Fresh off the boat перевод на турецкий
56 параллельный перевод
- Yeah, fresh off the boat.
- Evet, yeni gelmiş.
Fresh off the boat! "
Yeni dünyaya ayak bastık! "
Fresh off the boat's the way I like'em.
Kayıktan yeni çıkmış kadar taze severim.
I'm not some guinea fresh off the boat you can kick.
Ben itip kakabileceğin, acemi İtalyan göçmen değilim.
Fresh off the boat?
Gemiden yeni mi indin?
I discovered this fella, fresh off the boat.
Bu çocuğu ben keşfettim, daha yeni geldi.
Probably some new guy fresh off the boat who saw Scarface on satellite dish too many times, whacks Daddy, burned down the house, let Ventana and everyone else in town know he means to take over.
Biri hala Ventana'nın peşinde, sanırım yerine geçmek isteyen yeni biri. "Yaralı yüzü" fazla seyretmiş olmalı. ... geçtiğini bilmelerini istiyor.
Well, I'm the new kid in town, fresh off the boat from New York City, where I worked in a similar capacity for the mayor.
Kasabadaki yeni çocuk benim, benzer bir pozisyonda çalıştığım New York'dan henüz geldim.
Are they fresh off the boat?
Yoksa gemiden yeni mi indi?
- Or fresh off the boat.
- Ya da gemiden yeni indiler.
Fish, all fresh off the boat
Balıklar yeni tutulmuş kadar taze.
I got some gage, fresh off the boat.
Elime bir miktar geçti, gemiden taze indi.
Fresh off the boat?
Sen yeni misin?
This one's fresh off the boat...
Bu, gemiden daha yeni geldi...
He's a fish, fresh off the boat.
- Henüz yeni çaylaktı.
She was a better neighbor than these fresh off the boat hmongs and drs.
Şu kaçak hmonglar ve drlardan daha iyi komşuydu.
Fresh off the boat.
Karaya yeni çıkmış.
Fresh off the boat from Chicago.
Chicago'dan yeni ayrıldım.
It's not that difficult really to find... a good looking Indian boy fresh off the boat... a crisp shirt neatly tucked into his terricot trousers... I'm kidding...
Yakışıklı bir hintli çocuğu bulmak... o kadar zor birşey değil tekneden yeni gelmiş... pantolonun içine sıkıştırılmış güzel bir gömlek... Şaka yapıyorum...
There's this new lot, fresh off the boat. They stick to themselves.
Gemiden henüz inmiş yeniler, kendi hallerindeler.
Fresh off the boat.
Gemiden yeni indim. Atina'dan geliyorum.
- These women are fresh off the boat.
Bu kadınların çoğu henüz daha yeni gelmiş, tamam mı?
These are some hot, young rookies fresh off the boat from the training program.
Eğitim programından yeni gelmiş birkaç acemi çaylak.
Dima's getting me a load of digital cameras fresh off the boat from Japan.
Dima Japonya'dan gelen tekneden bana bir sürü dijital kamera getiriyor.
They are not legal aid attorneys just fresh off the boat from Hucklebuck Law School.
Onlar Hucklebuck hukuk fakültesinden yeni mezun değiller.
Fresh off the boat.
Köyden indim şehre.
I know I said I wouldn't be late, but they were just a couple of kids fresh off the boat, honey.
Geç kalmayacağımı söylediğimi biliyorum tatlım Amerika'ya yeni gelmiş bir çiftler.
So, like, fresh off the boat.
Yeni geldin yani.
Since you're obviously fresh off the boat, let me explain a couple things.
Belli ki şehirde yenisin. O yüzden birkaç şeyi açıklığa kavuşturmama izin ver.
Major crimes confirmed they're muscle for Basayev, fresh off the boat.
Basayev'in adamları olduğu doğrulandı. Daha yeni elemanlarmış.
Fresh off the boat?
Sen yenisin galiba.
I've just got some new tenants fresh off the boat.
Yeni kiracılarım da teşrif buyurdular.
They barely speak the language. They're fresh off the boat.
Kimlikleri yok, dil bilmezler ; yeni gelmişler ülkeye.
Listen, trooper, we appreciate your giddyup on this thing, but we're not fresh off the boat here.
Dinle polis evladım bu konudaki çabana minnettarız ama biz de iyi bıyık terlettik.
My shoe! Aah! S01E07 Showdown at the Golden Saddle
Fresh Off The Boat, Sezon 1, Bölüm 7 "Altın Eyer"
S01E09 License to Sell
Fresh Off The Boat, Sezon 1, Bölüm 9 "Satış Lisansı"
S01E10 Blind Spot
Fresh Off The Boat 1. Sezon, 10. Bölüm "Kör Nokta"
♪ I'm fresh off the boat ♪
Cemre Deliklitaş
S01E11 Very Superstitious
Fresh Off the Boat, Sezon 1, Bölüm 11, "Batıl İnanç"
This is Miss Meena, fresh off the boat from Manhattan.
Bu Bayan Meena, Manhattan gemisinden yeni indi.
The stiff, upright Doctor Jekyll, fresh off the boat.
Çetin ve dürüst Doktor Jekyll şimdi karaya ayak bastı.
We just got it, fresh off the boat from Eastern Europe.
Daha yeni Doğu Avrupa'dan gelen bir tekneden aldık.
Robert Yokel fresh off the boat from Ceylon.
Robert Yokel, Sri Lanka'dan geldi.
Fresh off the boat...
ANNAPOLIS, MARYLAND Haziran 1767 Esir alındıktan 87 gün sonra
An Irish lad fresh off the boat?
Gemiden yeni inmiş İrlandalı bir genç?
Fresh off the boat.
Ülkeye daha yeni geldiler.
And I shouldn't get involved with someone who's just fresh off the boat.
Ve aramıza yeni katılan birisiyle ilişkiye giremem.
Catch fresh fish right off the side of the boat. Cook them right there.
Teknede balık tutar, oracıkta pişiririz.
Fresh-off-the-boat Salvadorians rarely rat.
Salvadorlular konuşmaz.
Fresh-off-the-boat Russians shipped over to do dirty work for the old-timers, but they decided to break off on their own.
Eski kafalıların pis işlerini yaptırmak için mülteci tekneleriyle Rusları taşıyorlar. Fakat onlar kendi bağlarını koparmaya karar vermişler.
All right. Fresh off the boat?
Yeni mi geldin?
the boat 92
fresh 199
freshman 32
fresh fish 24
freshmen 18
fresh air 133
fresh out 16
fresh meat 60
fresh start 71
fresh eyes 18
fresh 199
freshman 32
fresh fish 24
freshmen 18
fresh air 133
fresh out 16
fresh meat 60
fresh start 71
fresh eyes 18