English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ S ] / Sığ

Sığ tradutor Russo

65,110 parallel translation
Ward'un size kefil olduğunu söylediler. Bu yüzden size bir sığınak sağlamaktan memnunum.
Но Уорд ручался за вас, так что я рад предоставить вам убежище.
Güvenli sığınaklardır.
Это убежище.
İş arkadaşım Bayan Sacker bu tarz konularda olaya çok sığ yaklaşır.
Моя коллега... мисс Сакер... она смотрит на ситуацию сквозь очевидные факты.
- VIP sığınağın.
- ( анита ) Твой бункер для Випов.
- Gizli atıştırmalık sığınağı mı var?
- ( сэнки ) У неё есть тайный бункер со жратвой?
Orada kimsenin temas kurmadığı sırada oluşan kayıp bir zaman dilimi var.
Какая-то часть времени не была учтена, когда никто не выходил на связь.
- Framework'a girdim. - Neye sızdığın umurumda bile değil.
Я попала во Фреймворк.
Haklısın. May'in yaşadığı en büyük acı Bahrain'deki kızı öldürmesiydi.
Самая сильная боль Мэй - убийство девочки в Бахрейне.
Jemma, katlandığım sıkıntıları ve güçlükleri bir bilseydin.
Джемма, если бы ты только знала, какие испытания и несчастья я пережил.
Sonunda biraz umut ışığı.
Наконец-то, хоть какой-то светлый момент.
Bunpropaganda saçmalığı başka kimseyi sıkmıyor mu?
Никому не тошно от этого пропагандистского дерьма?
Yani kendi babamın bile başarısızlığına tolerans gösteremem.
А значит, не могу терпеть провалов... даже собственного отца.
Ayrıca babanla ilişkini düzeltmek dışında hayatında yaptığım tek değişiklik kendimi tanıtmaktı.
Не считая восстановления твоих отношений с отцом, единственного изменения, которое я провела в твоей жизни... это представилась.
Olabileceğin en yakın şekilde insan olmuşsun. Silmek için uğraşıp durduğun tek şeyin acısını çekiyorsun. Pişmanlığın.
Ты настолько человек, насколько это возможно, страдаешь от того, что пыталась стереть...
Direktör Mace'in otopsi raporu sızdığı için S.H.I.E.L.D. diye bir şey olmayacak.
Никакого Щ.И.Та не будет, не после того, как слили отчёт о вскрытии директора Мейса.
Aida'nın Framework'ta kullandığı taktiğin aynısı. Nainsanlara karşı korkularını kullanarak insanları birleştirmek.
Ту же тактику Аида использовала во Фреймворке... объединила людей с помощью их страха к Нелюдям.
Duyduğuma göre mahallede para karşılığı seni göğsünden vuruyorlarmış.
Слыхал, в округе есть место, где тебе в грудак стреляют за деньги.
Tanıştığım bar şarkıcısı.
Певица в баре, с которой познакомился.
Bir adam bir soru sormadan önce beş soru sorarsam o adam pısırığın tekidir, son anda kurtardın.
Если я задам парню 5 вопросов прежде, чем он задаст один, значит, он баран, и ты только что заблеял.
Yakışıklı sevgilisinin ona seksi bir şaka yaptığını sanan kızı.
О девушке, которая думает, что ее парень с идеальной прической затеял какую-то секс-игру.
Angela kahvaltısını tamamladığında onu kucağıma almaya çalışırken o kız, o nankör kız elimi kapıverdi.
Анджела закончила завтракать, и я хотела ее взять. А эта девчонка, эта... неблагодарная девчонка, она меня цапнула.
Louis, bir şey olmamış gibi öylece ortalıkta takılmaya devam edersen bu ayrılığın seni çok daha kötü bir hale getireceğinden endişeleniyorum.
Луис, я просто переживаю, что если ты останешься сидеть здесь и накручивать себя, этот разрыв вынет из тебя всю душу.
Jessica ayrılır ayrılmaz bir anda kendimi ortada bırakılmış buluyorum. Kimsenin seni ortada bıraktığı yok.
Джессика ушла, и теперь до меня никому нет дела?
Satmayı düşünmüyor olsan daha altı ay önce yeniden yapılandırdığın en büyük üçüncü biriminin bilanço cetvelini sıfırlamazdın.
Иначе ты бы не стал подчищать баланс своего третьего по величине бизнеса по реструктуризации, если бы не собирался выставить его на продажу.
Şu an masanda hakkında açılmış bir dava olmadığı için şanslısın.
Повезло, что на твоём столе ещё нет дела.
Bunu biliyorum ama ayrıca dün gece Tara'nın senden ayrıldığını da biliyorum. - Şu an duygusal olarak dağılmış haldesin.
– Я знаю, но я также знаю, что Тара порвала с тобой вчера, и ты не в адеквате сейчас.
Louis acı içinde olduğunu bildiğimden bu söylediklerini duymazdan geleceğim. Ama işte bu yaptığın bile benim haklı olduğumu gösteriyor. Çünkü bana bu şekilde konuşabiliyorsan Tanrı o avukatların yardımcısı olsun.
