Men and перевод на турецкий
21,115 параллельный перевод
- You have a deep sense of duty, like all the men and women here who served their country, and that's far more important to me than strategy.
- Ulusuna hizmet eden buradaki tüm erkek ve kadınlar gibi derin bir görev anlayışın var ve bu benim için stratejiden çok daha önemli.
We think they're abducting men and women to kill them and steal their family's wealth.
Kadın ve erkekleri kaçırıp öldürüyorlar ve ailelerinin parasını çalıyorlar.
I believe men and women can't be owned like cattle. I believe slavery is evil.
Kadın ve erkeklerin büyükbaşlar gibi sahiplenilmeyeceğine köleliğin kötülük olduğuna inanıyorum.
You pray in a church to a loving God, but you defend this sin against men and women created in His image?
Müşfik Tanrı'ya kilisede dua ediyorsunuz ama suretinde yaratılan insanlara karşı bu günahın işlenmesini savunuyorsunuz.
Sold to thousands of plantations, millions of men and women who struggled to survive and fought to be free every day.
Yakalanıp zincire vurulmuş hâlde pek çoğunun can verdiği gemilerde aynı okyanusun öte yakasına getirilip satılmış oldukları binlerce çiftlikte hayatta kalma mücadelesi veren ve özgür olmak için her gün savaşan milyonlarca kadın ve erkektiler.
I'd hire myself some hotshot lawyers and hope for 12 men and women, good and true, who would appreciate my vision of a a better world.
Kendime bazı avukat avukatları kiralardım. Ve 12 erkek ve kadın için umut, iyi ve gerçek, Daha iyi bir dünya hakkındaki vizyonumu kim takdir edecekti.
My people fought three wars with the white men and signed three peace treaties. All brought death.
Halkım beyaz adamlarla üç savaşta mücadele etti ve hepsi de ölüm getiren üç barış anlaşması imzaladı.
That means she likes men and women.
Yani hem erkekleri hem kadınları beğeniyor.
With men and women, too. Just the same.
- Erkek ve kadınların arasında da olduğu gibi
My client would like to thank the men and women of the jury, who were faced with a complex case... 585 days, and on every single one
Müvekkilim jürideki herkese teşekkür ediyor. Karışık bir davaya rağmen... 585 gün.
That's a classic takeaway tactic used by salesmen and con men worldwide.
Dünya çapında satıcıların ve dolandırıcıların kullandığı taktik.
Currently, there are more than 122,000 men, women and children seeking an organ transplant each year, most common needs being the kidney, liver, and heart.
Şu anda 122,000'den fazla erkek, kadın ve çocuk her yıl organ nakli bekliyor. En yaygın ihtiyaçlar böbrek, karaciğer ve kalp.
Now, it is a modern, vibrant city, a striking tribute to the men and women of all races, who have made it a great center of commerce and finance.
Şu anda burası çağdaş ve canlı bir şehir. Burayı büyük bir ticaret ve finans merkezine çeviren tüm milletlerden erkeklere ve kadınlara çarpıcı bir övgü niteliğinde.
I'd like to acknowledge the brave men and women who defended our campus today.
Bugün kampüsümüzü savunan cesur beylere ve bayanlara teşekkür etmek istiyorum.
So while you'll soon freely travel to these cities as newly minted agents, thousands of men and women will be trafficked to them against their will.
Çok yakında siz... Çiçeği burnunda ajanlar olarak, buralara uçarken binlerce kadın ve erkek buralara zorla götürülecekler.
Because I've spent the past 10 years of my life studying men and their lies before I kill them.
Çünkü son 10 yılımı erkekleri öldürmeden önce hayatlarını ve yalanlarını çalışarak geçirdim.
Why won't you let my men come into town and investigate?
Niye adamlarımın soruşturmasına izin vermiyorsunuz?
Frederick and his troops will be gone, and Marrett only has an escort of two men.
Frederick ve birliği gidecek. Marrett'in sadece iki koruması olacak.
