Giddy перевод на турецкий
560 параллельный перевод
"The mind seemed to grow giddy by looking so far into the abyss of time."
"Zamanın sonsuz uçurumu karşısında, akıl sersemleşiyor."
Giddy-up!
Höst!
Remember, Giddy, the time I tied strings on you and passed you off as a puppet?
Hatırlar mısın Giddy, sana ipler takıp kukla diye yutturmuştum.
Look, Giddy, look. it's amazing.
Bak, Giddy, bak. İnanılmaz.
Yes, Giddy, as I was saying to the duchess only yesterday...
Evet, Giddy, dün düşese söylediğim gibi...
Look, Giddy, a man of letters.
Bak, Giddy, okuryazar biri.
Giddy up!
Deh!
Eh, Giddy?
Değil mi, Giddy?
Giddy up.
Deh.
( man ) Giddy up.
Deh, deh!
I felt so sick and giddy, I just had to come in and have a brandy.
Birden fenalaşıp bir konyak içmek istedim.
She was still sleepwalking along the giddy heights of a lost career.
Yok olmuş kariyerin peşinden, hala uyur gezer gibi koşuyordu.
I'm as giddy... as a drunken man, I never...
Bir sarhoş kadar sersemim, asla...
Giddy up!
Haydi gidelim!
Giddy-up!
Başdöndürene kadar!
I think you ought to know that Mr. Denver and I... are not members of a giddy nightclub set... who run around having casual affairs with other members of the group.
Şunu bilmelisiniz ki Mr.Denver ve ben... başkalarıyla düşüp kalkan... hafif insanlar değiliz...
As we paced along upon the giddy footing of the hatches... methought that Gloucester stumbled... and, in falling... struck me, that thought to stay him... overboard, into the tumbling billows of the main.
Güvertedeki gevşek tahtalar üzerinde yürürken birden Gloucester dengesini kaybediyor. Onu tutmaya çalışıyorum, ama düşerken bana çarpıp beni denize yuvarlıyor. Bir anda dalgalar tepemden aşmaya başlıyor.
Giddy up!
Kıpırda!
- Giddy-up!
- Deh.
Giddy-up!
Deh!
"Giddy-up, horsy!" said little Claus. "Hup!"
"Deh, eşeğim!" dedi küçük Claus. "Hop!"
Ching, now I'm gonna get fired. Giddy up out of here.
Ching, işte şimdi kovulacağım.
I tried to think of how I could get away from them... but then I began to feel so weak and giddy.
Nasıl kaçabileceğimi düşünmeye çalıştım ama sonra güçsüz hissettim ve başım döndü.
Winifred, I should like to make a slight differentiation between the word cheerful and just plain giddy irresponsibility.
Winifred, neşeyle sorumsuzluğu birbirine karıştırmayalım lütfen
Yes, I-I feel a bit giddy.
Kendimi biraz sersemlemiş hissediyorum.
Sort of weak and giddy.
Hayli güçsüz ve sersemlemiş.
Of course, this harebrained scheme is enough to make any man giddy.
Tabii senin bu kuş beyinli planın baş döndürmeye yeter.
Well, it's not my scheme making you giddy.
Başını döndüren benim planım değil.
It's not that I'm so giddy I've been on a shopping spree
# Aklı havada değilim ben Dönüyordum da alışverişten #
Giddy up!
Hoppala!
The heat of the ovens made her giddy.
Fırınların harareti onu sersemletiyormuş güya.
A snow to make the happy happier and the giddy even giddier.
Mutluyu daha mutlu, delişmeni daha delişmen yapar.
Come on. Giddy up.
Haydi, katır.
Giddy up.
Daha hızlı.
I feel giddy.
Başım dönüyor.
I'm as giddy as a drunken man!
Sarhoş gibi başım dönüyor!
Good. Because I wouldn't count on the support of this giddy little matron.
Güzel, çünkü bunu destekleyeceklerini hiç sanmıyorum.
The rhythm makes me giddy.
Ritim resmen başımı döndürüyor.
Then felt giddy and her heart wasn't up to it.
Başı dönmüş, sonra da kalbi durmuş olmalı, çok korkunç!
I wish this thing had a little more giddy-up to it.
Bu şeyin biraz daha fazla ateş almasını isterdim.
" Breathless I fell. in giddy motions lost.
"Düştüm soluksuz, sersem sepelek..."
I'm drunk, and I'm giddy, and I'm going to the loo.
Sarhoşum ve duman oldum. Neyse tuvalete gidiyorum.
I remember one night, I was feeling a little giddy.
Bir gece biraz başımın döndüğünü hatırlıyorum.
I'm as giddy as a schoolgirl.
Okul çocukları kadar şenim.
Giddy up, horse!
Haydi atlar!
Giddy up!
Daha hızlı!
- A little giddy, but nice.
- Birazcık uçarı ama yine de hoş.
I'm as giddy as a drunken man.
Sarhoş bir adam kadar başım dönüyor.
Giddy-up, Mario.
Haydi, Mario.
Giddy!
Cadı!
You make me quite giddy.
Sizi görünce başım dönüyor.