Helping перевод на турецкий
18,718 параллельный перевод
And how exactly are you helping me?
Bana tam olarak nasıl yardımcı olacaksın?
I wonder if you would consider helping us, guiding us through it?
Eğer bize yardım etmek istiyorsanız direkt yolu gösterir misiniz acaba?
I'm the one that picked up the pieces, and it's humiliating, let me tell you, helping the woman you love mourn the loss of another man.
Parçaları toplayan bendim ve bu utanç vericiydi bak kaybettiği adamın ardından yas tutan bir kadına yardım etmek.
And, um, every dollar I make goes to helping me and Betty get the baby back, so...
Her bir doları Betty'yle benim bebeği geri almamıza gidecek hem, o yüzden...
- Helping me?
- Bana yardım mı ediyorsun?
YOU HERE TO GIVE ME A MEDAL FOR HELPING YOU SAVE THOSE BOYS?
Çocukları kurtarmaya yardım ettiğim için madalya mı vereceksin?
Well, that may be true, but we should be helping them through this.
Haklı olabilirsin ama bu zor günleri atlatmalarına yardım etmeliyiz.
Leaning towards helping.
Yardım etmeye sıcak bakıyorum.
I don't know. But... But whatever you're doing right now is not helping.
Bilmiyorum ama ne yapıyorsan işe yaramıyor.
But while I'm here, I'm helping Mary.
Ama buradayken, Mary'e yardım ediyorum.
Who's helping you?
Sana kim yardım ediyor?
Gemma Webster says you've been helping her out with something.
Gemma Webster, senin ona bir konuda yardım ettiğini söyledi.
Then-is no one I.n the house. So I was just helping Mini to change.
Evde kimse olmadığı için Mini'ye ben yardım edeceğim.
It's so good to see you. Thanks for helping out.
Seni görmek çok güzel Yardım ettiğin için teşekkürler.
I'm here helping the band out with some of their affairs.
Gruba bazı işlerinde yardımcı olmak için buradayım.
I'm gonna be helping you out on the stage.
Sahnede size yardım ediyor olacağım.
Julian, why aren't you helping her?
Julian, ona neden yardım etmiyorsun?
Helping?
Yardım?
What would "not helping" look like?
yardım etmemek nasıl gözükürdü?
- And would you mind helping me out on this? I'd do it myself, it's just I've gotta run out.
Kendim yapardım da gitmem lazım.
Are you helping each other?
Birbirinize yardım ediyor musunuz?
Not that it's helping.
Ondan değil, yardım ediyor.
'Tis on account of'ee telling him to stay abed that he's not helping with the run tonight.
Ona yataktan çıkmamasını söylediğiniz için bu geceki mal sevkiyatına yardım etmiyor.
By helping Elizabeth, he is merely continuing the same tactics.
Elizabeth'e yardım ederek, sadece aynı taktiklerini sürdürüyor.
And although it was my aim in helping her, it does have the effect of strengthening her hand against him.
Benim amacım ona yardım etmek. olmasına rağmen, ve elini ona karşı güçlendirmek.
Hmm? Helping you.
Sana yardım edeceğim.
I knew I'd regret helping you. What are these things?
Sana yardım etmeyi reddetmem gerektiğini biliyordum.
I really appreciate you helping me with this.
Bana yardımcı olduğun için çok sağ ol.
Is the fetus helping you?
Fetüs sana kopya mı veriyor?
Maybe this child is helping to keep her sober.
- Belki bu bebek ayık kalmasını sağlıyodur.
Thank you, Mrs. Urzua, for helping my mom.
Anneme yardım ettiğiniz için teşekkür ederim, Bayan Urzua.
You should be helping us.
- Bize yardım etmelisin. Nedenmiş?
Ava was helping me connect Dwight to something bigger.
Ava benim Dwight'ı daha büyük bir olaya bağlamama yardım ediyordu.
I ain't helping you, Hmm?
Size yardım etmeyeceğim.
Who is he? He is someone who is helping us regain our fatherland.
- Atalarımızın topraklarını geri almamıza yardım eden biri.
I think it's helping him get over the whole Aly thing.
Sanırım ona tüm Aly konusunu aşmasında yardımcı oluyor.
Thank you for helping me see.
Görmeme yardım ettiğin için teşekkür ederim.
I'm trying to figure out where and if anyone's helping her.
Nerede olduğunu bulmaya çalışıyorum ve eğer ona biri yardım ediyorsa da onu.
Well, technically, helping a colleague is a work function.
Teknik olarak bir iş arkadaşına yardım etmekte iş sayılır.
Do you know you could be arrested for helping a killer evade justice?
Katilin kaçmasına yardım ettiğin için sen de tutuklanabilirsin bunu bilmiyor muydun?
But just so we're clear, my focus is also gonna be on helping you.
Ama şunda anlaşalım, sana yardımcı olmaya da odaklanacağım.
How was that helping?
Nasıl faydan olabilir?
I just want to thank her for helping me with that exam.
Sınav için bana yardım ettiği için ona teşekkür etmek istedim.
- How is that helping?
- Bu nasıl yardımcı oluyor?
Thank you so much for helping me take care of the only family I have.
Bu yüzden, teşekkür ederim. Bana, sahip olduğum tek insana bakmamda yardım ettiğin için teşekkür ederim.
Who the hell is helping Banyan?
Banyan'a kim yardım ediyor?
Whoever's helping Banyan was on that crew.
Banyan'a yardım eden her kimse, o bu ekipte çalışmış.
- She could be the one helping Banyan. - Is there anything linking them?
- Banyan'a yardım eden kişi olabilir.
Thank you for helping her get through this really awful time.
Bu kötü zamanında ona yardım ettiğin için teşekkürler.
It's so satisfying to really connect with the patients that I'm helping.
Yardım ettiğim hastalara bağlanmak çok tatmin edici.
Thanks for helping me. You're welcome.
Bana yardım ettiğin için teşekkür ederim.