Intercept перевод на турецкий
1,446 параллельный перевод
Our last signals intercept indicate that the Japanese task force is heading south towards the Philippines or southeast Asia. But Captain Thurman of Naval Intelligence here has his own theory about the missing ships.
Dinlenilen son konuşmalara göre görev kuvveti güneye ilerliyor ama Donanma İstihbarattan Yüzbaşı Thurman'ın teorisi farklı.
Every intercept you translate saves hundreds of lives.
Tercüme ettiğin her sinyal yüzlerce hayat kurtarıyor.
Intercept there.
Orada yolu kesin.
An intercept. Someone in London. Mavbe me.
Londra'daki biri, Lezignac'taki kasap, ben, sen.
Time to intercept some letters.
Daha postayı yakalayacağız.
Redirect vessels to intercept at subjunct corridor nine...
Gemiler yeniden yönlendirildi ve yolları alt kavşak koridor dokuzda kesilecek...
We'll intercept the materials and create a duplicate copy, then return them to you in a second pass to be executed at the airport curb.
Belgeleri senden alıp, kopyasını çıkartıp, havaalanının çıkışında yapılacak ikinci değiş tokuşta sana geri vereceğiz.
This thing hops channels so fast, you could never intercept a transmission.
Kanalları öyle çabuk atlıyor ki, bağlantıyı asla kesemezsin.
Andromeda, plot an intercept course.
Andromeda, kesişme rotası belirle.
I'm setting effectors to artillery-intercept mode.
Efektörleri ağır silah engelleme moduna alıyorum.
Move to intercept. Battle stations.
Muharebe alanına gidip alanı kısaltalım.
Plot an intercept course for the Judgement.
karar için kursu engelle.
We have more than enough ships to deal with the Jaguar, and we can intercept you long before you reach their homeworld.
Bizim, jaguarla uğraşmak için gereğinden fazla gemimiz var Biz, onların homeworlduna ulaşmadan çok önce seni engelleriz.
Move to intercept.
Engellemeye hareketi yapın.
Move to intercept.
Engelleme harekatı yapın
We can fire it from here, but they'd have a lot of time to intercept it.
Buradan ateşleyebiliriz ama engel olma fırsatı bulabilirler.
- They're trying to intercept our missiles.
- Füzelerimizi engellemeye çalışıyorlar.
Plotting intercept course.
Karşılaşma rotası çiz.
I have a tactical team working on intercept scenarios.
Ayrıca biz konuşurken taktik düzenleyen bir takımım da var.
His life history, unlife history, intercept records victim lists, everything.
Yaşarken ki geçmişi, öldükten sonraki geçmişi, yaptıkları, yapamadıkları kurban listesi, gelir ve giderleri, herşeyi...
Intercept at G5.
G5'te önlerini kesin!
- They're on an intercept course.
Kesişme rotasındalar.
Lay in an intercept course.
Takip edin.
Change our heading to intercept.
Rotayı kesişme için değiştir.
Talyn, set intercept course.
Talyn kesişim rotası belirledi.
He's on an intercept course.
Bir kesişim rotası üzerinde.
Closing fast on an intercept vector with Talyn.
Talyn ile kesişen bir vektör üzerinden hızla yaklaşıyor.
The miners'ship is on an intercept course.
Madencilerin gemisi kesişme rotasında.
There's a Ledosian vessel on an intercept course.
Kesişme rotasında bir Ledosyan gemisi var.
Five more ships on an intercept course.
Beşden fazla gemi kesişme rotasında.
Lower your weapons and do not attempt to intercept it.
Silahlarınızı indirin ve yolunu kesmeye çalışmayın.
Carter and Jackson will try to intercept frequencies broadcast from his house.
Carter ve Jackson evinden yayılan frekansları kesmeye çalışacak.
Get the others and intercept Nightcrawler before he gets to Mystique.
Diğerlerini de alıp Nigtcrawler Mystique'e ulaşmadan onu karşılayın.
- l'll intercept the call.
- Çağrıyı durdurucam.
Until now, no one has managed to intercept it.
Şu ana kadar hiç kimse treni durdurmakta başarılı olamadı.
Navigation set course to intercept those pods and grapple them aboard.
Yönbulma ekibi kapsüllere hedeflenin ve hepsini toplayın.
They'll still be able to intercept Sark's feed, but we've modified it so we can access the signal, too, see what everyone else is seeing.
Sark'ın kanalına girebilecekler ama değiştirdiğimiz için biz de sinyali alıp herkesin gördüğünü göreceğiz.
Thanks to your efforts in Sri Lanka, we were able to intercept the feed from a satellite launched by Mr. Sark yesterday.
Sri Lanka'daki çabalarınız sayesinde,.. ... Bay Sark'ın dün fırlattığı uydunun görüntülerini alabiliyoruz.
The mission is to intercept the book and bring it back home.
Göreviniz defteri ele geçirip, buraya getirmek.
Sydney, you and Sark will intercept the convoy en route and bring the terminal back here safely.
Sydney, Sark ve sen araca yolda saldıracak ve terminali buraya getireceksiniz.
We'll intercept Marshall on his way home.
Marshall'ı eve giderken alacağız.
My father's disabled the SD-6 satcom intercept, so there's no way Sloane can find out.
Babam SD-6'nın uydu bağlantılarını bozdu. Sloane'un bu olayı öğrenmesi imkansız.
Okay, based on R.F. Transmissions, we were able to intercept signals between Poole's cellphone and the com tower.
Telsiz frekansları sayesinde Poole'un cep telefonunun sinyallerinin nereye gittiğini öğrenebildik.
More Dragons are moving to intercept.
Ejderhalar yollarını kesmeye çalışıyor.
Calculate time to intercept.
Varış zamanını hesapla.
Easy enough to dodge or intercept, unless you're some kind of big fat defenseless rock, or- - or a half-blind, half-Crippled warship.
Çoklu savaş başlığı gibi. Aslında kaçması kolay olurdu. Tabii şişman ve savunmasız bir kaya parçası ya da- -
Move to intercept.
Kesişme rotası ayarlayalım.
We just got a police scanner intercept.
Polis tarayıcısında birşey yakaladık.
I just caught Cole staking out Miles'apartment to try and intercept him.
Sadece Cole onu denemek ve yakalamak için Miles'daire dışarı esnetme yakaladı.
They're moving the S1W to a federal facility in about an hour, and there's an opportunity to intercept on Highway 153.
S1W'u bir saat içinde federal bir tesise nakledecekler, ve 153. otoyolda onları kurtarmak için bir fırsat var.
He says he was trying to intercept Amar.
Amar'ı iş üstünde yakalamak istediğini söylüyor, bizim gibi.
interception 19
internet 115
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
internet 115
inter 39
interior 21
international 47
interpol 81
internal 17
interview 123
interest 156
interested 144
intern 45
intercourse 27
interesting 2082
interrupted 16
intercom 16
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38
intercourse 27
interesting 2082
interrupted 16
intercom 16
interpreter 22
intervention 49
interests 34
interrupt 24
interrogation 38