Cell phone ringing перевод на турецкий
279 параллельный перевод
- So, Alex [Cell Phone Ringing]
- Ee Alex, ner - Bir saniye.
- I mean, something killed these people. - [Cell Phone Ringing]
Yani bir şey bu insanları öldürdü.
- [Cell Phone Ringing] - How long is it gonna take you... - to get those crates analyzed?
Şu sandıkların analizi ne kadar zaman alır?
It's great for kids, if you're thinking of having them. Also, you might wanna check out... ( CELL PHONE RINGING )
Eğer bakmak isterseniz...
( CELL PHONE RINGING )
İlgilenmiyoruz!
[CELL PHONE RINGING] I don't care. Just pick one.
- Umurumda bile değil.
I keep thinking about Mel and how she must be feeling today. [CELL PHONE RINGING]
Kim bilir bugün kendini nasıl hissediyordur.
Chez Henri has the most splendid oxtail terrine. [CELL PHONE RINGING] ROZ :
Chez Henri'de öküz kuyruğundan nefis yahni yapıyorlar.
- Yeah, mental, all right. - [Cell Phone Ringing]
Evet, evet ya,... beyinsel dalgalar
Didi tells me you've replaced... - our late friend, Tom Zetland. - [Cell Phone Ringing]
Didi söylemişti, iyi dostumuz Tom Zetland yerine sizin baktığınızdan.
WE'RE JUST KIND OF PUTTING ONETOGETHER RIGHT NOW. ( Cell PHone Ringing )
Şu anda, hep birlikte toparlamaya çalışıyoruz.
( Cell PHone Ringing )
KIZ ÖĞRENCİ YURDU DUŞU
[Cell Phone Ringing]
[Cep Tel]
[Gunshot Echoing ] [ Cell Phone Ringing]
[Silah sesi ] [ Cep Tel]
Trust me. ( cell phone ringing )
İnan bana.
[CELL PHONE RINGING] That's me.
Benimki çalıyor.
- Yes, yes. Dad, about Penelope, actually, we were wondering... [CELL PHONE RINGING]
Penelope konusunda sana bir şey diyecektik.
- And I trust Martin. [CELL PHONE RINGING]
- Biz Marty'nin çocuklarıyız.
- ( cell phone ringing )
Bunu da dinle.
( CELL PHONE RINGING ) She was smart.
Ayrıca zekiymiş.
( CELL PHONE RINGING ) Perp's screwing with us.
Saldırgan bizimle oynuyordu.
( CELL PHONE ringing ) SARAH : Stop.
Kes şunu.
( cell phone ringing ) Howard Hughes in a studio apartment?
Stüdyo dairede kalan bir Howard Hughes mu?
- Get your foot out of the door. - ( cell phone ringing )
- Ayağını kapıdan çek.
[Cell phone ringing] Eddie, that's your phone.
Eddie, senin telefonun.
[Cell phone ringing] SHELLY : Let it ring.
Bırak çalsın.
[Cell phone ringing] No, you're good.
Hayır, bir şey yok.
[CELL PHONE RINGING]
Ver şunu.
Well, I left my cell phone on during rehearsal. It just kept ringing and ringing.
Prova sırasında telefonum açıktı..... ve çaldı da çaldı.
[Cell Phone Ringing] Hey.
Hey.
[CELL PHONE RINGING]
TVRip black _ milk Mayıs 2008
( cell phone ringing )
Affedersiniz.
[Ringing of cell phone]
- Evet, dinliyorum.
[Cell Phone Ringing] - Hello?
- Alo?
( cell phone ringing ) why have you got Susan's mobile?
- Susanın teIefonu neden sende?
[CELL PHONE RINGING] Lord, Dad left his phone.
Babam telefonunu unutmuş.
[CELL PHONE RINGING]
En öfkeli kadın daima kazanır.
[Ringing of cell phone] "OUR".
"Bizim"?
[Ringing of cell phone] HI, HONEY.
Selam, tatlım.
[Cell Phone Ringing] That's me.
Bu bana.
[Cell Phone Dialing, Ringing]
[Cep telefonu sesleri]
( cell phone ringing ) Yeah?
Evet?
( CELL PHONE RINGING ) He's married.
Evli.
Your cell phone's ringing.
- Cep telefonun çalıyor.
( cell phone ringing ) Phew! Eddie?
Eddie?
( cell phone ringing ) Maybe we can help that person, too.
Belki o kişiye de yardım edebiliriz.
[Cell phone ringing] Look at this.
Şuna bak.
[Ringing of cell phone]
Benimki.
I guess I'll keep singing My cell phone appears to be ringing
Sanırım şarkı söylemeyi sürdüreceğim, cebim çalıyormuş gibi görünüyor.
[Cell Phone Ringing]
- Elbette.
Touché, your highness. [cell phone ringing]
Hazır olduğunda bu şekilde derin bir nefes al ve duygularını en üst düzeye çıkarıp düşünmeye başla.