Луис, я пропущу это мимо ушей, потому что знаю, что тебе больно, но вот это показывает, почему я права, потому что если ты смеешь разговаривать так со мной, да поможет помощникам Бог.
Donna yönetimde bir koltuk istedi, ben de ona bir tane verdim. Çünkü benim için çalışırken, arkamı kolladı, ve bana karşı gelen herkesi öldürürdü. Senin için çalıştığında da aynı şeyi senin için yaptı.
Донна попросила место в правлении, я дал ей его, потому что, когда она работала на меня, она прикрывала мою спину, и убила бы любого, кто ко мне приближался, а когда она работала на тебя, она делала то же самое,
Hayal kırıklığına uğramış gibisiniz.
Вы кажетесь разочарованным.
Karışıklık için tekrar özür dileriz. O arabalar birlikte çalışmaya başladığından beri kaç kere olduğunu duysanız şaşarsınız.
С тех пор, как грузовички стали работать вместе, вы удивитесь, как часто такое происходит.
Orada çalışırken Pearson Specter'ın böyle davalar almadığını söylemiştin.
Ты сказал, что Пирсон-Спектер никогда бы не взяли подобное дело, когда ты там работал.
İsim ortağı olmak için kullandığımı bırak daha Mike'ın sırrını bildiğimi bile söylemedim.
Я даже не рассказал ей еще о том, что знал секрет Майка до того, как его поймали, не говоря уже о том, что использовал его, чтобы стать партнером. – Луис...
Ağzını açmadan oturduğun kısım mı, işletim sistemini anlatırken batırdığın kısım mı?
Когда ты сидел, проглотив язык, или когда ты облажался, описывая операционку?
Geçtiğimiz kış Bay Ross, New York vatandaşlarını kandırdığını kabul etti.
Прошлой зимой мистер Росс признался в обмане граждан Нью-Йорка.
İfadenin içeriği olduğun kişiden bambaşka biriymişsin gibi davranman ki avukatmış gibi davranarak başından beri yaptığın da bu şu anda burada da aynı şeyi yaptığına inanıyorum.
В контексте вы изображали из себя человека, которым не являлись, чем занимались и тогда, когда изображали из себя адвоката, и думаю, занимаетесь этим прямо сейчас.
Palmer'ı sıkıştırdığındaki, Seidel ile kapıştığındaki ve yıllardır avukatları alt ettiğin zamanki yüz ifadeni gördüm.
Я видел твое лицо, когда ты победил Палмера, и когда ты победил Сайдела и других хороших юристов, которых ты сделал за последние годы. Я уже однажды говорил тебе.
Bir biyolojik saatinin olmadığının her zaman çocuk yapabileceğinin farkında mısın?
Вам приходило в голову, что у вас нет биологических часов, и вы можете завести ребёнка, когда захотите?
Sana yardım etmeye çalışıyorum. İsim ortaklığını şeker gibi dağıtamazsın.
Ты не можешь раздавать именное партнёрство как конфетки на Хэллоуин.
Hazır olmadığını söylediğimde yanılmışım, Harvey.
Я ошибалась, когда сказала, что ты не готов, Харви.
En güzel ışığı gördüm.
Я видела прекрасный свет.
O ışığın ötesinde... Celeste beni bekliyor.
За этим светом... меня ждёт Селеста.
Büyükelçi Yardımcısı Castillo... size damızlığımızı takdim ederim, Offred.
Вице-посол Кастильо, puedo presentar нашу Служанку, Фредову.
Evet, ama insanlar sokakta da sırt çantası taşıyorlar. Bu kaçtığımız anlamına gelmiyor.
Да, ну, знаете, люди постоянно ходят с рюкзаками, так что это необязательно говорит о том, что мы уезжаем.
Sanki içinde bizimle paylaşmadığın duygu birikimi varmış gibi hissediyorum.
Просто возникает ощущение, что ты хотел чем-то поделиться, но не осмелился.
Michaela elde ettiğimiz bilgiler ışığında hakkında bazı durumlar ortaya çıktı.
Итак, Микаэла, следующие факты стали нам известны.
Yanlış bir şey yapmadığını düşünüyorsan yapman gereken...
Ну, если вы думаете, что не сделали ничего плохого, вам следует...
Sana her bakışında ona bir milyon dolar zarara uğrattığını görünce sence nasıl hissedecek?
Как ты думаешь, что он будет чувствовать, каждый раз, когда ты будешь попадаться ему на глаза, зная, что он потратил на тебя лишний миллион?
Sıkıştığımı söylemiştim.
- ( лучек ) Я говорил, что мне надо выйти.
Buradaki diğer beyaz kızlar var ya? Sıçtığımın...
Остальные белые тут... пробляди...
Baudelaireların hikâyesi bir hava durumu raporu olsaydı ortalıkta pek gün ışığı olmazdı.
Будь история сирот Бодлер прогнозом погоды, там бы наверняка не упомянули о солнце.
Tarifini Mısır'da öğrenmiştim, orada kısa süreliğine yılan oynatıcılığı yapmıştım da.
Рецепт я узнала в Египте, где мне недолго пришлось поработать заклинательницей змей.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]