I know it sucks перевод на турецкий
185 параллельный перевод
I know it sucks and all... but, you know, this is, like, home, you know.
Fakat, bilirsin, bu, ev gibi, bilirsin. Ne halttan bahsediyorsun?
I know it sucks, but they're just kids.
Kötü olabilir, ama onlar daha çocuklar.
I know it sucks... that they're ruining the town and everything... but this is the best vanilla latte... I have ever had in my entire life.
Biliyorum kasabayı ve her şeyi tahrip etmeleri berbat bir şey fakat bu, tüm hayatım boyunca içtiğim en iyi vanilya sütü.
I know it sucks.
Berbat olduğunu biliyorum.
All right, boss, I know it sucks, But in my humble opinion, It is freaking cold down there,
Berbat bir durum olduğunu biliyorum patron ama mütevazi fikrime göre dışarıda dondurucu soğuk olacak.
I know it sucks : .... [Rock]
Biliyorum berbattı.
I know it sucks but it's the best I can do for now.
Biliyorum, berbat ama şu anda sizin için yapabileceğimin en iyisi bu.
Man, I know it sucks, me pissing off like this.
Böyle çekip gitmem hiç hoş değil biliyorum.
I know it sucks, but we should cover it.
- Çok kötü bir şarkıymış ama yine de çalmalıyız. - Ama istemedi ki.
I know it sucks, but we've been broke before.
Bak Randy, biliyorum boktan bir durum fakat daha önce de çulsuz kalmıştık.
I know it sucks.
Nasıl bir histir bilirim.
I know it sucks that lindsey's dating, And it sucks that you grabbed that player, but don't make it worse.
Lindsey'nin başka biriyle görüşmesi berbat birşey,... ve o oyuncunun yakasına yapışman da kötü ama ne olur bunu daha da kötüleştirme.
I know it sucks having someone control everything you do, but it's worse than having someone not care at all.
Yaptığın herşeyi, birinin denetlemesinin berbat bir şey olduğunu biliyorum. Ama hiç umursamayan biriyle yaşamak daha kötü.
I know! I know it sucks, all right?
Bunun boktan bir şey olduğunu biliyorum, tamam mı?
All I know is Gallagher's dead, your Russian's on the loose and I gotta chauffeur you around all goddamn day. You know, it really sucks.
Ben de bütün gün senin şoförlüğünü yapıyorum, bu sinirimi bozuyor.
"And then we have a little show's coming up" " I know, it sucks unless...
- "Yakında küçük bir gösterimiz var." - " Biliyorum, sıkıcı ancak?
I know. It's disco. Disco sucks.
Biliyorum, disko müziği iğrenç.
Yeah, it sucks. I have to know who my father is, I just have to.
Bu berbat. sadece babam kim bilmek istiyorum.
A summer without fireworks is like - I don't know, but it sucks ass.
Havai fişeksiz yaz, nasıl diyeyim, yani, rezalet.
I mean, it sucks, you know, living this lie... pretending to be a year younger than I really am.
Olduğundan bir yaş küçükmüş gibi davranmak ; berbat bir şey.
All I know is, everything was fine until she showed up. Now it all sucks.
Tek bildiğim, o gelene kadar her şey yolunda gidiyordu.
You know, this sucks a lot more than I remembered it.
Bu hatırladığımdan da kötüymüş.
I'll never go through life doubting that my father loved me, Jo but do you have any idea how much it sucks to know that my father was disappointed in me the day he died?
Hayatım boyunca babamın sevgisinden asla şüphe etmem, Jo. Ama öldüğü gün, babamı hayal kırıklığına uğratmış olmanın ne kadar berbat bir şey olduğunu biliyor musun?
And I know 51 % sucks, but it's our only offer.
% 51'in kötü olduğunu biliyorum ama bu tek teklifimiz.
I've had the major life experience to know... it kind of sucks to enter the body of another human being you're not in love with.
Aşık olmadığın birinin... bedenine girmenin berbat bir şey olduğunu bilecek kadar hayat tecrübem var.
( Tom ) ) I know, it sucks,
Biliyorum berbat birşey.
I guess it's better to know it sucks now, than working on it for two years and then realising it sucks.
Bence şimdiden berbat olduğunu bilmek üzerinde iki yıl çalışıp sonra farkına varmaktan daha iyi.
I just don't need to know how much it sucks before it's time.
