Kaçmaya çalıştı tradutor Russo
332 parallel translation
Aptal herif bataklıktan kaçmaya çalıştı.
Глупец пытался бежать в болота Туманной лощины.
Bir saçak altından diğerine koştum. Yağmurdan kaçmaya çalıştım.
Бегала от одного дверного проема к другому, пытаясь не попасть под дождь.
Kaçmaya çalıştım.
Я пыталась убежать от него.
Benden kaçmaya çalıştı.
Он попытался убежать.
Seni gördüğümde neden kaçmaya çalıştığımı sanıyorsun?
Почему, Вы думаете, я убежала, когда я Вас увидела?
İnsanları tanımayı başaramayanlar, hayatlarının tehlikede olduğuna inanarak kaçmaya çalıştılar.
Пациенты не узнавали знакомых людей, становились истерически убежденными, что они в опасности и пытались сбежать любой ценой.
- Bir iki dakika içinde kendine gelir. - Kaçmaya çalıştı.
- Он придет в себя через минуту.
Benden kaçmaya çalıştığını biliyorum.
Я знаю, вы хотите убежать.
Öyleyse neden hapishaneden kaçmaya çalıştı?
Зачем она бежала?
Benden kaçmaya çalıştığını biliyorum, tamam mı?
Послушай, я знаю, что ты избегаешь меня.
Tasdiklenmiş bir mektup aldı, iki dedektif onu gördü... yakalandı kaçmaya çalıştı... ve intihar etti.
Допустим, он хотел забрать с почты какое-то письмо и был разоблачён двумя детективами, которые, пытались его арестовать, и тогда... он покончил собой.
Diğer 13 mahkum, hiç şüphesiz, o aptalca kaçma girişiminden feyz alıp kaçmaya çalıştılar.
Еще 13 пленников, без сомненья воодушевленные этим идиотским примером, тоже попытались бежать.
Kaçmaya çalıştılar, birini yakaladık, ikisi içeride.
Они пытались сбежать, мы взяли одного, двое - там.
- Ne oldu? Kaçmaya çalıştığı yer burasıymış, yuvası var.
- — тойте, она вылезла отсюда.
Herkes otoyoldan kaçmaya çalıştı.
Все повалили с этого шоссе.
O kadın kutuyu açıp da karşısında beni görüp ne kadar da korkmuş ve çığlık atmıştı? Ve kaçmaya çalıştığımda sen de kafanı koridordan uzatmıştın.
И не успел я выбежать из ее квартиры, как ты выглянула в коридор и начала кричать, что у меня роман с твоей соседкой и обвинять в том, что я извращенец в обертке.
Kaçmaya çalıştım ama benden daha enerjiktiler.
Я пытался убежать, но у них было больше энергии.
En azından o kaçmaya çalıştı.
По крайней мере он пытался убежать.
En sonunda kaçmaya çalıştığım şeyin Yıldız Filosu olmadığını anladım.
Я, наконец, понял, что я пытаюсь убежать не от Звездного Флота.
Kaçmaya çalıştı ve yapmam gerekeni yaptım.
Эта женщина пыталась сбежать, и я сделал то, что должен был сделать.
Zihnimin içinde yer değiştirdiğini, kaçmaya çalıştığını hissedebiliyordum.
Я чувствовала, как оно возится у меня в голове, пытаясь просочиться наружу.
Aşağılık küçük zorbayı sorgulamaya götürürken kaçmaya çalıştı.
Я вел ее на очередной допрос, когда мерзкий маленький тиран попыталась сбежать.
Oğlan kaçmaya çalıştı. Fakat kaçamayacağını biliyordu, babi yaga peşindeydi.
Он хотел убежать, но знал, что ему не сбежать от Бабы-Яги Костяной Ноги.
Kaçmaya çalıştım.
И я побежала.
Kaçmaya çalıştılar ama onlara yataklık eden kaptanlar anında tutuklanıp idam edildiler.
Они пытались бежать, но каждый капитан, который рисковал переправлять их подлежал аресту и казни.
