Formal перевод на турецкий
2,625 параллельный перевод
It is your senior formal.
Bu senin son sınıf balon.
Want to go to the senior formal with me on Saturday?
Roddy, hala konuşuyor muyum? Cumartesi günü benimle son sınıfların balosuna gelmek ister misin?
Just a formal examination.
Sadece resmî bir tetkik.
Well, this is formal.
Bu çok resmi oldu.
I'm going to make a formal complaint about you.
Hakkınızda resmi şikayette bulunacağım.
After a formal complaint by the Polish Ambassador, he has been suspended on full pay.
Polonyalı Büyükelçinin şikayetinin ardından tamamen işine son verildi.
She was with a nurse in Northeast General scrubs.
Yanında da Northeast General formalı bir hemşire varmış.
You want access to my property, make a formal request.
Benim malıma ulaşabilmek istiyorsan usule uygun olarak rica et.
It's a request to the Justice Department for a formal investigation into special agent Erica Evans.
Bu, özel ajan Erica Evans'ı resmi olarak soruşturmak için Adalet Bakanlığı'na göndermek üzere olduğum bir dilekçe.
We're setting up a formal meeting with HR this week.
Bu hafta insan kaynakları ile resmi bir toplantı ayarlıyoruz.
Oh, no need to be so formal, Spanky.
Oh, resmiyete gerek yok, Spanky.
When you consider Mary Anning's status, a woman from a working class background, with no formal education to speak of, it may seem strange that she acquired such a prestigious reputation, until, that is, you see what it was that she discovered.
Mary Anning'in durumunu dikkate aldığımızda hiçbir örgün eğitimi olmayan işçi sınıfı kökenli bir kadının böyle prestijli bir ün kazanması tuhaf görünebilir ta ki onun ne keşfettiğini görene kadar.
The odd formal dinner, a coffee here or there.
Resmi yemeklere, birkaç kez kahve içmeye gittik.
Although the authorities have yet to make a formal statement, we're expecting them to do so shortly.
Yetkililer henüz resmi bir açıklama yapmamalarına rağmen kısa bir sürede açıklama yapacaklarını umuyoruz. Haberler geldikçe karşınızda olacağız.
The killer used formal invitations to ensure his targets would be in attendance.
Katil, hedeflerinin katılacağından emin olmak için resmi davetiye göndermiş.
There will be a formal ribbon cutting in the America room in fifteen minutes.
15 dakika içerisinde Amerika odasında resmi kurdele kesimi olacaktır.
We'd like to make a formal complaint, please.
Resmi bir şikayette bulunmak istiyoruz.
My date to the spring formal.
Bahar balosuna birlikte gitmiştik.
A colleague will stop by with a formal complaint.
- Bir arkadaşı yollayıp işlemleri başlatırım. - Ne işlemi?
I have a formal agreement I need you to sign.
İmzalamanız gereken bir sözleşme var.
If we were to put in a formal request, you'd be sitting on a milk crate for six months.
Eğer resmi bir istekte bulunsaydık, 6 ay boyunca süt kutularının üstünde otuyor olurdun.
- Look, can we drop the formal'you'?
- Şu sizi bizi boş versek, sen ben desek?
No formal teaching experience.
- Resmi öğretmenlik deneyimi yok. - Yok.
I've never heard that before. "Passed hors d'oeuvres, formal dinner, party games"?
Bunu daha önce hiç duymamıştım.... parti oyunları "?
She was always in formal employment.
... ödeme fişleriyle daima gerçek bir iş yaptığını,..
The "Charles" part is formal, but the "In Charge" part is kind of casual.
"Charles" kısmı resmi ama "Görevde" kısmı sanki sıradan. Vay be.
I may not have a formal education or a high school diploma, but I got a heart ; And you stuck a knife in it by way of my back.
Resmi bir eğitimim ya da lise diplomam olmayabilir, ama benim de kalbim var ve sen ona tam arkamdan bıçak sapladın.
- It's a little formal for a bank job.
- Banka işi için biraz fazla resmi.
You're right, it is formal for a bank job.
Haklısın, banka işi için fazla resmi.
We were... on our way to the formal opening of the bridge.
Biz köprünün resmî açılışına katılmaya gidiyorduk.
If you don't like her, you only need to see her on formal occasions and when the time comes, to make little princes and princesses.
Ondan hoşlanmıyorsan sadece resmi durumlarda onu görsen yeter zamanı geldiğinde de küçük prens ve prensesleri yaparsınız.
After we inform Mr. Beckert's family, I will call the F.D.A. and file a formal report.
Bay Beckert'ın ailesine söyledikten sonra FDA'yı arayıp resmi bir rapor yazacağım.
I think if you check my file, you'll see that I rarely give formal feedback about my residents.
Asistanlar hakkında hazırladığım raporlara baksanız normal bir rapor verdiğimi çok nadir görürsünüz.
The second Hightower's replacement is announced, I'm gonna put in a formal request
Hightower'ın yerine geçecek kişi açıklandığında benden uzak durmanız için özel izin çıkarttıracağım.
Ian Green complimented my new haircut and then he asked me to spring formal.
Ian Green saçlarıma iltifat etti ve bahar balosuna gelir misin dedi?
She met my dad at the Woodlands Spring Formal.
Babamla Woodlands bahar balosunda tanışmış.
Spring Formal is two weeks away.
Bahar balosuna iki hafta kaldı.
We got dates to the Spring Formal.
Bahar balosu için randevularımız var.
Would you wanna go to the Spring Formal with me?
Bahar balosuna benimle gelmek ister misin?
What about Spring Formal?
- Bahar balosu ne olacak?
You're shopping for Spring Formal without me?
Balo alışverişini bensiz mi yapıyorsunuz?
Yeah, she met my dad at the Woodlands Spring Formal.
Evet. Babamla Woodlands bahar balosunda tanışmış.
It's time to announce your Spring Formal Blossom Queen.
Bahar balosu gelişim kraliçesini ilan etmenin vakti geldi.
Not faux ones who ditch you because a better offer came along or bailed on you because you became single and didn't have a date to Spring Formal anymore.
Başka bir fırsat yakalayınca sizi başından atan ya da baloda artık eşiniz olmadığı için sizi terk eden sahte arkadaş değil.
You're being awfully formal.
Bu aşırı resmi oldu.
Formal occasion, I'm afraid.
Maalesef resmi bir münasebetle geldim.
And we're left lying next to a complete stranger, without even so much as a formal "how do you do?"
Ve hiç merhabalaşmadığımız biriyle yan yana yatmak mecburiyetinde kalabiliriz.
It's so formal.
Çok resmi oluyor.
So formal around here, I kind of feel like I'm at a job interview or something.
Eee her şey yolunda mı? Kendimi şu anda bir iş görüşmesine gelmiş gibi hissediyorum.
Well, three days makes it just in time for the winter formal.
3 gün kış balosuna da uygun hem.
Jackson asked me to the winter formal.
Jackson kış balosuna onunla gitmemi teklif etti.