Withdrawn перевод на турецкий
734 параллельный перевод
Why were the guards withdrawn?
Neden güvenlik geri alınmştı?
General Gordon was murdered in Khartoum... and the British army was withdrawn into Egypt... without punishing the crime.
General Gordon, Hartum'da öldürülmüş... ve İngiliz ordusu işlenen suçun cezasını veremeden... Mısır'a çekilmişti.
Since they men definitely don't like you, my confidence... must be withdrawn.
İki yüzlü insanları sevmiyorum, ve onlardan güvenimi... çekmeliyim.
We shouldn't be so withdrawn and shy and difficult.
Bu kadar içine kapanık, utangaç ve geçimsiz olmazdık.
Withdrawn.
Düşürüldü.
The thing for us to do now is for me to appear... before the Pardon Board of Springfield this afternoon... present our apologies, and ask that the case be withdrawn.
Şu anda yapmamız gereken benim bu öğleden sonra Springfield Af Kurulunun huzuruna çıkmam özürlerimi sunmam, ve davanın geri çekilmesini istemem.
Gentlemen, I feel somewhat at a loss... because I came here to ask that the petition of Frank Wiecek be withdrawn.
Beyler, biraz şaşırmış durumdayım çünkü buraya Frank Wiecek'in başvurusunun iptalini talep etmek üzere gelmiştim.
Withdrawn.
Geri aldım.
Fighters are being withdrawn... from the Russian front to defend this one.
avcı uçakları, burayı... ... savunmak için Rus cephesinden çekiliyor.
The Marshal has withdrawn more than half our forces here.
Mareşal buradaki kuvvetlerimizin yarısını alıp, geri çekildi.
All wheelchair privileges are withdrawn, and all therapeutic measures will be done in bed.
Tüm tekerlekli sandalye ayrıcalıkları geri alınacak ve tüm terapötik bakımları yatakta yapılacaktır!
I knew she was withdrawn and entirely absorbed in the memory ofher dead child.
İçine kapanık olduğunu ve... bütünüyle, ölen çocuğunun anılarına gömülü olduğunu biliyordum.
Well, Alice and kitty have withdrawn it.
Alice ve Kitty vaz geçtiler.
She seemed too restless, too tense, too withdrawn
Çok huzursuz, çok gergin ve içine kapanmıştı.
UN troops have withdrawn to positions at Pusan.
Son raporlara göre, Birleşmiş Milletler birlikleri Pusan'daki önceki konumuna geri çekildi.
At least they haven't been withdrawn from circulation.
Yürürlükten kaldırılmadılar.
He's such an odd, withdrawn type.
Garip, içe dönük bri tip.
They said all funds had been withdrawn the day you arrived.
Geldiğiniz gün tüm emanetiniz ve fonlarınız çekilmiş.
My hidden troops in the forest have withdrawn?
Ormandaki gizli birliklerim geri mi çekildi?
That is why I have withdrawn from nearly all so-called relations.
İşte bu yüzden, bu sözde ilişkilerin tümünden kendimi geri çektim.
Look at him, he's all withdrawn.
Ona bir bak. İyice içine kapanık.
Silence! Leaves are withdrawn!
İzinler kaldırılmıştır.
Next day, the complaint was withdrawn.
Şikayet ertesi gün geri alınmıştı.
They asked me who had withdrawn the complaint.
Bana şikayetimi kendi isteğimle mi yoksa annenin dileğiyle mi geri aldığımı sordular.
Unless we can be reinforced, we should be withdrawn.
Takviye gelmezse geri çekilmek zorunda kalacağız.
But you remained motionless... withdrawn... far away.
Ama hareketsiz kalakaldın... içine kapanık... dalgın.
There will be a great loss of blood... but the arrow must be withdrawn immediately.
Çok fazla kan kaybedecek ama... Okun derhal çıkarılması gerekiyor.
If the arrow is not withdrawn... it is certain you will die.
Eğer ok çıkarılmazsa, kesinlikle öleceksin.
The authorization can be withdrawn with your help.
Yeterince sardırı var zaten, kamuya da mı taşınsın!
When she recovered she was more withdrawn than ever
İyileştiğinde her zamankinden daha çok içine kapanık olmuştu.
Unless they are withdrawn, I must consider it an act of war and will commit the Imperial Forces.'
Oradan püskürtülmedikçe Bunu savaş taktiği olarak... görür ve orduya kumanda ederim.'
If you're sorry, why haven't you withdrawn it?
Böyle olduğu için özür dilerim. O zaman davadan neden çekilmiyorsun?
The 50 lire were withdrawn.
O paralar 51'in sonuna kadar tedavüldeydi.
He's withdrawn the commission.
Papa beni görevden aldı.
Baron Von Ranchenberg has withdrawn.
Baron von Ranchenberg gösteriden çekildi.
THE PRIZE WAS WITHDRAWN BY MR S. LI DIA POLETTI
Ödül Bayan S. Li Dia Poletti tarafından teslim alınmıştır.
Man had withdrawn, leaving traces of his deeds.
İnsanlar çekip gitmişlerdi, arkalarında, övündükleri şeyi bırakarak.
Here's a beautiful tactical withdrawal from the Dniepr to the Danube, here we have tactically withdrawn from the Americans as far as Belgium.
Buraya, Dniepr'den Danube'ye geri çekilmek güzel bir taktikti.
The troops assigned to cover it had withdrawn.
Onu koruması gereken birlikler geri çekildi.
Yet the few benefices, which should rather have been increased than diminished, have even been withdrawn.
Yine de azaltılmasındansa artırılması gereken birtakım imtiyazlar tamamen geri alındı.
And you will be withdrawn from the water and hanged by the neck until you are dead.
Sonra sudan çıkartılıp ölmeniz için boynunuzdan asılacaksınız.
We've withdrawn.
Biz geri çekildik.
Which left her shy and withdrawn.
Bu da onu utangaç ve içine kapanık biri yapar.
If the arrow is not withdrawn, it is certain you will die.
Yarın, saldırıya önderlik etmeliyim.
If we can get across that open ground without attracting the enemy fire... we can take it that the patrol encountered by Trevor's men has withdrawn... and we should be reasonably safe until we've penetrated into the jungle.
Eğer düşman ateşine maruz kalmadan o açık alanı geçebilirsek... bu Trevor'un adamları geri çekilirken onlarla karşılaşılacağı anlamına gelir... ve böylece ormana girene kadar büyük ölçüde güvende olabiliriz.
But later it was withdrawn by a woman, in cash.
Ancak sonradan bir kadın tarafından tamamı çekilmiş.
I didn't even know that she'd withdrawn the money and hidden it in her room!
Parayı çektiğini bile bilmiyordum ne de odasında sakladığını!
I'II probably always think about you. But part of me has withdrawn from you.
Muhtemelen hep seni düşüneceğim ama bir parçam senden koptu artık.
Withdrawn.
Çekingen. Anlıyorsunuz ya?
And then the jaws that are withdrawn, as if a person hasn't got a right to assert himself.
Geriye doğru çekilen çene, o kişinin kendini haklı çıkaracak bir sözü olmadığını gösterir.
In numerical inferiority, the British troops had withdrawn.
Kat kat üstün bu düşman karşısında, İngilizler derhal geri çekildi.