Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ C ] / Coming down

Coming down перевод на турецкий

4,486 параллельный перевод
Thanks for coming down.
Geldiğin için teşekkürler.
Guys, thanks for coming down.
Geldiğiniz için teşekkürler herkese.
I got Carter coming down around midnight, but his jacket's closed, so you can't see his shirt.
- Carter inerken de görüntü var geceyarısı gibi, ama ceketin önü kapalı, yani.. tişörtü görünmüyor.
We all wanna know when this thing is coming down, but this is not helping.
Bu şeyin ne zaman gideceğini hepimiz bilmek istiyoruz ama yardımcı olmuyorsunuz.
It's coming down.
Başımıza yıkacaklar.
What are you talking about? What's coming down?
Ne diyorsun, neyi yıkıyorlar?
Maybe the dome's coming down.
Belki de kubbe aşağı iniyor.
Emily, I don't need you coming down here all the time, worrying about us.
Emily, sürekli buraya gelip bizim için endişelenmene ihtiyacım yok.
Oh,'cause Santana's coming down.
- Neden? Çünkü Santana geliyor.
I... I'm coming down there.
Oraya geliyorum.
I'm coming down with a cold.
Nezle olmuşum.
He's coming down!
Aşağıya geliyor!
Hey, mom, thanks for coming down.
Selam anne, geldiğin için çok teşekkürler.
Feel like coming down to Cuba? "
Küba kırlıklarında yürüyüş yapmak nasıl hissettiriyor.
[laser fire] - when's that force field Coming down, donnie?
Güç alanı ne zaman etkisizleşecek Donnie?
Hey, thanks for coming down.
Selam, geldiğin için sağol.
I had my camera out to take that picture of her coming down.
İnerken fotoğrafını çekmek için elimde makine vardı.
Yeah, and that's, um, the Berlin Wall coming down, and-and that's Tiananmen Square, and this is a dachshund in a hot dog bun.
Şu fotoğraf tam Berlin Duvarı yıkılırken çekildi bu da Tiananmen Meydanı bu da sosisli ekmeği içinde bir mastı.
But he hears you coming down the hall, so he just pretends like he's asleep.
Senin koridordaki ayak seslerini duyduğunda uyuyor numarası yapıyor.
Boy, are you coming down?
Oğlum geliyor musun aşağıya?
I figured coming down here is the only way to get you to stop coming in.
Artık biliyoruz. Elim asla eskisi gibi olmayacak.
I see my squad car coming down on top of me, so I managed to roll out of the way, but my... my leg was caught under it.
Ekip arabasının üzerime geldiğini gördüm yolun dışına çıkmayı başardım ama... Ayağım altında kaldı.
She's coming down from someplace in Oregon.
Oregon'dan bir yerden geliyor.
- What is it? Are you... Are you coming down with something?
Bir hastalığa mı yakalandın?
You're still not coming down?
İnmiyor musun? İnmiyor musun dedim?
We appreciate you coming down.
Geldiğiniz için teşekkür ediyoruz.
We appreciate you coming down here, we do.
Gerçekten geldiğiniz için teşekkür ederiz.
[Emde] The real tough part about Daytona, which would put most of the people out of the race, was either coming down the straightaway and going into the north turn, you started getting into the loose, chopped-up sand, and then also transitioning from the sand onto pavement, you know, you got the little sandy stretch there, where you've got pavement with sand all over it and there's a lot of guys spinning out, coming through that,
Daytona'nın en zor tarafı, bir çok yarışçıyı yarış dışında bırakabilmesiydi, kuzey dönüşüne doğru düm düz gelir ve, ve kumda hakimiyetinizi kaybetmeye başlardınız, sonra da saplanırdınız ve sonra kumdan asfalta geçerken, bilirsiniz, asfalta geçtiğinizde biraz kum yapışmış olurdu
Instead of you coming down here and telling me who to be mad at, why don't you do your job?
Buraya gelip de bana kime kızgınsın diyene kadar niye işini yapmıyorsun?
Ooh, I'm coming down.
Hayır, hayır anne.
Is that you guys coming down entry "A"?
A girişinden gelen siz misiniz çocuklar?
- You shouldn't fuck coming down on peyote.
- Kaktüsün etkisinden yeni çıkanlarla dalga geçmemelisin.
I think I might be coming down with something, too.
Sanırım ben de biraz hastalanıyorum.
Oh, it's really coming down, huh?
Oh, gerçekten düşüyor, ha?
'" A yellow dog coming down.
Sarı bir köpek geliyor.
Say, listen - - word to the wise, there's some stuff coming down the pike.
Beni dinle. Yakınlarda patlak verecek bazı şeyler olacak.
Them coming down here would show some respect, humility.
Onların buraya gelmesi saygı, tevazu anlamına gelir.
- The priest was coming down.
- Rahip aşağı iniyordu.
You plan on coming down off there anytime soon?
- Yakın bir gelecekte aşağıya inmeyi düşünüyor musun?
Appreciate your coming down, so fast.
Hemen geldiğiniz için teşekkür ederim.
My lot's going down and your lot's coming up.
Benimkiler batarken, seninkiler yükseliyor.
I'm coming in, so you're gonna put that gun down.
İçeri geliyorum. Silahını indir.
Someday, one day, it gets more serious, you know, then, uh, then it does, and we, uh, we're walking down the aisle, you know, and... I'm saying it wrong, saying it wrong,'cause I get, uh, I get tongue-tied, um... uh, because I think that you are coming on too strong.
Belki, bir gün, daha ciddileşirse, bilirsin, o zaman, uh, olursa, ve biz, uh, koridorda konuşuyoruz, yani, ve... yanlış söylüyorum, yanlış söylüyorum, çünkü, uh, dilim dolandı, um... uh, çünkü bence sen
I thought I was coming to a hoedown, but if this is just gonna be a driver's-license down, then I guess I will just go somewhere else!
Öğüt gelecek sanmıştım ama sadece ehliyet konusu olacaksa sanırım başka bir yere gideceğim!
Is he coming back down?
İnecek mi?
It's coming from down there!
Ses oradan geliyor.
Thank you so much for coming all the way down here to tell me that.
O lafı etmek için buralara kadar gelmene minnettarım gerçekten.
No, the patients just check themselves in and keep coming back- - Unless we shut them down.
Hayır, hastalar bizzat kendileri başvuruyor ve gelmeye de devam edecekler tabii biz orayı kapattırmazsak.
Something coming down the line.
Hat üstünde gelen bir şey var.
Is the sun coming up or going down?
Gün doğuyor mu batıyor mu?
"Shangri-La is a tear-down, but the neighborhood is up and coming."
"Harikalar Diyarı yıkık dökük bir yer ama mahalle hızla gelişiyor."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]