Them Union boys gonna be home soon enough, but I'll still be right here, and plenty of men just like me.
Birlik askerleri çok geçmeden evlerinin yolunu tutmuş olacaklar. Ancak ben ve benim gibi pek çok adam hâlâ burada olacak.
See, the Lord tells us beware of flattering lips and men who speak with double hearts.
Tanrı bize dalkavuklardan ve ikiyüzlülerden uzak durmamızı söylüyor!
Now, you are all men of refinement and discretion, but why'd y'all come here today?
Hepiniz kibar ve aklıselim insanlar olduğunuz halde bugün buraya neden geldiniz?
And the thing about rich white men, they'll take 10 steps at a tilt just to take one step straight to what they want.
Zengin beyaz adamlar onları istediklerine ulaştıracak her adımı atarlar.
I got men working triple shifts guarding that perimeter, men with families inside, and they have no idea what's going on in there.
Sınırı korumak için üst üste mesai yapan adamlarım var, aileleri içeride olan adamlar, ve orada ne olduğuna dair en ufak bir fikirleri bile yok.
I can handle it. And i'm in the men's room.
Ben halledebilirim, ve erkekler tuvaletindeyim.
Find the men who did this to my husband and make them pay.
Kocama bunu yapanları bulup bedelini ödetin.
Well, under the Al-sisi regime, homosexuality is legal in Egypt, but men suspected of being gay are subject to arrest on charges of debauchery, and over 250 men have been arrested on related charges in this last year alone.
El Sisi rejiminde eşcinsellik Mısır'da yasal sayılıyor, ama gay olduğu düşünülen erkekler ahlaksızlık suçuyla tutuklanabiliyor, sırf geçen yıl bağlantılı suçlardan 250 erkek tutuklanmış.
He says that... That a boat's about to get here, and he thinks maybe these are the same men that killed his Ana.
Dediğine göre yakında bir tekne gelecekmiş ve bu adamların kızı Ana'yı öldürenlerla aynı kişiler olabileceğini düşünüyor.
I need everything down there in plenty of time for Jake and his men to organize and distribute the food.
Jake ve adamlarının dağıtım organizasyonunu iyi yapabilmeleri için, onlara zaman kazandırmamız lazım.
And the men you sent in?
Peki içeri gönderdiğiniz adamlar?
Oh, and remember, if any of Grimaud's men ask your name, it is?
Ayrıca bir hatırlatma eğer Grimaud'un adamlarından biri ismini sorarsa ne diyeceksin?
After our men first left and the soldiers kept coming, we took as much as we could carry from Eparcy.
Erkeklerimiz gittikten, ve askerler gelmeye devam ettikten sonra, Eparcy'den taşıyabileceğimiz kadarını yanımıza aldık.
And maybe you were good men once.
Ve belki sen zamanında iyi bir adamdın.
More than coal dust and childbirth... and men who think saying I love you is enough.
Kömür tozu, çocuk doğurmak ve seni seviyorum demenin yeterli olacağını düşünen erkeklerden fazlasını.
Joe, I need you to look at some material from our inquiry into Sands View - photos of individuals of a certain age and appearance, to see if any of these men could be the police officer you or other lads made a complaint to.
Joe, Sands View soruşturmasından bazı materyallere bakmanı istiyorum. Belirgin yaş ve görünüşteki kişilerin fotoğrafları. Bunlardan birinin, sen ve arkadaşlarının şikâyette bulunduğu polislerden olup olmadığına bir bak.
Been seven years, and we finally have a fitting memorial to those men.
Yedi sene oldu ve nihayet bu adamlara layık bir anıtımız olacak.
My prayers are with your husband and all those fine men we lost that day.
Dualarım o gün kaybettiğimiz eşin ve diğer güzel insanlarla birlikte.
Because, like most men, he lacks the strength of heart and mind to bear the consequence.
