идея глобального потепления означает, что не будет никакого развития для Африки, никакого развития для бедных частей Юго-Восточной Азии, и никакого восстановления мировой экономики - когда-либо в обозримом будущем.
Güneydoğu Asya, İmparatorluğumuzun anahtarı.
Это ключ к нашей имперской прочности в Юго-Восточной Азии.
Sizlere, Güneydoğu Asya'daki fabrikalarında çalıştırdıkları çocuk işçiler hakkındaki şok edici bir araştırmayı sunuyoruz.
Мы покажем вам шокирующее расследование об эксплуатации детского труда на их заводах в Юго-Восточной Азии.
Baban Güneydoğu Asya'da çok cesurdu.
Твой отец был очень отважен в Юго-Восточной Азии.
Yani demek istediğim, bir senemi Güneydoğu Asya'da geçirdim.
В общем, я год провел в Юго-Восточной Азии.
Güneydoğu Asya'daki bazı art niyetli ülkeler gizlice nükleer silah üretmeye başladı. Çin'i kendi safımıza çekmek hayati önem taşıyor.
В юго-восточной Азии ведутся секретные разработки в области вооружений, и Китай нам необходим в качестве союзника.
Güneydoğu Asya'nın incisi.
lndia - fascinating. lt's драгоценность Азии Юго-востка.
Buraya gelmeden önce Avrupa'ya ve Güneydoğu Asya'ya gittin.
И перед тем как вы приехали сюда, вы были в Европе и Юго-Восточной Азии.
Güneydoğu Asya bölge müdürü bir dostumdur.
Подруга - директор в Южно-азиатском регионе.
Draco denen bu küçük kertenkele tüm Güneydoğu Asya Ormanları'nda bulunur.
Эту маленькую ящерицу называют летучим драконом. Она обитает в лесах по всей территории Юго-Восточной Азии.
Ben de Güneydoğu Asya'ya gitmiştim.
Видите ли, я была на юго-востоке Азии.
Vulture, Güneydoğu Asya tapınağından Buda çaldın.
Ястреб, ты украл будду из южноазиатского восточного храма.
Batı ve Güneydoğu Asya'nın ne kadar geniş bir bölge olduğunu anlatıyor.
Объясни-ка мне, почему поиски в районах от Западной до Юго-Восточной Азии бесполезны.
Güneydoğu Asya pazarında ona yardımcı olan Filipinli bir ortağı var.
У него в партнёрах филиппинцы, они помогают ему с делами в Южной Азии.
Bir an, Güneydoğu Asya'dasın.
То ты в юго-восточной Азии.
Intel'de çalışırken, şu an telefonlarda olan ve senin de sahip olduğun gerçek isimleriyle üretilmeyen bir çok telefon yaptım. Bu yüzden güneydoğu Asya'da ki bu şirketler bu donanımları kendileri yaptı.
Итак, когда я работал с Интел, я выяснил, что многие телефоны и вещи, которые у нас есть в действительности не сделаны тем, чьё название на телефоне, сделаны всеми этими компаниями в Южной Азии, как
Sebze meyve reyonunun yarısını kaybetmem için Güneydoğu Asya'da çıkacak bir kurt larvası salgını yetecek ve sen de, ev ve bahçe reyonundan vuruyorsun.
Я едва пережил вспышку азиатских личинок способных уничтожить пол-овощной секции, а теперь ты пытаешься прикончить секцию "Дом и сад".
Kahrolası Güneydoğu Asya Sanat Tarihi hakkında araştırma yapmaya geldim.
Я изучаю южно-азиатское искусство.
Güneydoğu Asya eğitiminizde bu bölüm yoktu herhâlde.
- Конечно, в Вашем университете этому не учат.
Harbiden tuhaf. Bunu Güneydoğu Asya derslerinizde öğrenmemiş olmanız daha tuhaf.
А для меня интересно то, что Вас совсем не интересует история Азии.
Onun tarifene göre terör hareketlerinin başladığı yer güneydoğu asya'mış.
Хотя её описание террористических актов в Юго-восточной Азии было в самую точку.
Bu Afrika'da, Güney Hindistan'da ve Güneydoğu Asya'da sivrisinekler ile yayılır.
Она распространяется москитами в Африке, Южной Индии и Юго-Восточной Азии.
Bu parayla Güneydoğu Asya'ya uçak bileti alıp bir süre ormanlarda kaybolsam nasıl hisseder acaba?
Что бы он подумал, если бы я купила билет на самолёт до Южной Азии и на время исчезла в джунглях?
Güneydoğu Asya'da...
проводились в Юго-Восточной Азии,
Bundan önce Güneydoğu Asya'ya gitti.
А до этого он ездил в Южную Азию изучать бизнес со своим дядей Чинем.
Güneydoğu Asya'da kafamı aşağıda ayaklarımı da kuru tutmakla meşguldüm.
Был слишком занят в Юго-Восточной Азии.
asya 123
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güney afrika 87
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneyden 17
güney carolina 23
güney 137
güneyde 29
güneye 48
güney afrika 87
güneybatı 23
güney pasifik 33
güney amerika 163
güneyden 17
güney carolina 23