We are перевод на турецкий
189,804 параллельный перевод
So, until we are dick up and flat broke, this is your life.
Yani, sıçıp batırıp, beş parasız kalana kadar, hayatın böyle.
Oh, you're both headed to Gavin's? Indeed we are.
- İkiniz de Gavin'e gidiyorsunuz yani.
No, but we are.
Hayır ama biz buradayız.
Yes, yeah, we are.
- Evet, bu kadarız.
One press of the button, and we are back to normal.
Tek bir tuşla eski halimize döneceğiz.
We are trying to give free Internet to the entire world.
Tüm dünyaya bedava internet vermeye çalışıyoruz.
All right, so, we are here.
Şimdi, biz buradayız.
- and remember why we are here.
- ve neden burada olduğumuzu unutmayın.
We are doing something real.
Burada gerçek bir iş yapıyoruz.
- No, we are not calling Melcher.
- Hayır, Melcher'ı aramıyoruz.
Because, if you haven't noticed, if we don't get this shit to Standford and all set up by 9 : 00 a.m., we are fucked!
Çünkü, eğer farketmediyseniz, tüm bu siktiğimin şeylerini sabah 9'a kadar Stanford'da kuramazsak siki tuttuk demektir.
But who grandpa is or was, that's not who we are.
Deden kim olursa olsun biz o değiliz.
Not who we are either.
Bizimle bağdaşmaz.
We are waiting for you.
Seni bekliyoruz.
We are getting old.
Yaşlanıyoruz.
Fashion and functional when we are on normal duty, it's just a uniform.
Moda ve fonksiyonel Normal görevde olduğumuz zaman, Bu sadece bir üniforma.
Once we are in a mission...
Bir keresinde bir görevdeyiz...
- We are together.
- Biz beraberiz.
We are going to take such good care of you.
Seninle çok iyi ilgileneceğiz.
- We are so completely different.
- Biz kesinlikle çok farklıyız.
Not with Nona Walker in charge! Honey, we are still the entertainment.
Tatlım, halâ eğlendirme kısmı bizde.
I am doing my dance, and we are singing our duet, right?
Ben dansımı yapacağım ve düet şarkımızı söyleyeceğiz, değil mi?
And we are so glad to see the same familiar faces every year.
Her yıl tanıdık yüzleri görmekten memnunuz.
We are the police. Please stay calm and remain where you are.
Sakin olun ve olduğunuz yerde kalın.
We are the police, stay where you are.
Polis, olduğunuz yerde kalın.
We are really bad at these talks.
Bu konuları konuşmada hiç iyi değiliz.
Okay, here we are, ta-da, penis covers.
Pekâlâ işte burada, penis koruyucu.
Oh, my goodness, there we are!
- Evet! Aman Tanrım. İşte bu!
We are just so happy you guys are here.
Gelmenize çok sevindik.
Customer? Are we pitching?
Uygulamaya başladık mı?
Are we all here?
- Bu kadar mıyız?
How many are we?
Kaç kişiyiz peki?
Even if we get our code into that app and onto all those phones, people are just gonna delete the app as soon as the conference is over.
Kodumuzu o uygulamaya yerleştirsek bile, insanlar konferans bittikten sonra uygulamayı silecektir.
How are we like Hooli?
Nasıl Hooli gibi olduk?
Yes, our code is in the app, the Pineapples are online, and we're at 3700 downloads.
Kod uygulamanın içinde, Ananas'lar faaliyette. Üçbin yediyüz indirmemiz var.
Where the fuck are we gonna put all of Melcher's data?
Melcher'ın verilerini nereye koyacağız?
How are we looking?
Ne durumdayız?
What are we gonna do?
Ne yapacağız?
How the fuck are we gonna do that?
Onu nasıl yapacağız?
I think, basically, you are just a server company now, and we intend to make servers obsolete.
Bence, özetle, sen sadece bir sunucu şirketisin şu anda. Amacımız sunucuları demode hale getirmek.
What are we looking for again?
Yine ne arıyoruz?
Okay, ladies, are we gonna fire up these hot dogs or what?
Tamam, hanımlar bu sosisleri pişirmiyor muyuz?
Are the tools that we use to catch vampires.
Vampirleri yakalamak için kullandığımız araçlar mısınız.
Uncle Chau why are we working at daytime?
Chau amca Neden gündüz çalışıyoruz?
Who are we really?
- Biz gerçekten kimiz?
Where are we here?
Ne kadar ilerledik?
Are we cool, Donnie?
- Aramız iyi mi, Donnie?
Are we nearly there?
Yaklaştık.
Or we could talk about it in the beginning of September when I'm in New York for the rest of my life because Lisa and I are moving there.
Ya da Eylül başında geldiğimde konuşuruz. Çünkü Lisa ile New York'a temelli geri taşınıyoruz.
So where are we now?
Yani şimdi ne olacak?
What is happening? Are we waiting for this truck to unload?
Kamyonun yük boşaltılmasını mı bekliyoruz?
we are going 52
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are fucked 33
we are coming 52
we are done 75
we are not the same 19
we are family 66
we are friends 99
we are free 37
we are brothers 40
we are together 51
we are fucked 33
we are coming 52
we are done 75