Hiç de öyle değil tradutor Russo
153 parallel translation
- Hiç de öyle değil.
Ничего подобного.
Ama o vakit geldiğinde hiç de öyle değil.
Но если трезво посмотреть, зачем я ей нужен? Ничего подобного, я ей не нужен.
- Hiç de öyle değil.
- Ты не можешь сам принимать решения.
Ama hiç de öyle değil.
Я совсем так не думаю.
- Hayır, hiç de öyle değil.
- Нет, это не так.
Hiç de öyle değil.
Очень даже узнать.
Hiç de öyle değil.
Ничуть.
Yaptıklarını hafife aldığımızı düşünebilirsin, ama hiç de öyle değil.
Ты думаешь, мы принимаем это как должное. Но это не так.
- Hiç de öyle değil!
Ничего похожего! - Это моё имя
Bence hiç de öyle değil tatlım.
Но не для меня, дорогой.
Hiç de öyle değil!
Это совсем не так!
Hiç de öyle değil.
- Черта с два!
- Hiç de öyle değil.
- Это здесь ни при чем!
Hiç de öyle değil!
- Ничуть!
- Hiç de öyle değil.
Всё было не так. Так.
Benim için hiç de öyle değil, baylar ve bayanlar.
Но я так не считаю, дамы и господа.
- Kyra, hiç de öyle değil.
- Это не так.
Tavırları hiç de öyle değil ki.
Ну, она ведёт себя точно по-другому.
Penisin hiç de öyle değil.
А вон то - совсем не Мейдбери.
Tatlım, hayallerimin peşinde koşacağım konusunda anlaşmıştık, ve bu hiç de öyle değil.
Дорогая, мы же договорились, что я буду охотиться за своей мечтой, и это - не она.
Hiç de öyle değil.
Это совсем не так.
- Hiç de öyle değil!
{ \ cHFDF7EC \ 3cH2E200A } - Вовсе нет! ..
Ama hiç de öyle değil.
Это не так.
Hayır hiç de öyle değil.
Это не ерунда, ты знаешь.
- Hayır, aslında hiç de öyle değil. Sanırım bu hafta üç kere daha söylemiştim ama yine de teşekkürler.
- Да нет, не любимый, и по-моему я уже три раза на этой неделе об этом говорила.
- Hiç de öyle değil.
Все совсем не так. Декстер.
Aslında hiç de öyle değil. Bu tür mağazalar artık her yerde var, Walter.
Знают. таких магазинов много везде, Уолтер, по всему миру, в любом городе.
Hiç de öyle değil. Sadece söylemek istedim.
Совсем нет.Просто захотелось тебе сказать это.
Bence hiç de öyle değil.
Я так не думаю.
Hiç de öyle değil, arkadaşım. Uğraşman gerekecek.
Нет, нет, нет, мой друг придется приложить немало усилий.
Hiç de öyle değil!
Всё не так!
Hiç anlamadın ki, ama yine de geldin, öyle değil mi?
- Так было всегда, но ты же приехал.
Hiç de öyle görünmüyor değil mi?
Это непохоже на правду.
- Bu mektupları size ulaştırmak... hiç de öyle kolay bir iş değil. - Evet, düşünmüştüm ki...
- Я подумала...
- Bu hiç de kolay değil, öyle değil mi?
Это не легко, не так ли?
Hiç de öyle hoş bir şey değil, korkarım ki.
Боюсь, не столь симпатичные.
Bay Doyle'un kadınına öyle bakmak... hiç de doğru bir şey değil. Birisi bana burasının özgür bir ülke olduğunu söylemişti.
Не очень хорошая идея так смотреть на... девушку мистера Дойла.
Üniversite hiç de ürkütücü değilmiş. Öyle değil mi?
Ну, не так страшно в колледже, да?
Bu şekilde mi durmam gerekiyor? Bu pozisyon hiç rahat değil de. Yüzünün hali ne öyle!
Это очень неудобно.
Çünkü hiç de öyle kolay değil.
Только из-за того, что это не легко.
"Hiç bu kadar karmaşık bir donanım görmemiştim." - Ama yine de çalıştırabilirsin değil mi? - Öyle umuyorum.
Найди в себе достаточно женственности, признать, что хочешь меня использовать.
250 papel için hiç de fena değil, öyle değil mi?
- Неплохая тачка за 250 долларов? - Уверены, что она доедет до Юты?
Hiç de değil, hep öyle diyorsun.
Это не чушь, ты всегда так говоришь.
Bize karşı hiç de nazik değildi, öyle değil mi?
Он ведь плохо с нами поступил?
- Ama etrafıma bakıyorum, hiç de öyle değil!
Ты думал тех людей уже достали смазливые песни о любви... Я навёл справки и теперь понимаю что к чему!
Sanırım öyle. Bunu bir eğitim olarak düşünürsem, hiç de fena bir şey değil.
как о тренировке.
Hiç de öyle değil.
О, спасибо, ваша королевская милость! - Это вовсе не то.
Ama yine de hiç bir zaman bizim gibi olamazlar Öyle değil mi Gilbert?
Но как у нас, у них никогда не будет, ведь верно, Гилберт?
Ama öyle bir karşılamayla bu hiç de şaşırtıcı değil.
Но с таким приветствием, не так уж и удивительно.
Küçük kurbağa hiç de öyle, sandığı kadar akıllı biri değil.
Маленький лягушатник совсем не такой умный, как ему кажется.
Öncelikle bu doğru değil, ikincisi ise o hiç de öyle biri değil.
Нет, просто твои бывшие девушки были глуповатыми и податливыми. Во-первых : это не правда. Во-вторых : она не такая.
hiç de bile 279
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç denemedim 24
hiç de 24
hiç değil 97
hiç dert değil 31
hiç de komik değil 48
hiç de fena değil 32
hiç değişmemişsin 157
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç denemedim 24
hiç de 24
hiç değil 97
hiç dert değil 31
hiç de komik değil 48
hiç de fena değil 32
hiç değişmemişsin 157
hiç değişmeyeceksin 16
hiç değişmemiş 30
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle değil 521
öyle değilmi 21
öyle değil miydi 23
öyle değildi 30
hiç duymadım 220
hiç durma 88
hiç değişmemiş 30
öyle değil mi 4374
öyle degil mi 23
öyle değil 521
öyle değilmi 21
öyle değil miydi 23
öyle değildi 30
hiç duymadım 220
hiç durma 88