Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ S ] / Shake

Shake перевод на турецкий

8,853 параллельный перевод
No, don't you remember how I taught you how to shake hands?
Sana nasıl el sıkışılması gerektiğini öğrettiğimi hatırlamıyor musun?
You think you're gonna teach me the alphabet and I'm gonna shake your hand all grateful and say, " Thank you, Mr. Trumbo.
Sen bana alfabeyi öğreteceksin, ben de minnetle senin elini sıkıp " Teşkürler Bey Trumbo.
We're encouraged to be creative, Get out of new york, shake things up.
New York'tan çıkıp ortalığı sallayıp, yaratıcı olmayı teşvik ediyoruz.
Shake that.
Salla.
Here you go... strawberry milk shake, two straws.
- Buyurun, çilekli süt ve iki pipet. - Teşekkürler.
This milk shake sucks!
Bu milkşeyk çok kötü!
I'd see, like, all these pixilated colors, and so I set myself up to wake myself up, kind of shake it off.
Bütün o değişik renkleri görürdüm. Böylece kendimi uyandırmaya ayarladım. Başından savmak gibi.
All right, shake it.
- Neyse, kendine gel.
Our girl is shake, rattle, and rollin'.
Kızımız kıpırdanmaya başladı.
- You go shake that ass.
- Git o kıçı salla biraz.
What you're doing here is you're giving us the opportunity to shake the tree and create chaos.
Burada yaptığın şey ağacı sallayıp kaos çıkarmamıza yardım etmek.
"Shake your body." "Shake that body."
~ Vücudunu salla. ~
"Shake your body." "Shake your body."
~ Vücudunu salla. ~
"Shake that body." "Till it drops."
~ Düşene kadar vücudunu salla. ~
"Shake that body." "Shake that body."
~ Vücudunu salla. ~
"Shake that body." "Let's celebrate.."
~ Hadi kutlayalım. ~
"Shake your body."
~ Vücudunu salla. ~
"Shake that body." "Till it drops."
~ Düşüne kadar vücudunu salla. ~
They'll shake hands, exchange pleasantries... then go back to killing children again.
El sıkışıp, latife ediyorlar. Sonra çocukları öldürmeye devam ediyorlar.
You know, where we come from, we shake before we sign.
Geldiğimiz yerde imzalamadan önce el sıkışırız.
Come on over here and shake my hand.
Buraya gel de elimi sık.
- What do we sell here? - Shake weights.
- Burada ne satıyoruz?
You just have to grab on and shake.
Sadece birine tutunarak sallanmalısın.
I guess it would be like... just, like... to just shake him out of it, you know?
Galiba şöyle bir şey olurdu... onu silkerdim, anladın mı?
Shake it, Pam!
Sars onu, Pam!
I can't shake it off, because there were things, -
Aklımdan çıkaramıyorum.
- Shake hands.
- El sıkışın. - Merhaba.
We need to shake him off first.
Önce onu atlatmalıyız.
Not even a big wind can shake a true master's flame.
Gerçek bir efendinin alevini güçIü bir rüzgar bile titretemez.
We can shake the very foundation of these palaces.
Biz buradaki tüm kuruluşları sallayabiliriz.
One minute girls... shake your waists.
Bir dakika... Kızlar, sallayın kalçanızı!
Shake!
Sallayın!
I shake like a fucking leaf.
Kahrolası bir yaprak gibi titriyorum.
Maya can only shake it off, and try to prevent Kip from getting dangerously cold.
Maya sudan sadece silkelenerek kurtulabilir ve Kip'i soğuktan korumaya da dikkat etmelidir.
"When I sway to the right, I shake the entire district."
# Sağa salladığımda, tüm bölgeyi sallıyorum. #
Shake him.
- Salla onu.
Looked like it was trying to shake a possum off a pole!
Sanki bir sıçanı direkten aşağı atmak için sallıyor gibiydi.
Ya butcha left foot in And you shake it all about!
Kasabın sol ayağı içe ve sonra çalkala babam çalkala.
You know I have to shake his pecker every time he pees?
Hatta her işediğinde çükünü sallamak zorunda bile kaldım!
I'm sorry I can't shake it.
Üzgünüm şu an sallayamam şeyini.
Yes, kale shake.
Ah, evet, kale shake.
I walk around this city, people come up to me to shake my hand, want to thank me for doing the things I did for them while I was mayor.
Şehirde gezerken insanlar beni görünce el sıkışır ve Belediye başkanlığında yaptıklarımdan dolayı bana teşekkür ediyorlar.
Shake hands.
- El sıkışın.
Best we shake hands and go.
El sıkışıp ayrılsak daha iyi.
And when I get there. Shake hands with a friend.
Oraya ulaştığımda bir dostla el sıkışacağım.
Rent shake this Saturday.
Bu Cumartesi, ücretli ev partisi var.
Now how are you gonna have a rent shake without a bootlegger?
İçki kaçakçın olmadan nasıl ev partisi yapacaksın?
And when I get there. I'm gonna shake hands with a friend.
Oraya ulaştığımda bir dostla el sıkışacağım.
He's gonna shake it off.
Devam edecek.
I won't shake hands.
El sıkışmayayım.
Shake it. Shake it.
Salla, salla.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]