Şimdi de kaçmaya çalıştığımız için cezamıza 15 yıl daha eklenecek.
И теперь нам добавят еще 15 лет за попытку бежать.
Bu nedenle çatıdan kaçmaya çalıştı.
В общем, он искал выход оттуда, и решил перепрыгнуть на крышу соседнего дома.
Kaçmaya çalıştığın boş yer değil miydi evin?
Ну, разве дом это не то пустое место, откуда стараешься сбежать?
- Kaçmaya çalıştın!
- Вы хотели сбежать!
Birşeylerden kaçmaya çalıştığını düşünmüyor musunuz?
Так вы думаете, что он пытался от чего-то убежать?
Kaçmaya çalıştım ama beyin gücüyle beni havaya kaldırıp, salladı. Doğru söylüyor!
Я хотел убежать, но он схватил меня... и начал трясти, как куклу.
Pek çok kez görevinden kaçmaya çalıştı, zaferimize duyduğu şüpheleri dile getirdi... ve halkta bozgun duygusu yarattı.
Он пытался несколько раз избежать своих обязанностей, высказал сомнения на наш шанс победить... и сделал капитулянтские комментарии публично.
Daha aynı gece bir gruba katıldılar ve kanalizasyondan kaçmaya çalıştılar.
Той же ночью они присоединились к группе беженцев, попытавшихся переправиться на Запад через канализацию.
Sürekli kaçmaya çalıştım.
Я пытался бежать, понимаешь?
- Bundan kaçmaya çalıştım. - Onlar gider ya da ben giderim!
Прости, не смог от них отвязаться.
İnsandan çok ticari mal gibi davranılmışlar. Bazı kızlar kaçmaya çalıştı.
К ним относились там как к товару, а не как к людям.
Hep ilgi odağı olmaktan kaçmaya çalıştım.
Просто я никогда не занимался ничем подобным. Всегда старался не лезть на свет.
- Kaçmaya çalıştı ama gerçekten hızlıydım.
Что произошло? Он пытался сбежать, но я был быстрей.
Geçmişimden kaçmaya çalıştım ama dün bana yetişti.
Я пыталась убежать от прошлого, но вчера оно меня догнало. Я пыталась убежать от прошлого, но вчера оно меня догнало.
Kaçmaya çalıştın, Miranda!
Ты пыталась сбежать, Миранда.
- Rehberiniz, kaçmaya çalıştı.
- Ваш проводник, он попробовал бежать.
Hırsızlığa meyilli, içine kapanık bir çocuk. Kaçmaya çalıştığı birkaç okuldan kovulmuş.
Он скрытен, склонен к воровству.
Kaçmaya çalıştım fakat dalgalar çok çetindi.
Я пытался выбраться наружу, но волны были слишком сильными.
Bir hafta sonra kapım kırıldı ben de pencereden kaçmaya çalıştım.
Неделю спустя мою дверь выбили. Я попытался сбежать через окно, и тогда меня подстрелили.
Hey, yine kaçmaya çalıştı.
Эй, он опять попытался улизнуть.
Geçen gün, sinsice onlarla birlikte buradan kaçmaya çalıştı.
На днях он попытался сбежать с этими деньгами. Его зовут Отова Ханкичи.
Babam yaşındaki adam. Kaçmaya çalıştım.
И поделом ему.
Kaçmaya çalıştığın gerçeği dinle Lloyd
Нет, ты послушай.
Kaçmaya çalıştı.
Он пытался бежать.
Kaçmaya çalıştım.
Но она не останавливала машину.
ve her seferinde kaçmaya çalıştım- -
Я всё время пыталась бежать.
çalıştım 51
çalıştı 29
çalıştır 90
çalıştırın 19
çalıştır şunu 20
kaçmak 45
kaçma 150
kaçmayacağım 23
kaçmalıyım 20
kaçmak mı 60
çalıştı 29
çalıştır 90
çalıştırın 19
çalıştır şunu 20
kaçmak 45
kaçma 150
kaçmayacağım 23
kaçmalıyım 20
kaçmak mı 60