Or him перевод на турецкий
16,039 параллельный перевод
Me or him!
O veya ben!
It was us or him, wasn't it?
Ya biz ya da oydu, değil mi?
He was scared that she might hurt herself, or him.
Kendine veya ona zarar vereceğinden korkuyormuş.
It was you or him, and you saved yourself.
Ya sen olacaktın ya da o, sen kendini kurtardın.
Or maybe you decided he was gonna to give you a hard time and you were gonna make it easy for him to do.
Yada seni sıkıştıracağına karar verdin ve onu, onun için kolaylaştırdın.
I don't love him or anything.
Sevmiyorum ki zaten onu.
We don't need him or his marauders anywhere near this place.
Bu tesiste ona ve çapulcularına ihtiyacımız yok.
Bring him to me, dead or alive.
Ölü ya da diri, bana getirin.
Mr. Ford had his sergeants with him, but they would come through every two or three hours and that happened all night long.
Bay Ford, çavuşlarını onunla birlikte tuttu. Ancak her iki veya üç saatte bir gelirlerdi Ve bütün gece oldu.
- Him or Carnot.
Ya o ya da Carnot.
And how? - I could have placed a GPS tracker on him... or I may be lying to you... -
Nasıl bulacaksın?
Or whatever's left of him.
Ya da ondan geriye kalanlar olmadan işte.
We need to leave him here or end his life.
Ya burada bırakmalıyız ya da öldürmeliyiz.
Now if Washington suspected sabotage, or that the British were sending reinforcements to follow him upriver, this will truly tell of it.
Eğer Washington bir sabotajdan, ya da İngilizlerin, onu takip etmesinden şüphelendiyse, bu bize açıklar.
They want him operational again and his firearms permit reinstated unless you can show there's substantive suspicion of crime and / or misconduct and / or endangerment of public trust.
Suç ve / veya suistimal ve Kamu Güvenine Karşı Tehlike içeren sağlam kanıt bulamadığınız takdirde silah izninin geri verilmesini ve çalışmaya başlamasını istiyorlar.
I had no choice, it was that or let him die.
Başka çarem yoktu. Ya görecekti ya da onu ölüme terk edecektim.
Hold your tongue or I will make him suffer.
Çeneni tut yoksa acı çekmesini sağlarım.
Between Jeffrey and Edith or between Jeffrey and the $ 40 million Edith left him in her will?
Jeffrey'le Edith arasındaki mi yoksa Jeffrey'le Edith'in vasiyet olarak ona bıraktığı 40 milyon arasındaki mi?
And what Bashir doesn't know won't hurt him... or me.
Bashir öğrenmediği sürece ona ya da bana zarar gelmez.
So we can't let him or anything else come between us.
Onun ya da herhangi bir şeyin aramıza girmesine izin veremeyiz.
After you leave, he'll run straight to Sergeant Moore or whoever's giving him orders.
Sen gittikten sonra, hemen Çavuş Moore'a ya da emirleri veren kişiye ötecektir.
If you think your son's got a drinking problem or something, you should really try to get him some help.
Oğlunuzun bir içki ya da başka sorunu olduğunu düşünüyorsanız gerçekten ona biraz yardım almaya çalışmalısınız.
If you're gonna catch him, or her - -
Eğer onu yakalamak istiyorsan...
If you need to have him sign a document or something of the sort that gets our Church back on course, this would be the right time to do it.
Eğer imzalatmak istediğiniz Kilisemizi rayına sokacak herhangi bir belge falan varsa, tam zamanı olabilir.
He told you lies because it was inevitable, but you must decide ifyou want him, and ifyou can forgive him or not, that's the real problem.
Bu durum kaçınılmaz olduğu için sana yalan söyledi. Senin yapman gereken, onu isteyip istemediğine affedip affedemeyeceğine karar vermek. Asıl mesele bu.
All right, everybody back off, or I will kill him!
Herkes geri çekilsin yoksa onu öldürürüm!
Either it worked on him, or he found a way to hijack it.
Ya onun üzerinde işe yaramış, ya da onu kaçıracak bir yol bulmuş.
So, either tell me how to find him or I'll kill you.
Yani, ya bana onu nasıl bulacağımı söylersin.. ya da seni öldürürüm.
Kim Jang-ok's hiding place was also disclosed by him, or we wouldn't have had such close opportunity approaching Jung Chae-san.
