We get along перевод на турецкий
1,251 параллельный перевод
We know we get along.
Anlaşabileceğimizi biliyoruz.
We get along well, especially about food.
Çok iyi anlaşıyoruz, özellikle de yemekler hakkında.
We get along okay, but things are not going...
İyi anlaşıyoruz, ama işler çok da...
We get along well.
Çok iyi anlaşıyoruz.
We get along fine.
Çok iyi anlaşıyoruz.
We get along well.
Gayet iyi idare ediyoruz.
You're a Scorpio, I'm a Sag, we get along.
- Mantıklı, değil mi? Sen Akrep'sin ben Yay, iyi anlaşıyoruz.
We don't get along too well... or else he wouldn't have gone out and drowned himself at Boxcar Canyon.
İyi olsaydı kaçıp Boxcar kanyonunda boğmaya kalkmazdı kendini.
My mom has a friend over and we don't really get along.
Ben de yürüyüş yapıyordum.
It was weird because George and I get along so great in so many situations but this was the first time we went one-on-one.
Garipti, çünkü George ve ben bir çok durumda çok iyi anlaşırız ama bu ilk defa birebir idi.
Nothing, as long as we get the physical therapist to go along with our story.
Hiçbir şey, fiziksel terapist bizim hikayemizi doğrulasın yeter.
Don't throw tantrums, and we'll get along.
Huysuzluk veya naz yapmaya kalkma, üstesinden gelecek kudretteyiz.
We'll get along, right?
İyi geçiniriz seninle, değil mi?
Otherwise we'd get along
Yoksa iyi anlaşırdık...
We're gonna get along great.
Çok iyi analaşacağız.
We never get along. I mean, we're always fighting.
Her zaman kavga ediyoruz.
We don't get along very well.
- Pek geçinemeyiz.
I get along with everybody on the bus, but when it comes to marriage, we should marry within our own.
Sorun ne? Beni tanırsın. Otobüse binen herkesle iyi anlaşırım.
I know we don't always get along.
Sizinle her zaman aynı şekilde düşünmedik.
Your mama and I, even though we're sisters, we don't always get along.
Annenle ben kardeş olsak da, her zaman geçinemiyoruz.
We just play along, we get whatever we want.
Sadece oyalanıyoruz, her istediğimizi alabiliyoruz.
Can't we all just get along?
Anlaşamaz mıyız?
Peg can't we all just get along?
Peg, anlaşamaz mıyız?
We're going to get along famously.
Çok iyi geçineceğiz.
Ambassador, I think we're going to get along very well.
Büyükelçi, sanırım sizinle çok iyi anlaşacağız.
We... get along.
Biz... takılıyoruz.
So why don't we try and get along better over there in Ohio?
O halde neden Ohio'da iyi geçinmeye çalışmıyoruz?
Shall we get you too married along with your brother?
Seni de abinle birlikte mi evlendirsek?
We were just startin to get along.
Daha yeni yalnız kalmaya başlıyoruz.
Can't we all just get along?
Biz... biz dostça geçinemez miyiz?
You said we had nothing in common... that we couldn't get along.
Ortak bir şeyimiz olmadığını ve anlaşamayacağımızı söylemiştin. Haklıymışsın.
- Fore! - But we managed to get along.
Ama uzunca bir süre idare ettik.
No, but I think we'll get along just fine.
Hayır. Ama bence çok iyi anlaşacağız.
The important thing is that we're neighbors and we must get along.
Önemli olan şu, biz komşuyuz geçinmek zorundayız.
People! Can't we all just get along?
Hey dinleyin beni neden insanlar birbiriyle iyi geçinemiyor ha?
The least favorite thing is that all of these nationalities... we have not been able to get along.
En sevmediğim yönü ise şu ; Birbirimizle geçinemiyoruz.
We'll get along fine together
İkimiz birlikte iyi bir takım olabiliriz.
Before we even get into that, there's this crew ripping rides all along the beach.
O konudan önce, sahilde araba çalan bir sokak çetesi var.
I hope we'll get along well this spring term.
Bu bahar dönemi iyi geçineceğimizi umuyorum.
We get to listen along
Dinlemeye de alıştık zaten.
Did we ever get along?
- Seninle hiç anlaşabildik mi?
We didn't get along. He was a disgusting drunk.
Hiç çekemezdik birbirimizi, pis ayyaşın tekiydi.
I hope we'll get along.
Umarım birbirimizle geçinebiliriz.
And we'll all get along fine if you just relax.
Biraz sakin olursan, pek güzel geçinip gideriz.
I suggest we try to get along, Mrs. Templeton.
İleriye bakmayı tercih ederim, Bayan Templeton.
We didn't get along very well.
Uzunca bir süre birlikte olmadık.
She and I don't we don't get along.
O ve ben - Anlaşamazdık.
All the way along, we tried to get you to walk away.
Başından beri seni vazgeçirmeye çalıştık.
Now, before we get going here, we just want to remind all of our viewers at home that this March, for the second year in a row, Katie and I, along with Twin City Travel, will be leading a two-week riverboat trip down the Nile. It's a terrific time.
Buraya dönmeden önce, evlerinde bizi izleyen tüm seyircilerimize hatırlatmak istiyoruz, bu Mart, bu yıl ikinci kez Katie ve ben Twin Cities'e 2 hafta sürecek bir nehir gezisi düzenleyeceğiz.
We lived together a few days... but we didn't get along.
Bir kaç gün birlikte yaşadık ama anlaşamadık.
Little people why can't we all just get along?
küçük insanlar... neden hepimiz... geçinip gitmiyoruz?
we get 63
we get it 501
we get married 18
we get caught 17
we get there 19
we get in 29
we get that 26
we get out 29
we get out of here 18
get along 45
we get it 501
we get married 18
we get caught 17
we get there 19
we get in 29
we get that 26
we get out 29
we get out of here 18
get along 45