Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ J ] / Just so i know

Just so i know перевод на турецкий

5,087 параллельный перевод
Just so I know.
Bilmek isterim.
Oh, you know what? I just remember he dead, so that probably wasn't even him, baby.
Ama boşver, şimdi hatırladım o öldü, yani eminim... o değildi, aşkım.
Um, so, look, I-I was thinking that maybe... we could turn the romance down just a little bit, you know?
Düşünüyorumda belki de romantizmi..... biraz ağırdan alsak iyi olur. Birazcık bilirsin..
So... so I would just sit in my daughter's nursery at night just trying to piece this whole thing together, you know?
Geceleri kızımın odasında oturup, olanlara anlam vermeye çalışıyordum.
I'm not here to approve or disapprove, just so you know.
Kimseyi yargılamak bana düşmez.
I'd just have, you know, more time on my hands so I can cook us dinner...
Sadece daha çok zamanım olacak bilirsin. Böylece bize yemek pişirebileceğim.
Just so you know, I only came because of Matty.
Bilin diye söylüyorum, sadece Matty için geldim.
I'm- - I just- - I was dating this woman, and she's leaving the country, so I don't know if- - It's kinda confusing. I don't know if I should keep dating her.
Bir kadınla görüşüyorum ve ülkeden ayrılacak kafa karıştırıcı.
And I know you're just doing your job, and I think it's great that you're being so thorough. But if you come up with anything more concrete, would you call me before sounding the alarm?
ve sadece işini yapıyorsun ve bence bu kadar sağlam çalışman çok güzel ama daha somut bir şey bulursan alarm seslerinden önce bana da haber verir misin?
- Just so you know, I never meant to take off without saying anything.
Haberin olsun, asla bir şey söylemeden gitmek istememiştim.
I know you're a member of the Green Jackets Team back in the UK, but sniping isn't just about shooting straight, you also have to shoot first, so get back on your rifle.
İngilterede Yeşil Ceketliler takımının bir parçası olduğunu biliyorum ama keskin nişancılık sadece iyi ateş etmek değildir aynı zamanda ilk ateş eden olmalısın. Bu yüzden tüfeğinin başına dön.
But just so you know, you can't blame Robby for me not filing that motion, okay?
Ama o önergeyi dosyalayamadığım için benim yüzümden Robby'i suçlayamazsınız, biliyorsunuz.
I-I don't know what time I'm gonna be home, so I just, uh, wanted to give you a heads up.
Baban bir akşam içkisi istedi. Eve ne zaman gelirim bilmiyorum, haber vermek istedim.
So I know that no one here expected to deliberate this case trapped in a hotel, but let's try to ignore that and just do our job.
Yani buradaki hiç kimsenin bu davayı, bir hotelde kapana kısılarak müzakere etmemizi beklemiyordu biliyorum ama bunu görmezden gelelim ve işimizi yapalım.
You know, you're always telling me not to make enemies, and for the first time since Harvey, I have just made a new friend, so I'm asking you...
Her zaman bana düşman edinme derdin Harvey'den beri ilk kez yeni bir arkadaşım oldu onun için senden rica ediyorum...
I know that I've just been so crazy lately, but I just... I needed to make sure that Charlie was going to be in the best hands.
Biliyorum bu son günlerde iyice delirdim ama Charlienin güvenilir ellerde olduğundan emin olmalıydım.
I just don't want people to think that I'm the shooting star, so I can't have it, and Asher can't know that I took it.
Sadece insanların benim kayan yıldız olduğumu düşünmesini istemedim. ... yani buna sahip olamam ve Asher benim aldığımı bilemez.
I just feel so stupid, you know?
Kendimi çok aptal hissediyorum.
All right, the tranq darts are loaded, although I still don't know why we need so many just to capture one man.
Tamam, tüm iğneler yüklendi ama bir adamı yakalamak için neden bu kadar fazla iğne kullanıyorsun bilmiyorum.
I was so sure that she would just come around about having children, you know?
Çocuk yapmak isteyerek bana geri döneceğinden o kadar emindim ki.
Look, I know that me and you aren't on the best terms right now, but I had to come over and I don't know how else to say this, so I guess I'll just say it but- -
Şu an çok iyi bir dönemden geçmediğimizi biliyorum ama gelmem lazımdı. Başka nasıl söylenir bilmiyorum, o yüzden direk söyleyeceğim.
- Okay, so I know you're all like, "it's just a home," but let's be real.
Hepiniz "Sadece ev." modundasınız ama gerçekçi olalım.
Look, I'm not trying to defend the guy, but just so you know, "A" stoked the fire.
Bak, amacım onu savunmak değil ama bil diye diyorum, olayları A başlatmış.
Just so you know... Brian's the reason I carry this. - Hey.
Bunu taşımamın nedeni Brain.
Just tell me so I know.
Söyle de bileyim.
Viral incubation period could be up to two weeks, you know, so they'll be tested, observed, and... I don't know, we just wait, I guess.
Viral kuluçka dönemi... iki haftada anlaşılabilir, biliyorsun, yani test edilmiş, gözlenmiş olacaklar, ve... bilmiyorum, sadece bekleyeceğiz, sanırım.
Now, I wish I could help you just so I could stop coming in here, but I've told you everything I know about it.
