Do you like them перевод на турецкий
749 параллельный перевод
How do you like them?
Nasıl buldun?
How do you like them?
Beğendin mi?
Do you like them?
Onlardan hoşlandın mı? Sen...
Do you like them, Tina?
Sen onları seviyor musun, Tina?
- Do you like them?
- Hoşuna gitti mi?
Do you like them?
Beğendin mi?
How do you like them mutts taking me for a pigeon.
Bu salaklar beni serçe zannetti, iyi mi?
Do you like them?
Onları sever misiniz?
How do you like them?
Yumurtanı nasıl istersin?
- Do you like them?
Sevdiniz mi?
Dude, how do you like them apples?
Dude, buna ne dersin?
- Do you like them?
- Onları seviyor musun?
How do you like them?
NasıI seversin?
So, do you like them?
Ee, beğendin mi?
How do you like them, Barrett?
Çiçekleri nasıl buldun, Barrett?
Do you like them?
Onları sevdin mi?
Do you like them?
Hoşlandın mı?
- So many books... - Do you like them?
- Bir oda dolusu kitap...
Are they nice? Do you like them?
Onları seviyorsun, değil mi?
Do you like them?
- Beğendin mi?
- How do you like them apples, Charlie?
- Buna ne dersin, Charlie?
Do you like them dear?
Onları sevdiniz mi?
How do you like them this way?
Onları bu şekilde beğendin mi?
How do you like them apples?
Aykla pirincin tasn!
How do you like them apples, Superstar?
Elmaları nasıl buldun, Süper star?
Just like you said, the Blessed do exist, but I'm really not sure if we should be taking them on.
Söylediğin gibi, Kutsallar var. Ama... onlarla savaşmamamız gerektiğini düşünüyorum.
"Do what you like to me, my Lord, only spare the three of them!"
Bana ne istersen yap tanrım ama o üçünün canlarını bağışla!
Well, Dan, I'd like to keep them but I can't pay you out of my pay yet because well, there's something I sort of wanted to do.
Dan, elbiseler bende kalsın isterdim... ama sana maaşımdan ödeyemem çünkü... yapmak istediğim bir şey var da. Diyordum ki...
They'll do all the same things to you... and you'll trail after them just like me... hoping they won't be so mean to you that day... or say something to make you feel so bad.
Aynı şeyleri sana da yapacaklar. Benim gibi peşlerinden sürüklenip sana karşı kötü davranmamalarını moralini bozacak bir şey söylememelerini dileyeceksin.
When I started out I felt just like you said. But when I hear them machine guns a-going and all them fellows are dropping around me, I figured that them guns was killing hundreds, maybe thousands, and there weren't nothing anybody could do, but to stop them guns.
Başlarken tam dediğiniz gibi hissediyordum ama makineli tüfekleri duyduğum zaman etrafımdaki herkes patır patır dökülünce silahlarının yüzlerce, belki de binlerce kişiyi öldüreceğini düşündüm.
All those comfortable swabs who sit at home in their beam-ends reveling in the luxuries that seamen risk their lives to bring to them, and despising the poor devils if they so much as touch a drop of rum, and even sneering at people who try to do them some good like you and me.
Evlerinde oturup, denizcilerin hayatlarını tehlikeye atarak ayaklarına getirdiği şeylerin tadını çıkaran ama bir damla içkiye dokunsalar zavallılardan nefret eden, hatta senin benim gibi onlara iyilik etmeye çalışanlara dudak büken tüm o aptalların anlaması için.
You better do like he says,'cause we're gonna play billiards with you... till we run you out of them rocks.
En iyisi sen, onun dediği gibi yap, çünkü biz, senle bilardo oynayacağız... Kayaların dışına koşuncaya kadar.
How on earth do you expect to fight sharks like them?
Köpekbalıklarıyla, onların yöntemleriyle savaşamazsın?
I don't like them any more than you do, but we've got to follow orders. Come on.
Onları ben de senin kadar sevmiyorum ama emirlere uymamız gerek.
How could you let them do a thing like that?
Nasıl böyle yapmalarına izin verirsin?
If I were like you, if I saw things the way you see them... took an interest in things the way you do... perhaps had your problems...
Senin gibi olabilseydim, her şeyi senin gördüğün gibi görüp senin gibi merak edebilseydim ya da senin sorunlarına sahip olabilseydim...
You don't know them like I do.
Onlari benim kadar tanimiyorsun.
They may be your people, but do you have to wallow with them? Smell like them?
Onlarla birlikte çamurda yuvarlanıp, onlar gibi kokmalı mısın?
You know, Fitz doesn't like me to kill them, but I do when he's out of the room.
Biliyorsun, Fitz onları öldürmemden hoşlanmaz, ama o dışarıda iken öldürürüm.
There are 7,000 hotels in Paris, 220,000 hotel rooms and do you know that in approximately 40,000 of them especially on a night like this....
Paris'de 7000 tane otel, 220,000 tane otel odası var. Duyduğuma göre bunlardan yaklaşık 40,000 tanesi.. .. özellikle böyle bir gecede...
Do as you like with them.
Onlarla istediğinizi yapın.
You don't like them, do you, any of them?
Onları, onlardan herhangi birini sevmiyorsun, değil mi?
If you want to get along in life, never do what you're told. Oh, for heaven's sakes, don't tell them a thing like that.
Kendilerini önemli sanırlar
You really don't like them, do you?
Aslında onlardan hoşlanmıyorsun, değil mi?
He handles them like you do a gun.
Senin silahlardan anladığın kadar.
You do not like them?
Beğenmediniz mi?
Mr. commander, explain to them that you think like they do, otherwise they will kill us without any reason.
Sayın komutan, yanlarında olduğunuzu açıklayın onlara, aksi halde sebepsiz yere bizi vuracaklar.
Do you really think it was right leaving like this without telling them a word?
Onlara böyle bir kelime bile etmeden gitmeyi gerçekten düşünüyor musun?
You don't like them very much, do you?
Onları fazla sevmiyorsun, değil mi?
all these men who were gonna do this to me... and I kept passing them on the corners and they'd stare at me, you know, like...
Bana bu şekilde davranabilecek adamların arasından köşe başlarında önlerinden geçiyordum ve bana gözlerini dikip bakıyorlardı...
Do you work for them like Simonson did?
Sen de Simonson gibi onlara mı çalışıyorsun?
do you 11143
do you understand me 803
do you understand english 18
do you understand 3234
do you love me 464
do you know me 118
do you speak english 171
do you remember me 298
do you like music 40
do you want to marry me 20
do you understand me 803
do you understand english 18
do you understand 3234
do you love me 464
do you know me 118
do you speak english 171
do you remember me 298
do you like music 40
do you want to marry me 20
do you know 1210
do you hear me 1638
do you really love me 16
do you remember 811
do you know what that's like 19
do you mind 1332
do you play 74
do you copy 753
do you know who i am 370
do you see 360
do you hear me 1638
do you really love me 16
do you remember 811
do you know what that's like 19
do you mind 1332
do you play 74
do you copy 753
do you know who i am 370
do you see 360