Çünkü çoğu insan gibi sonuçlara katlanacak aklı ve yüreği yok.
I'm... I'm humbled by your endorsement, and by the legacy of these great men behind me.
Desteğinizden ve arkamdaki bu büyük insanların bana bıraktığı mirastan ötürü onur duyuyorum.
You bear the burden of a long line of weak and worthless men.
Zayif ve bes para etmez erkeklerin soyundan gelmenin mesuliyeti var üzerinde.
I think of the plight of our young black men here in D.C. and all over the nation.
Ben buradaki genç siyahileri ve ülke genelindekileri düşünüyorum.
There are three surviving Holmes men, and you've sampled the carnal wares of one.
Hayatta kalan üç Holmes erkeği var. Sen birinin cinsi mallarını test edeceksin.
They sent these two men to assassinate the Russian's peace envoy and then killed them to cover up their involvement?
Yani Rus barış elçisine suikast düzenlemesi için bu iki adamı gönderdiler ve sonra da bağlantılarını gizlemek için kendi adamlarını mı öldürdüler?
Once she has your phone, she will retrieve the app's data and show that you used it to send two men to their deaths.
Telefonunu ele geçirince, uygulama datasına erişip onu iki adamı ölüme göndermek için kullandığını kanıtlayacak.
The FBI is still a man's world, and in a man's world... men get away with murder.
FBI hala erkeklerin dünyası, ve onların dünyasında, erkekler... her işten paçayı sıyırırlar.
He was one of the most exciting and inspiring men I've known.
Tanıdığım en etkili ve ilginç adamlardan biriydi.
And there's nothing men love more than the thing they cannot have.
Ve erkekler elde edemedikleri şeylere hayran olurlar.
And walk freely in the darkness among men.
Ve erkekler arasındaki karanlıkta özgürce yürüyün.
Take your toy and your men with you.
Oyuncağını ve adamları da yanına al.
They were shunted from one house to another every few months by these people, these men, but they always managed to stay together, her and Aurelia, and they became very close.
O adamlar birkaç ayda bir Ilinka'nın ve arkadaşının evlerini değiştiriyormuş ama onlar bir arada kalmayı başarmışlar. Aurelija ile çok iyi arkadaş olmuşlar.
You learn everything you can about the men you're hired to kill, physically, psychologically, and emotionally, because you want them in as compromised a position as possible so they don't see it coming when you pull the trigger.
Öldüreceğin adamlarla ilgili fiziksel, psikolojik ve duygusal her şeyi öğreniyorsun çünkü onları olabildiğince hassas bir pozisyona sokmak istiyorsun, böylece tetiği çekeceğini anlamıyorlar.
Maybe if you hadn't fallen victim to your own gender bias, and, yes, all men have gender bias, even you, Dr. Reid, you would have recognized that your entire strategy was based on one faulty detail.
Belki kendi cinsiyet yanlılığının kurbanı olmasaydın ki evet, sen de dahil tüm erkeklerde bu var Dr. Reid, tüm stratejinin yanlış bir detaya dayandığını görebilirdin.
men and women 63
andale 45
andre 702
andres 26
andrea 546
andrei 220
and then 7362
andrew 1394
andy 3665
andreas 75
andale 45
andre 702
andres 26
andrea 546
andrei 220
and then 7362
andrew 1394
andy 3665
andreas 75
and you 7643
andi 114
ando 91
andromeda 21
andrews 141
andiamo 19
anderson 358
android 81
and now 4728
anders 163
andi 114
ando 91
andromeda 21
andrews 141
andiamo 19
anderson 358
android 81
and now 4728
anders 163
andersen 24
and i 3645
and then i met you 29
andie 143
and just like that 171
and you know it 1023
and i will 353
and i'm proud of you 44
and i'm grateful 35
and i said yes 53
and i 3645
and then i met you 29
andie 143
and just like that 171
and you know it 1023
and i will 353
and i'm proud of you 44
and i'm grateful 35
and i said yes 53