Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ Y ] / You're scaring him

You're scaring him перевод на турецкий

67 параллельный перевод
You're scaring him.
Onu korkutuyorsun.
You're scaring him.
- Ne yapıyorsun?
You're scaring him.
Onu korkutuyorsunuz.
You're scaring him!
Onu korkutuyorsunuz!
You're scaring him! Scared?
Onu korkutuyorsun!
- You're only scaring him.
- Onu sadece korkutuyorsun.
- You're scaring him!
- Onu korkutuyorsun!
Cas, you're scaring him.
Cas, onu korkutuyorsun.
- You're scaring him.
- Onu korkutuyorsun.
You're scaring him.
Bir şey yapmadım ki ben.
Yes, you did. You're scaring him!
Git buradan.
You know, they're really scaring him waving that rattle in his face like that.
O çıngırağı suratına suratına sallayarak çocuğu korkutuyorlar.
- You're scaring him!
- Onu korkutuyorsunuz!
Let him go. You're scaring him.
Bırak çocuğu, korkutuyorsun.
They put him on the list. Shut up. You're scaring the man.
Çeneni kapa.
You're scaring him!
- Korkuyorum!
You're scaring him. BENSON :
- Onu yavaşça bana ver.
And you're scaring him away.
Ve sen onu korkutup kaçırıyorsun.
- He's a baby and you're scaring him!
- O bir bebek ve onu korkutuyorsun!
You're scaring him, Maria.
Onu korkutuyorsun, Maria.
- You're scaring him!
Onu korkutuyorsun!
So maybe you're thinking I'm an asshole... scaring that kid for no reason... but I'm just trying to protect him.
Belki benim bir çocuğu korkutmaya çalışan bir pislik olduğumu düşünebilirsiniz. Ama o'nu korumalıydım.
You're scaring him.
Sorun değil.
You're scaring the shit out of him.
Gitmesine izin ver. Ödünü koparıyorsun, Les.
And she said, she kind of looked at me and then she looked down at our son, who was playing on the floor with the toys, and she said, "You're scaring him."
O da önce bana, sonra yerde oyuncaklarıyla oynayan oğlumuza baktı ve "Çocuğu korkutuyorsun" dedi.
Shh! You're scaring him.
Onu korkutuyorsun.
- Stop it, you're scaring him.
- Kes şunu. Onu korkutuyorsun.
- You're scaring him.
- Onu kafese koyacaklar!
You're scaring him With this talk.
Böyle konuşarak onu korkutuyorsun.
Just shut up. You're scaring him. Jack!
Kesin sesinizi, adamı korkutuyorsunuz.
And he's not talking because you're scaring the hell out of him.
Küçük bir çocuğun başına gelen kaza işte. Ayrıca konuşmuyor çünkü onu korkudan deliye döndürdünüz.
Easy, you're scaring him.
Sakin ol. Onu korkutuyorsun.
You're scaring him.
Bağırıyorsun çocuğa.
You're scaring him!
Onu korkutuyorsun!
- You're scaring him.
Bu lanet şey de ne?
You're scaring him, Dad! You're scaring him.
Onu korkutuyorsun!
Um, Mum, he's British, you're scaring him.
Anne, o İngiliz, korkutuyorsun onu.
You're scaring him.
Korkutuyorsun adamı.
But what's scaring me is that.. You're changing into him.
Ama beni korkutan şey senin de onun gibi oluyor olman.
What's scaring me is that you're changing into him.
Ama beni korkutan şey senin de onun gibi oluyor olman.
But what's scaring me is that you're changing into him.
Ama beni korkutan şey ona benzemen.
Gil, you're scaring him.
Gil, onu korkutuyorsun!
I think you're scaring him.
Bence onu korkutuyorsun.
- You get out of there... - Stop it! - You're scaring him!
Sharon, sen bu işe karışma.
You're scaring him off.
Onu korkutuyorsun.
You're scaring him!
Onu korkutuyorsun.
- You're scaring him.
- Oğlumu korkutuyorsun.
I can't have him pay for the whole thing. You're scaring me.
Nasıl hepsini Vekil Ahn'ın üzerine yıkarım?
- You're scaring him, Jessica.
- Onu korkutuyorsun Jessica.
Gentlemen, gentlemen, you're scaring him.
Beyler, beyler, onu korkutuyorsunuz.
You're scaring him.
Korkutuyorsun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]