Kim Jang Ok'un gizlendiği yeri de yine bu köstebek ifşa etmişti. Aksi takdirde Jung Chae San'a bu kadar yaklaşmamız mümkün olmazdı.
Or didn't you find that out before you started beating him?
Yoksa dövmeye başlamadan önce öğrenemediniz mi?
Is that before or after his own men shot him off his horse?
Ata biniyorken adamları onu vurduktan sonra mı, yoksa önce mi?
Well, you gonna believe him or me?
Ona mı inanacaksın bana mı?
He's two or three months older than the other kids, so they call him out?
Diğer çocuklardan iki, üç ay daha büyük, bu nedenle mi onu aradılar?
I'll go to him and tell him that you served your time, that he needs to leave you and your family alone, or I'm out, too.
Ona gidip buradaki zamanını tükettiğini söyleyeceğim sana ve ailene bulaşmayacak yoksa ben de bırakacağım.
Instead of us arguing about whether we should kill him, or where and when to dump him off, why don't we just talk to him?
Onu öldürüp öldürmemeyi veya onu nerede ve hangi zamanda bırakacağımızı tartışmak yerine neden gidip onunla konuşmuyoruz?
Have you heard from him? Or have you seen him?
Ondan haber aldın mı ya da gördün mü?
You shouldn't let him or anyone use you for your brains...
Kimsenin seni zekân için kullanmasına izin vermemelisin.
The DEA asked him to pretend his death, not to arouse suspicion his men, or the plan change drastically.
Ölümü BİLGİLERİ tanık yaymak için değil, böylece sahne vardı. onların planlarını değiştirmek yok.
What, you think I'm scared of Him or something?
Babamdan korktuğumu falan mı sanıyorsun?
That he got himself into... or someone helped him into... a bad situation. And that bothers you.
Kendini zor bir duruma sokmuş ya da başka biri girmesine yardım etmiş.
Did you notice anything strange about him or the meal?
Onunla ya da yemekle ilgili tuhaf bir şey fark ettin mi?
If you go after Maxwell Lord like this, then you know what, you're just proving him right. That you are no different from Astra or Non.
Maxwell Lord'un peşinden bu şekilde gidersen o zaman onun haklı olduğunu Astra ya da Non'dan farkın olmadığını kanıtlarsın.
Without letting him know, video the kid's face in case he walks away or takes off when I walk over there.
Ona belli etmeden, çocuğun yüzünü görüntülesene. Olur da ben oraya yaklaşınca kalkıp giderse ya da kaçarsa diye.
I'm glad to try and keep the peace, but, um, we're not really gonna be able to defuse these tensions until we know whether this woman and child were targeted or murdered in some random event. We're transporting the child's father over from County, where he's awaiting trial for dealing heroin, believe it or not, to notify him in person. Provenza :
Huzuru korumayı denemekten memnun olurum, ama bu kadın ve çocuğun hedef mi alındığını yoksa rastgele bir olayda mı öldürüldüğünü bilene dek gerilimi hakikaten yatıştıramayacağız.
And that's the reason you met him when he came out of prison, and you told him to keep his mouth shut or else.
Ve hapisten çıktığında onunla buluşmanın sebebi de buydu. Ona çenesini kapalı tutmasını yoksa gününü göreceğini söyledin.
Was I trying to frame the guy today or kill him?
Bugün adama suç mu atmaya çalışıyordum yoksa onu öldürmeye mi?
But Sharon Beck has never treated anyone right... not me, not the guy she was with before me or the guy before him, either.
Ama Sharon Beck hiç kimseye iyi davranmamıştır ki ne bana, ne benden önce beraber olduğu adama, ne de ondan önceki adama.
- Either you hit him or I will.
Ya sen vurursun, ya ben.
Or they have to order for him'cause they're like...
Onların siparişi vermek zorundalar çünkü...
A key to the very long, successful career of Jesse James is unless you grew up with him or unless you fought with him in the war, no one knows what he looks like.
Jesse James'in uzun ve başarılı kariyerinin anahtarı onunla beraber büyümeyen ya da savaşta onunla beraber savaşmayan kimsenin nasıl göründüğünü bilmemesiydi.
- Or, you know, you're keeping him around in case you fail here and need to fall back.
Ya da onu burada başarısız olma ve geri çekilmen gerekmesi ihtimaline karşı etrafında tutuyorsun.