Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / Instantly

Instantly перевод на турецкий

1,547 параллельный перевод
As soon as the egg appears. It is instantly hidden from the cold.
Yumurta ortaya çıkar çıkmaz, anında soğuğa karşı korumaya alınır.
Stray cats form families instantly.
Başıboş kediler hemen aileler kuruyor.
I instantly recognised it as an American plane, as no Japanese aircraft could fly at that altitude at the time. the suicide bomber. I trained myself that I could die at any time.
Bir gümüş parçası gibi parlayan bir uçağın yukarıda, Hiroşima semalarına girdiğini gördüm.
And I knew instantly that this sound was heavy "something".
Bu tarzın "ağır" bir şey olduğunu anlamıştım.
It would instantly vaporize anything in its vicinity.
Etrafındaki her şeyle beraber buharlaşır.
It'll happen virtually instantly.
Neredeyse, anında gerçekleşecektir.
When you say "instant O.D." You mean it instantly froze him?
Doz aşımı dedin. Yani Modelli anında dondurmuş mu?
Died instantly.
Aniden ölmüş.
Third in atmospheric air pressure, meaning any liquid seeping from the plane is gonna freeze instantly.
Atmosferik hava basıncında üçte biri yani uçaktan sızan her sıvı anında donar.
- Instantly. - Sure.
- Ve kıyafetleri mi düşüyor.
Every new member of the DAR will feel instantly the sense of camaraderie that has become synonymous with the DAR.
ADK'nın her yeni üyesi, ADK'yle özdeşleşmiş dostluk duygusunu anında hisseder.
I mentioned the cancer thing. - She instantly started comin'on to me.
Kanser lafını ettiğim anda bana asılmaya başladı.
No, I can instantly memorize digits up to 15 numbers.
Yok. 15 haneli sayıları anında ezberleyebiliyorum.
Think about this. Some guy shows up out of the blue, falls in love with you instantly.
Adamın teki bir anda ortaya çıkıp sana aniden aşık oluyor.
Your slug penetrated the occipital lobe, instantly blinding the poor boy.
Kuşunun, oksipital loba iyice girmiş, zavallıcık hemen kör olmuş.
It bonds instantly with almost anything.
Hemen her şeye anında yapışıyor.
I was told he died instantly from the impact.
Çarpışma esnasında anında öldüğünü söylediler.
My problem is with anybody who just vanishes and then waltzes back in and expects to be instantly forgiven.
Benim problemim ortadan kaybolduktan sonra aniden ortaya çıkıp, ve bir anda affedilmeyi bekleyen herkesle.
No, Brooke, my problem is with anybody who just vanishes and then waltzes back in and expects to be instantly forgiven.
Hayır, Brooke. Benim problemim ortadan kaybolduktan sonra aniden ortaya çıkan, ve bir anda affedilmeyi bekleyen herkesle.
If they puncture her skin or use medication it could kill her instantly.
Derisini biraz delerler veya ilaç kullanırlarsa, onu hemen öldürürler.
That process instantly kills the symbiote before it releases toxins.
Bu işlem toksini salgılamadan ortakyaşamı öldürüyor.
The probe was ripped apart by tidal forces at the event horizon almost instantly.
Sonda olay ufkundaki gelgit güçleri tarafından anında parçalandı.
Some died instantly, others began to change.
Bir kısmı anında öldü kalanlar ise değişti.
( Olly ) You want something sexy, eye-catching and that is free and universally popular and instantly applicable, no one could possibly object to it.
Sana seksi, göz alıcı bedava ve herkesin beğendiği ve hemen uygulanabilen bir şey lazım. Kimse böyle bir şeye itiraz edemez.
200,000 tons of steel shatters into sections no longer than a couple feet long. 425,000 cubic yards of concrete is pulverized into dust. Thousands of lives are extinguished instantly.
200.000 ton çelik, boyu birkaç metreden daha uzun olmayan parçalar haline geliyor, 325.000 m ³ beton, bir toz bulutu içerisindeki toza dönüşüyor ve binlerce hayat, bir anda söndürülüyordu.
Whatever you and your boss you are He plotting, stops instantly.
Patronunla hedeflediğin her neyse artık bitti.
Mother had her leave instantly, in case she should set us a bad moral example.
Annem onu bize kötü örnek olur diye işten çıkardı.
- Without the key, you'll die instantly.
- Anahtar olmadan, anında ölürsün.
He introduced himself to her, and this particular young Woman fell for him instantly.
Adam kıza kendini tanıttı ve bu genç bayan yıldırım aşkıyla adama tutuldu.
Teared up pretty much instantly.
Gözlerim doluverdi.
That will freeze us instantly!
Bu bizi hemen dondurur!
Instantly killing the driver of a northbound vehicle in a head-on collision.
Kuzeye giden bir araca çarparak şoförün olay yerinde ölmesine sebep oldu.
- Got hit by a drunk driver and he died instantly.
Sarhoş bir şoför ona çarpmış ve oracıkta ölmüş.
This backup system... it will send out a signal that will instantly activate all 70,000 computers.
Bu yedekleme sistemi... 70,000 bilgisayar aktif olduğu anda size sinyal yollayacak.
- It was instantly impassable.
- Derhal geçemezsin.
They died instantly.
Oracıkta öldüler.
They're lucky. Instantly dead.
Şansları var, anında öldüler.
Gordon and a dozen others were killed instantly.
Gordon ve 12 kişi daha anında öldü.
He vanishes, and then he reappears instantly on the other side of the stage, mute, overweight and, unless I'm mistaken, very drunk.
Yok olur olmaz sahnenin diğer ucunda ortaya çıkıyor. Dilsiz, kilo almış ve yanılmıyorsam oldukça sarhoş bir halde.
Instantly addictive, but very...
Bir anda zevk veriyor...
If you were all to arrive there, she'd kill you instantly.
Eğer siz oraya giderseniz, sizi bir anda öldürecek.
The driver flew off his bike and died instantly.
Sürücüsü, motordan uçup, anında ölüverdi.
Now, do something to one... and the other responds instantly.
Şimdi birine bir şey yaptığında, öbürü anında cevap verir.
Instantly.
Anında.
Negative. He would have been paralyzed instantly.
Anında felç olur.
He died instantly?
Hemen mi ölmüş? Hayır.
You'd be covered instantly.
Hemen seni de kapsar.
When I saw you at church, I could tell instantly you're unhappy.
Seni kilisede gördüğüm anda mutsuz olduğunu anladım.
You were hit by an errant staff blast and, and killed instantly.
Bir enerji silahıyla vuruldun ve anında öldün.
He was killed instantly by the stun shell.
- Bayıltıcı silah onu anında öldürmüş.
His wife died instantly... and his daughter barely survived.
Siz köpeklere bir kaç sözüm var. Bu dünyada iki türlü insan vardır :

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]