Sadece vaktinden önce ne kadar berbat olduğunu bilmeme gerek yok.
look, I've seen Peyton really try to make an effort to turn things around and it just sucks that she got bit the first time she reached out to somebody, you know?
Peyton'ın bazı şeyleri düzeltmek için çok çabaladığını gördüm. Ve tam kendini açacakken böyle bir şeyle karşılaşması berbat, biliyor musun?
I know, it sucks.
Biliyorum, berbat bir şey.
I know, it sucks to say goodbye. but if smallville managed without their cyber wizard, i'm sure that they'll survive without their star reporter.
Veda etmek berbattır bilirim, ama Smallville siber büyücüsü olmadan yaşayabiliyorsa yıldız muhabirleri olmadan da yaşabilirler bundan eminim.
I know, it sucks.
Biliyorum, berbat.
I know all about having nothing. It sucks.
Hiçbir şeyin olmadığı durumu bilirim, berbattır.
It sucks, I know.
Berbat bir durum, biliyorum.
It was ripped down and Lou said he saw you do it and I just want you to know that I think that sucks.
Yırtılmış ve Lou seni yırtarken görmüş. İğrenç olduğunu bilmeni isterim.
Well that sucks,'cause I was counting on you to make it look easy so I know I can handle it when my turn comes.
Bu kötü çünkü ben de sana güveniyordum. Böylece sıra bana geldiğinde üstesinden gelebileceğimi bilecektim.
And I know this sucks, and it's scary, but we can do this. We can fight this.
Berbat ve korkutucu bir şey olduğunu biliyorum, ama bunu yapabiliriz.
And although I should be used to it because I know that's your deal, it just sucks at a time like this.
Aslında buna alışmış olmam gerekirdi, çünkü bunların işin olduğunu biliyorum. Sadece, böyle bir zamanda insanın canını sıkıyor.
It sucks, you know but I say we kill him.
Bu çok fena, ama ben onu öldürelim derim.
And it just sucks, you know, because I graduated today.
Çünkü bugün mezun oldum.
yeah, i know, and it sucks. but you have to trust me, becca.
Berbat bir durum biliyorum ama bana güvenmek zorundasın, Becca.
I mean, you know, most likely, it sucks.
Yani muhtemelen pek beğenilmez.
Oh, and you know what, I bought another Sonic Youth album and it sucks! It's just noise!
Ayrıca biliyor musun bir Sonic Youth albümü daha aldım.
I know. I said, it sucks.
Biliyorum.Dedim ya iğrenç bir histir.
I know, and it sucks.
Biliyorum ve berbat bir şey.
I know the job sucks, I don't need to be reminded of it!
İşin berbat olduğunu biliyorum hatırlatılması gerekmiyor!
I know. It sucks.
- Biliyorum, beter bir durum.
I know this sucks, okay? But you shouldn't let it ruin the prom.
Rezil bir olay biliyorum, ama baloyu berbat etmesine izin vermemelisin.
Dude, I know the pain sucks, but it's not gonna kill him.
Ağrısının kötü olduğunu biliyorum. Ama onu öldürmez.
I know you're with Cady, and I know that the timing sucks, and I just shouldn't have put it out there like that.
Biliyorum Sen Cady ile birliktesin Zamanlamada çok kötüydü. ve bu şekilde olmaması gerekirdi.
I lost my mother when I was 8 and my dad's been on, like, a 10-year business trip, so I know, it sucks.
Annemi sekiz yaşımdayken kaybettim ve babamda sanki on yıllığına iş gezisine çıkmıştı, yani bilirim, berbattır.
i know 63170
i know you can do it 61
i know you will 227
i know you don't like me 31
i know that 3661
i know everything 279
i know who you are 1036
i know you 1720
i know you can 181
i know you don't know me 17
i know you can do it 61
i know you will 227
i know you don't like me 31
i know that 3661
i know everything 279
i know who you are 1036
i know you 1720
i know you can 181
i know you don't know me 17
i know how you feel 379
i know you're tired 50
i know it 1515
i know it's been a while 32
i know you're scared 181
i know her 343
i know what you mean 503
i know what it is 314
i know that's right 19
i know what i saw 201
i know you're tired 50
i know it 1515
i know it's been a while 32
i know you're scared 181
i know her 343
i know what you mean 503
i know what it is 314
i know that's right 19
i know what i saw 201