Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I helped

I helped перевод на турецкий

5,753 параллельный перевод
I helped the FBI find and return all the assets Martin stole.
Martin'in çaldığı bütün paraları bulmasında FBI'a yardım ettim.
Even more so since I helped you keep your wolf.
Hatta kurdunu büyütmene izin verdim diye daha da fazla nefret ediyorlar.
I helped him get off.
Onun çıkmasına yardım ettim.
Hey, I- - I helped you disappear.
Hey, ben... kaybolmana yardım ettim.
I helped hang him.
- Öldürülmesinde benim de payım var.
I helped him escape.
- Kaçmasına ben yardım ettim.
That I helped them?
Yani onlara yardım ettiğimi?
You have to shoot me, so they don't suspect I helped you
Beni vurman gerek. Böylece sana yardım ettiğimden şüphelenmezler.
Don't tell anyone I helped you
Kimseye sana yardım ettiğimi söyleme.
- I helped you this morning.
- Sabah sana yardım ettim.
And I don't think I helped by...
- Hem bana sorarsan -
I helped pay for that car.
O arabayı almana yardımcı olmuştum.
I helped you out for the sake of Don Nam, but even my patience has an end.
Don Nam uğruna sana yardım ettim. Ama sabrım bile bitti
On the island I helped to build, he thought he could do that, face no consequences.
İnşaasına yardım ettiğim adada, Bunu, hiçbir sonuçla yüzleşmeden yapabileceğini sandı.
I'm afraid I helped myself.
- Korkarım başımın çaresine kendim baktım.
I mean, not directly because of me, obviously, but... on some level, I helped Vincent realize he needed to do something to help.
Yani, tabii ki doğrudan etkim olduğunu söylemiyorum. Ancak bir noktada, Vincent'in insanlara bir şekilde yardım etmesini sağladım.
He's a mate I helped empty some sewage drums into the Liffey last week.
Liffey Nehri'ne atık su boşaltma konusunda yardım ettiğim bir arkadaş.
I think it was when my nephew from the future had a shotgun pointed at my dick that I'd helped him place there.
Herhalde gelecekten gelen yeğenim benim yardımımla çüküme bir tüfek doğrulttuğu zamandı.
I've been going and talking to the kids there and they actual helped me raised some of the money to come and... gave me a flag to plant on the Summit and... so, I was thinking maybe it's... they see an... a regular guy can, you know, follow impossible dreams.
Ayrıca aralarında para toplayıp ve buraya gelebilmemi sağladılar. Zirveye dikeyim diye bayrak verdiler. Ben de düşündüm ki...
You know I just helped kill a terrorist, right?
Teröristi öldürmeye yardım ettiğimi biliyorsunuz değil mi?
I'm the one that helped your sister when she got sick.
Hastalandığında kız kardeşine yardım eden bendim.
Hey, I know you saved us, but since we helped out a little And the kids did miss trick-or-treating,
Bizi kurtardığını biliyorum ama biraz yardım ettiğimizden dolayı çocuklar şeker ya da şaka olayını kaçırdı.
No, I wouldn't say "helped". No.
Hayır, "yardım" demek istemedim.
You know what, maybe if your voice saying "be nice"... hadn't been in my head, then... maybe I wouldn't have helped the guy with a fucking sick dog!
Var ya, belki sürekli kafamda "Kibar ol," diyen sesin olmasaydı amına koyduğumun köpeğinin sahibine yardım etmezdim!
Oh, L.B., you helped build this business as did I.
LB. Burayı kurmada ikimizin de emeğin geçti.
And it was just me venting about the breakup. ( stammers ) but i reminded him, You know, how much you helped me
Ama ben ona, bana hayatımın karanlık zamanlarında ne kadar yardım ettiğini hatırlattım.
I knocked. Door was open, so I kind of helped myself.
Kapı açıktı, ben de içeri girdim.
Well, I'm sorry but this time it just can't be helped.
Üzgünüm ama bu kez,... elimde değil.
And I... and I know the cryptos now are writing the kind of automatic Silk Road, and Amir helped do this.
Ve ben... ben cryptos biliyorum Şimdi yazıyoruz Otomatik İpek Yolu tür, Amir bunu sağladı.
Right, right, and I know Wes craven read an article about them, and that helped inspire "a nightmare on elm street"
Aynen, aynen. Wes Craven'in onlarla ilgili bir makale okuduğunu biliyorum.
I want to know who helped you escape.
- Kaçmana kimler yardım etti bilmek istiyorum.
I used to volunteer at a clinic that helped prostitutes get out and get clean, and I saw a lot of girls go through there.
Klinikte eskiden gönüllüydüm, fahişelerin temiz birileri olmasına yardım etmeye çalışıyordum, ve orada pek çok kız gördüm.
I helped.
- Yardım mı ettin?
I made this trip to give thanks to those who helped my husband here.
Buraya, kocama yardımcı olanlara teşekkür etmek için geldim.
Yeah, I had a little freak-out, but Linda helped me get through it. Yeah.
Evet.
I probably would have helped her die if I'd had the courage.
Onun ölmesine yardımcı olmuş olabilirdim tabii o kadar cesaretim olsaydı.
Were I to have aided Captain Vane against your efforts, helped him move into a more favorable position last night, what would such a move say about the trust you and I are supposed to share?
Sana karşı Kaptan Vane'in tarafını tutsam ve onu daha avantajlı bir konuma getirsem böyle bir hareket aramızdaki güveni ne noktaya sürüklerdi?
- You know I would've helped.
Neden bana gelmedin? Yardım ederdim.
I recognize some of the people here who helped us through that.
İçinizden bazılarının o zaman bize yardım ettiklerini hatırlıyorum.
Lillian, I helped you take a shower once. - Hey, guys. - Hey, white weirdo.
Saati 17 dolar, el altından ama hemen vergi iade parasıyla peşin ödeyebilirim.
And that book club helped me impress my publisher today, so I'm grateful to them.
O kitap kulübü de bugün yayıncımı etkilemede bana yardımcı oldu. Onlara minnettarım.
And I never should have helped you.
Ve sana hiç yardım etmeseydim.
Told him I wanted to be an actor, and he very sweetly helped me set up a showcase.
Ona oyuncu olmak istediğimi söyledim. Lynn de bana bir oyuna girebilmem için yardım etti.
You've helped me in my conquest for Mercia, and I've helped you to establish a settlement in the very heart of my kingdom.
Mercia'yı fethetmek için bana yardım ettiniz ben de krallığımın tam göbeğinde bir yerleşke kurmanız için size yardım ettim.
"Working with Simon Wiesenthal, " I have helped to capture dozens of former Nazis "all around the world."
Simon Wiesenthal ile birlikte dünyanın çeşitli yerlerindeki pek çok Nazi'nin yakalanmasına yardımcı oldum.
I guess it helped that he felt comfortable with me.
Sanırım benimle rahat rahat konuşmasına yardımcı oldu bu.
I'd helped a family and hurt no one, but he who deserved it.
Bir aileye yardım ettim ve hak eden birine zarar verdim.
I suppose it can't be helped.
Ama elden bir şey gelmezdi sanırım.
If the tables were turned I wouldn't have helped you out of that pit either.
Eğer başka türlü olsaydı ben de seni asla o çukurdan çıkarmazdım.
The pictures I took that day helped to ID guys for months to come.
O gün çektiğim fotoğraflar, kimlikleri belirleyen adamlara gelecek aylar için yardım etti.
Right? And I met a history professor, João Emanuel, who helped me a lot.
Mesela João Emanuel diye bir tarih profesörü bana çok destek oldu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]