Keşke size yardım edebilsem de buraya gelmek zorunda kalmasam fakat bildiğim her şeyi size anlattım işte. Zaman ayırdığınız için teşekkürler Bay Solloway.
In fact, I was just trying to find the right clip online to, you know... s-so that I could fall asleep.
Hatta şu anda da internette şey için uygun bir video arıyordum bilirsin... uykuya dalabilmek için.
I didn't know what you liked, so I just got you one of their "mixology" things.
Ne seversin bilemediğim için sana şu buranın spesyali dedikleri şeyden aldım.
Just so you know, I also drink expired milk, eat dust bunnies, and for the right price, kitty litter is on the table.
Bilginiz olsun, ayrıca bozuk süt içerim toz yumağı yerim, ve iyi para verirseniz kedi kumu da yiyebilirim.
I think it's just morally wrong to do that, and, you know, money's tough, so it's a big dilemma for researcher, as well.
Bence bu, ahlaki olarak yanlış bir şey ve para zor bir konu dolayısıyla bu durum araştırmacı için de büyük bir çelişki.
I'm surprised how quickly things went downhill for you, I honestly am. To put on so much weight in just 60 days, without really changing the number of calories you were eating, without, you know, eating rubbish, to have such a big effect...
Olayların senin için bu kadar çabuk bir şekilde kötüye doğru gitmesinden dolayı gerçekten de şaşkın durumdayım yalnızca 60 gün içerisinde bu kadar kilo almak, hem de yediğin kalorilerin sayısını değiştirmeden bilirsin işte, çöp yiyecek yemeden bu kadar büyük bir etkiyle karşılaşmak...
- Okay, you just tell me exactly what "getting back to even" entails, just so that I know what to insure you for.
- Tamam, sadece bana tam olarak "düzene dönmenin" detaylarını söyle sağlama almak için.
I just want you to know there are so many people that love you, Abel.
Seni seven çok insan olduğunu bilmeni istiyorum Abel.
Uh, I don't really know how to say this, so I'll just say it. Um,
Gerçekten, bu nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum söylemek istediğim.
I was just going back over it so I know what not to do when I challenge the animal girl kingdom!
Bilgileri tekrar gözden geçiriyordum böylece artık hayvan kızlar krallığına meydan okuduğumda ne yapmamam gerektiğini biliyorum!
You know, I saw so much of myself in you when you were... when you were just young and growing up and experimenting in your gender confusion.
Sen genç ve büyüyor iken ve cinsiyet karmaşıklığı deneyiminde sende kendimi gördüm.
Um, okay. So these people at UCSB just called me, and they're going to this really cool protest against abusive labor practices for, like, fruit pickers and stuff, so I don't know.
Tamam, University of California, Santa Barbara'daki insanlar beni çağırdı kötü niyetli iş uygulamalarına karşı gerçekten harika bir protesto yapacaklar meyve toplayıcıları ve malzemeler yani dahasını bilmiyorum.
Well, I don't pillage and plunder on the first date, just so you know.
Bu arada ilk randevuda ileri gitmem. Bilgin olsun diye söylüyorum.
I just saw you use the real dagger, so I know you're lying to Belle.
Gerçek hançeri kullandığını gördüm. Belle'e yalan söylediğini biliyorum.
I didn't know which one was eating at Raul, so I just got the whole nest.
Ben, Raul yiyordu hangisi bilmiyordum ben sadece bütün yuva var.
Just so you know, I am about to use some language, which, even though you work in a maximum security prison, you may not have heard before.
Baştan uyarayım, birazdan yüksek güvenlikli bir hapishanede çalışıyor olmanıza rağmen daha önce hiç duymadığınız şeyler söyleyeceğim.
Um, so I just wanted you to know that I took your advice, and I joined a book club.
Ben sadece tavsiyeni dinlediğimi ve bir kitap kulübüne katıldığımı bilmeni istedim.
I know you're a stickler for the rules, so I figured I'd just come by to return my I.D.
- Kurallara çok bağlısın biliyorum bu yüzden uğrayıp kimliğimi bırakayım dedim.
Here, maybe you should just show me a rule book so I know how to act.
Belki bana bir kurallar kitabı falan gösterirsin de nasıl davranacağımı bilirim.
And I'm... I don't know if you remember... It's rear-wheel drive, so I'll just slide it around.
Bilmem hatırlarsanız arkadan çekişli, böylece onu kaydıracağım.
Yeah, yeah, I know, I know, and I was just a kid when I told my mom you were some random army guy, and now it's been so long, and I... ( sighs heavily )
Biliyorum, ve anneme senin öylesine bir asker olduğunu söylediğimde ben de bir çocuktum. Evet, evet. Ve şimdi çok zaman geçti üzerinden.
Please, I know it's you, so just be honest with me.
Lütfen, sen olduğunu biliyorum yani bana karşı dürüst ol.
So just keep the party going and I'll, you know...
Sen devam et partiye, ben de işte...
We just gotta make sure that we work in the phrase "toothbrush rap" early, so they know I'm rapping.
Sadece "diş fırçası rap'i" ni önceden koyalım ki, rap yaptığımı bilsinler.
I know you're just doing your job, but I live here, and the crew has been here since 3 : 00 a.m., so I'm a little tired.
İşini yaptığını biliyorum ama ben burada yaşıyorum ve ekip gecenin üçünden beri burada, yani biraz yorgunum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]